Orta Kulak İltihabı İçin Antibiyotik Şart Değil
Solunum yolları enfeksiyonlarının zirve yaptığı günlerdeyiz. Poliklinikler nezle, grip, anjin, tonsillit, sinüzit, farenjit, larenjit, trakeit, krup, otit, bronşit, zatürreeli hastalarla dolup taşıyor.Bugün konumuz akut otitis media veya halk arasında bilinen adıyla orta kulak iltihabı, ya da kısaca OKİ.
OKİ, küçük çocuklardaki enfeksiyonların en sık görülenlerinden biridir. Öyle ki, 1 yaşındaki çocukların yüzde 60’ ı ve 3 yaşına gelmiş olanların da yüzde 80’ i en az bir kere orta kulak iltihabı geçirmiş oluyor.
OKİ, en çok antibiyotik yazılan hastalıkların da başında geliyor ve Amerika’ da ekonomiye maliyetinin 5 milyar doları bulduğu hesaplanıyor.
Orta kulak nedir?
Kulağımızın dış, orta ve iç olmak üzere başlıca üç bölümü vardır. Orta kulak, kulak zarı ve iç kulak arasında, içinde sesi iletmekle görevli örs, çekiç, üzengi kemiklerinin bulunduğu hava ile dolu bir boşluktur. Orta kulak Östaki borusu adı verilen bir kanalla burun boşluğu ile de bağlantılıdır.
Normal işitme ve kulak fonksiyonları için orta kulağın hava ile dolu olması ve orta kulak basıncının atmosferik basınç ile aynı olması gerekir. Bu da Östaki kanalının açık olması ile sağlanır.
Orta kulak iltihabı nasıl oluşur?
OKİ, çoğu zaman soğuk algınlığı (nezle) gibi viral bir üst solunum yolları enfeksiyonu ile başlar. OKİ’ nin özellikle sonbahar ve kış aylarında ortaya çıkmasının sebebi de bu mevsimlerde viral solunum yolları enfeksiyonlarındaki artışlardır.
Östaki borusunun nezleye bağlı olarak tıkanması ile orta kulak basıncı negatifleşir ve bu da orada sıvı toplanması ve mikropların çoğalmasına yol açar. Ancak bu enfeksiyonların çoğu antibiyotik verilmeden de kendiliğinden düzelir.
Orta kulak iltihabı neden küçük çocukların hastalığıdır?
OKİ, özellikle 6 ay-3 yaş arasındaki çocuklarda görülen bir hastalıktır. Bunun sebebi Östaki borusunun küçük çocuklarda kısa ve yatay seyirli olmasıdır. Bu yüzden burun ve boğazdaki mikroplar kolaylıkla orta kulağa ulaşırlar.
Küçük çocuklarda halk arasında ‘geniz eti’ olarak bilinen lenf dokusunun da önemi vardır. Geniz etleri Östaki kanalının hemen ağzında yer alır ve bunların iltihaplanması veya şişmesi Östaki kanalının kapanmasına yol açarak orta kulak iltihabına zemin hazırlar. Alerjik yapıdaki çocuklarda OKİ’ nın sık görülmesi bunlarda geniz etinin büyük olmasıyla ilgilidir. Geniz etleri çocuk büyüdükçe geriler.
Ayrıca, küçük çocukların bağışıklık sistemlerinin henüz tam gelişmemiş olmasının da rolü vardır. Topluma karışmaya başlayan çocukların yılda 8-10 kere nezle oldukları göz önüne alındığında, bunlarda OKİ’ nin bu kadar çok görülmesine hiç de şaşmamak gerekir.
OKİ, erkek çocuklar ile yuvaya ve kreşe giden çocuklarda daha sık görülür. Sigara içilen ortamda bulunma, anne sütü yerine biberonla beslenme, genetik faktörler ve daha önce orta kulak iltihabı geçirilmiş olması da risk faktörleridir.
Orta kulak iltihabının belirtileri nedir?
Küçük çocuklar şikâyetlerini tam olarak ifade edemezler. Meselâ kulağım ağrıyor diyemezler ama kulaklarıyla oynarlar, kulaklarını çekiştirip dururlar.
Nezle belirtileri vardır; burnu akar, burnundan rahat nefes alamaz. Öksürük olabilir. Huzursuz ve sinirli olurlar. Doğru dürüst uyumazlar. İştahları azalabilir. Durup dururken ağlayabilirler. Ateşleri olabilir. Kulaklarından sıvı akabilir. İşitmeleri azalmış olabilir. Kusma ve ishâl de görülebilir.
OKİ, erişkinlerde kulak ağrısı, kulak akıntısı, işitmede azalma ve boğaz ağrısı gibi belirtiler verir.
OKİ’ nin en sık rastlanan komplikasyonu işitme kaybıdır ama bu iltihap geçince düzelen bir durumdur. İltihabın çok uzun süre devam etmesi, kulak zarında hasar oluşması kalıcı işitme azlığına yol açabilir.
Nasıl teşhis edilir?
OKİ, doktor muayenesi ve kulağın otoskop adı verilen ucu ışıklı bir aletle incelenmesi ile teşhis edilir. Kulak zarının kızarması, şeffaflığını yitirmesi, bombeleşmesi gibi tipik bulgular vardır.
Gelelim tedaviye
6 aylıktan büyük, başka bir sağlık problemi olmayan ve hastalık belirtileri o kadar şiddetli ve ateşleri de 39’ dan yüksek olmayan çocuklara hemen antibiyotik başlanmamalı, ‘Bekle ve Gör’ yaklaşımı tercih edilmelidir.
Bu hastalık çocukların yüzde 90’ ında antibiyotik verilmeden birkaç gün içinde iyileşir. Gereksiz verilen antibiyotikler ise ciddi ekonomik kayıplara sebep olmaları yanında, bakterilerin direnç kazanmalarına ve alerji, kusma, ishâl gibi ciddi sorunlara yol açabilirler.
Sıcak ve nemli havluların kulak üzerine konması ağrı için çok faydalıdır. Ağrı bu şekilde giderilemiyorsa aspirin dışındaki ağrı kesiciler verilebilir.
KAYNAKLAR