Ordu’ya Kent Müzesi Şart
Kayıt yoksa, arşiv yoksa gelecekte yok maalesef.
Kişilik ve kent kimliği oluşumları; bir süreci, öğrenmeyi, yaşanmayı, hatırayı, paylaşmayı, geriye dönüp tekrarlamayı, özlemeyi, hislenmeyi ve neşelenmeyi gibi bir çok şeyi beraberinde istiyor.
Aslında yaşamın olduğu her yere bir arşiv gerekiyor. İsterseniz şuan sizin köyü konuşalım, ben sorayım siz cevap verin, evet evet evet’lerinizi toplayalım, emin olun bir müzelik malzeme çıkar. Size dört odalı bir ev büyüklüğünde müze.
İsterseniz şu an sizi konuşalım: doğumunuzdan bugüne kadar size ait, sizin izinizi taşıyan, size dokunan, iz bırakan, aldığınız verdiğiniz sakladığınız vb. bir odalık malzeme çıkmaz mı? elbette çıkar. Kendinizi ortalama karı, koca, iki çocuk olarak hesap edin, alın size dört odalık bir müze ev.
İsterseniz bu dediğimi orta üstü yaşında bir aile için konuşalım, emin olun bir ev büyüklüğünde müzelik malzeme çıkar: resimleriniz, aldığınız hediyeleriniz, büyüklerinizden kalan eşyalar, kullanılan malzemeler, giyim-kıyafet, tarım aletleri, tamir malzemeleri, kütüphane...
Büyüklerinizden kalan eşyalar: resim, takke, tespih, baston, kitap, vb. malzemeler, tarak, ayna, resimler, çeyizler, küpe, kolye, saat, yazı, videolar...
Kullanılan malzemeler: güğüm, ibrik, çaydanlık, ahşap kap kaçak, ahşap sofra, gece lambası, idare lambası, takım-taklavat, ilk kıyafetleri (patikler, zıbınlar...), ahşap valiz, el çantaları, mutfak takımları...
Giyim-kıyafet: sandık, çeyiz, işlemeler, dokumalar, nişan düğün kıyafetleri, gelinlik, çocuklarınızın özel anlarına ait kıyafetler, ilk aldıklarınız...
Tarım aletleri: saban, orak, bilevleme taşı, kesici aletler, kazma, çizme, kolan, semer, eğer, balta, nacak, sepet, hey, gıdık, çuval, çadır, el patozu...
Tamir malzemeleri: çekiç, keser, malzeme takımı...
Kütüphane: el yazması eserler, tarihi kaynaklar, öğretmenlerimizin verdiği kitaplar, dergiler, haritalar, okuduğumuz okullardan kalan kitap dergi vb. yayınlar, gazete küpürleri, okuduğumuz kitaplar, iz bırakan eserler...
Müze vefa demek, geçmişten geleceğe bağı koparmamak bütünlüğü bozmamak demek.
İster bir insanı, ister bir aileyi, ister bir köyü, beldeyi, ilçeyi, ili konuşalım küçük veya büyük ancak çok anlamlı bir müze çıkar.
Ordu ve her bir ilçemize kent müzesi şart, hemen şimdi...