Polisin İzni Sorgucuya Bağlı!
O günlerde…
Huzur yorgunu memleketimiz, bu kadar karışık değildi.
İçişleri Bakanlığı, valilere talimatını yollamamıştı.
Emniyet Genel Müdürlüğü, polisin yıllık ve mazeret izinlerini ikinci emre kadar kaldırmamıştı.
***
16 Temmuz, İzmir Balçova’da…
Sıcaklık basmış, millet ayakta göz kapaklarını kontrol etmeye çalışırken…
Başında motosiklet kaskı, sırtında uzun kollu fanilası, elinde pompalı tüfekleriyle iki kişi banka şubesine dalar.
İlan eder:
“ Kimse kımıldamasın. Hemen gideceğiz”
Soyguncunun biri, şaşkın korkulu bakan 25 kişiyi kontrol ederken…
Diğeri vezneye gider, paraları ister…
200 bin TL’nin üstündeki banknotları torbaya doldurur…
Kapıdan çıkar, plakasız motosiklete biner…
Gözden kaybolurlar.
Her şey 30 saniyede gerçekleşir.
Şehrin göbeğinde.
Trafik sıkışıklığında.
***
İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, mağdur bankaya gelir.
İnceler, bilgi alır, kameralar karşısına geçer;
“ Tespitler tamam… Olay aydınlanacak, failler yakalanacak… Soyguncular bulunana dek arkadaşlarımın akşam, bayram istirahatı olmayacak… İzin yapılmayacak”
***
Polisin çoluk-çocuk gezi hayali…
Memlekete gidip, baba ocağında dinlenme rüyası…
Denize çıkıp balık yakalama sevdası…
Yıllardır görmediği eş-dostla buluşma heyecanı…
Ayakları uzatıp, ağaç altında kestirme hakkı…
Soygun dalgasına bitti.
***
Olayın üzerinden iki hafta geçti.
Şehir eşkıyaları fellik fellik aranıyorlar, ipucu yok.
Buldular, bulundular mesele kalmayacak.
Yakalanmazlarsa geriye kaldı, vicdan!
Paraları torbalayan her kimse…
Ayağıyla gelir, teslim olur, itirafta bulunmazsa…
İzmir polisine tatil düşüncesi haram.
Durmak yok, çalışmaya devam.
***
Memleket sükûnete ulaşırsa…
Polisimiz tatille buluşacak.
Başka soyguncular çıkıp…
Diğer bankalar harmanlanmazsa!
*******