Omega 3 de, B Vitaminleri de İşe Yaramıyor
Kalp-damar hastalıklarının ve bunlara bağlı komplikasyon ve ölümlerin önlenmesi için tüm dünyada giderek daha çok rağbet gören bir yaklaşım var: Bu risklerin B vitaminleri ve omega 3 ile azaltılabileceği düşüncesiyle milyonlarca kalp hastası bu maddeleri ihtiva eden besin desteklerini kullanıyor. B vitaminlerinin (B-6, B-12 ve folik asit) ve omega 3’ün kalp-damar hastalıklarını önlediğine dair pek çok gözleme dayanan araştırma var. Kanda homosistein seviyesinin yükselmesinin koroner damar hastalığı ve inme riskini artırdığı ve diyetle alınan B vitaminlerinin kan homosistein seviyelerini yüzde 25-30 oranında azaltabileceği de gösterilmiştir.
Benzer şekilde omega 3’ ün de kalp ve damar sağlığı üzerine pek çok müspet tesirleri olduğuna dair de gözleme dayalı araştırmalar var. Omega 3’ ün kan basıncı, kan yağları (trigliseritler) ve pıhtı oluşumunu azalttığı, kalp ritmini düzenlediği gösterilmiştir.
Bu bilgilere göre kalp krizi ve felçler gibi ölümcül olma ihtimalleri yüksek olan kalp-damar hastalıkların önlenmesinde B vitaminleri ve omega 3’ ün çok önemli bir yeri olması gerekir. Ancak durum pratikte pek de böyle değildir. B vitaminlerinin ve omega 3’ ün kalp-damar hastalıklarını ve bunlara bağlı ölümleri önlediğine dair kesin kanıtlar yoktur.
B vitaminleri ve omega 3’ ün bu etkilerini belirlemek için geniş bir hasta grubunda plasebo kontrollü, randomize bir araştırma yapıldı.
Fransa’ da yapılan araştırma
BMJ isimli tıp dergisinde yayınlanan ve Fransa’ da 2501 hasta üzerinde yapılan bu araştırmada B vitaminleri ve omega 3’ ün koroner damar hastalığı veya inme geçirmiş olan hastalardaki etkileri araştırıldı.
Bu hastalara ortalama olarak 4.7 sene süreyle diyetle her gün 560 mikrogram folik asit, 3 miligram B-6 ve20 mikrogram B-12 vitaminleri veya plasebo; 600 miligram omega 3 yağ asitleri veya plasebo verildi.
B vitaminlerinin kanda homosistein seviyelerini plaseboya göre yüzde 19 oranında azalttığı ama bunun kalp krizleri, inme veya ölümleri önlemede bir işe yaramadığı ortaya çıktı.
Omega 3 verilen grupta da kan omega 3 seviyelerinin plasebo verilen gruba göre yüzde 37 oranında arttığı fakat bunun da hastalıkların ve ölümlerin önlenmesinde etkisi olmadığı anlaşıldı.
Gelelim neticeye
Araştırmacıların bu bulgulara dayanarak vardıkları sonuç şu: B vitaminleri ve omega 3’ ün daha önce iskemik kalp hastalığı veya inme geçirmiş hastalarda kalp damar hastalıklarının önlenmesi için rutin olarak kullanılmasının bilimsel bir dayanağı yoktur.
Bu araştırmayı okuyunca çok mutlu oldum. Çünkü ben de bu tür besin desteklerinin ilaç olarak alınmasının beklendiği kadar faydalı olmadıkları kanaatindeyim. Vitaminlerin ve omega 3’ ün tabii kaynaklardan yani sebze, meyve ve balık yiyerek alınmasını çok daha doğru bulurum.
KAYNAKLAR