Ordu İş Yapmak Ve Yaşamak İçin İyi Bir Kent mi?
Forbes Dergisi tarafından ikincisi bu yıl yapılan ve Ekim sayısında yayınlanan ‘İş Yapmak ve Yaşamak İçin En İyi Kentler’ araştırması yayınlandı. TÜİK’in “İllerde Yaşam Endeksi”ile vatandaşların yaşam kalitesini
şehirler bazında ölçmeye yönelik yaptığı çalışmada 54. Sırada yer alan Ordu, Forbes, “İş Yapmak ve Yaşamak İçin En İyi Kentler” araştırmasında 81 il arasında 44. Sırada yer aldı.
Araştırma, 94 başlıktaki veri setine göre hazırlandı. Oluşan veri seti 4 ana kategoriden oluşuyor:
- Beşeri Sermaye ve Yaşanabilirlik,
- Marka Becerisi ve Yenilikçilik,
- Ticaret Becerisi ve Üretim Potansiyeli,
- Erişilebilirlik.
Genel endeks puanı 30’un altında kalan tek kent Muş oldu.
Ordu’nun endeks puanı ise araştırmada 43,05 olurken, komşumuz Trabzon 53,38 ile 10. sırada, Samsun 52,36 ile 13. sırada, Artvin 47,35 ile 29. sırada, Giresun 45,72 ile 34. sırada yer alırken Rize ise 43,40 ile 44. sırada yer aldı.
Ordu:
- Beşeri sermaye ve yaşanabilirlik kategorisinde 47. Sırada,
- Marka becerisi ve yenilikçilik kategorisine göre 80. Sırada,
- Ticaret becerisi ve üretim potansiyeline göre 44. Sırada ve
- Erişilebilirlik kategorisine göre ise 34. Sırada.
Bu genel rakamlardan kısa değerlendirme yaparsak;
- 44. Sırada olmamızda en önemli katkıyı veren erişilebilirliğin ilimiz için ne kadar önemli olduğu ortada. Ancak erişilebilirlik kriterlerinin altyapı anlamda önemli olsa da üstyapıları doğru planlayıp oluşturulmadığında yeterince anlam ifade etmeyeceğini unutmamamız gerekiyor.
- Ticaret becerisi ve üretim potansiyeli ortalama bir veri ve Türkiye ortalamasını gösteriyor ve bizi kandırmaması gerekiyor.
- Özelliklede ekonomik gelişmişliği gösteren marka becerisi ve yenilikçilik kategorisi hayati derecede önemli ve biz burada 80 sıradayız. Çok tehlikeli bir veri ve asla kabul edilemez. Üzücü olan ilimiz yöneticilerinin bu kategorideki kriterlerin iyileştirilmesine olabildiğince uzak olması. Etkin olmayan ve neredeyse normal odalardan biri gibi davranan Ticaret ve Sanayi Odamız buradan kendine keskin dersler çıkararak derhal gereğini yapması gerekiyor. Bana göre bu kategoride 80. Sırada verilmemiz gerçeği yansıtmıyor. Ancak 70. Sırada olsa ne değişir ki. Sorun olduğunu net bir şekilde ortaya koyması önemli.
- Beşeri sermaye ve yaşanabilirlik kategorisindeki 47. Sırada olmak 2 sebepten dolayı bizi yanıltmasın. 1. Bu kategoride asgari sosyal altyapı ölçülüyor ve bu her ilde mecburen olması gereken başlıkların göstergesi. 2. İlk 30’un altındaki her veri bizim için kabul edilemez. Hedef 10 yılda ilk 10 il arasında olmaktır.
Genel tespitler:
- Kişi başına düşen hastane, hekim, yatak ve hemşire sayılarına göre en iyiler; Isparta Bolu Edirne Trabzon ve Ankara. en aşağı düzeydekiler Mardin, Hakkari, Şırnak, Şanlıurfa ve Ağrı.
- Km2 başına nüfus yoğunluğu bakımından en sıkışık kentler sırayla; İstanbul, Kocaeli, İzmir, Yalova, Gaziantep. En ferah kentler ise; Tunceli, Erzincan, Ardahan, Bayburt, Sivas.
- Yaşam beklentisi en yüksek kentler Tunceli ve Muğla.
- Fert başına düşen oda sayısı en yüksek kent Sakarya.
- İSO en iyi 500 firma listesinde hiç firması olmayan kent sayısı 35.
- Yabancı şirketi olmayan kent sayısı 21.
- 2015’te patent başvurusu hiç olmayan il sayısı 28.
- Kişi başına en çok elektrik tüketilen kent Çanakkale. Onu Kırklareli izliyor.
- En çok sabit yatırım çeken kent Mersin. Son sırada Ardahan var.
- Bölünmüş yol uzunluğu en yüksek kent Hatay. Onu İstanbul izliyor.
- Veri kaynağında il il detay bilgiler paylaşılmadığı için ilimizle ilgili daha detaylı bilgiler paylaşamadığım için üzgünüm. Bu tablo dahi Ordu’nun ulusal ve uluslararası arenada hak ettiği ağırlığı oluşturamadığını gösteriyor.
Dolayısıyla peyzaj işlerini bırakıp kalıcı ve kalkınmacı işler yapmak gerekiyor.
Bilişim ve ileri teknoloji konusunu masaya yatırmamız lazım.
Son 16 yılda ürettiğimiz tek sanayi parseli Fatsa Organize Sanayi Bölgesi ve sadece 400 dönüm. Kirletici olanlarına karşı çıkıyorsanız çevre dostu olanlarına ağırlık verirsiniz. Ancak her halükarda 16 yılda 400 dönüm asla kabul edilemez.
Bu örneği şunun için verdim:
- Kalıcı sorunları masaya yatıralım,
- Kavgayı değil de dinlemeyi ve birlikte yürümeyi deneyelim,
- Günübirlik işleri şehrin önüne koymaktan uzak duralım,
- Yükselen sektörümüz olan turizm de dahi hiçbir kalıcı işi masaya yatırmadığımızı unutmayalım.
- ÖZET: FORBES’i ciddiye almayabilirsiniz, o zaman kendinizi ve vatandaşlarımızı ciddiye alın. 10 yılda ilk 10 içinde olmak bu kafayla olmaz unutmayın.