Ölsek te, Kalsak ta “Evet!”, Çünkü Başka Türkiye Yok!…
“Hakla/Batılın, Evetle/Hayırın, Tozla/Dumanın, Sapla/Samanın, Doğru ile Eğrinin, Güzelle/Çirkinin, Hayalle/Gerçeğin” beyinlerde uçuştuğu bir zaman dilimi içindeyiz.
Tanzimat'la başlayıp, Cumhuriyetle zirveye çıkan kaos, hüsran ve şer zihniyetlerin at oynatmak istediği son Osmanlı Kalesini, Son Karakolu ortadan kaldırma gayretleri (!), oyun ve tuzakları, saldırıları, algıları hızla devam ediyor.
Meclisten çoğunlukla çıkan Yeni Anayasa değişikliği referandum için nabızlar atmaya başladı. Kurtların dumanlı havayı sevmesi gibi, acaba karanlıkta bir av yakalayabilir miyim misali nice çakallar, ahkâm kesmeye, fetvalar vermeye başladılar.
Aklı başında, İman-ı Kâmil, İrfan-ı İlim ölçülerinde konuşan, yazan beyinler; bu referandum için, yeniden diriliş, yeni bir Kurtuluş Savaşı, Daha güçlü bir Türkiye için sandıklardan “EVET” çıkmasını istiyorlar.
CHP, HDP, PKK, PYD, FETÖ, DAEŞ, Türkiye aleyhine kim varsa Sağ-Sol, Alevi-Sünni, liberal, dindar bütün unsurları ve yedekleri, uyuyan hücreleri göreve çağırıyorlar.. Gençler, esnaf, kadınlar, Kürtler, Aleviler, liberaller, daha doğrusu “Gezi bileşenleri” ana hedefleri. Sosyal Medya ayrı bir alan. Topyekun saldırıya geçtiler..
Lise son sınıftakiler, oy kullanacaklar. Üniversite öğrencilerini sandığa götürecekler. Öğrenci yurtları, Öğrenci ve Gençlik Dernekleri, Vakıflar ile diğer toplum teşkilatlarını daha şimdiden “HAYIR”a hazırlama projeleri hazırlayıp, çalışmalar yapıyorlar.
Kiralık kalemler, ağızlar, ideoloji kumpasları, malum ve mahut gürûh; kıçı ateş almış hayvanlar gibi kuduruyorlar.
Özellikle Ak parti içinde bulunan FETÖ taraftarları, beyinleri yıkanmış bazıları da önemli bir oy potansiyelidir. Saadet Partisinin, hayır oyu kullanacaklarını açıklaması, 28 Şubat mağduru rahmetli Erbakan’ın kemiklerini sızlatmaktadır. Gözleri kapalı, kulakları sağır, beyinleri zavallı bazı Müslümanların da aynı gürûh içinde bulunmaları acı ve düşündürücüdür.
ANLAYIN, ANLATIN!...
Bu; bir Referandum değil, yıllardır bu ülkenin kaymağını yiyenlerle son karşılaşmadır.
Bu; Referandum değil, Üniversite kapılarında bacılarınızın örtüsünü çıkarıp, çekip indirenlerle hesaplaşmadır.
Bu;seçtiğiniz Başbakanları indirip, asan darbecilerle son karşılaşmanızdır.
Bu; “İsterlerse % 90 oy alsınlar, bu ülkede “ASIL” biziz, bizim dediğimiz olur” diyen zihniyetin yargılanmasıdır.
Bu; Referandum değil; 10 yılda bir darbe yapıp, halkın seçtiği iktidarı yıkan, koalisyonlarla ülkeyi soyan Amerikan uşakları ile son karşılaşmadır.
Bu; 15 Temmuz gecesi, Tankların önüne dikilip, Vatan için canını veren YİĞİTLERLE,Bağdat Caddesinde darbecileri/tankları ıslık ve alkışlarla karşılayanların şehit ve gazi verdikleri yeni bir Kurtuluş Savaşıdır.
Bu; yıllardır bu millete Koyun, Baldırı Çıplak, Dağdaki Çoban, Bidon Kafa, Cahil, Köylü, Avanak, Aptal, Gerici,Yobaz, Bilmez.... diye aşağılayan NAMUSSUZLARLA, ŞEREFSİZLERLE vicdan muhasebesi yapmadır.
Bu; Mazlumların ümidi, İslamın hizmetkârı Türkiye’nin 90 yıllık aradan sonra yeniden dirilişinin oylanması destanı olacaktır.
“Biz daha Boğazlarından geçen gemileri bile durdurup denetleyemeyen bir ülkeyiz...” Diyordu gazeteci Ergün Diler. İlk kez ülkemizi geri almak için bu kadar yaklaştık. Bu 90 yıl sonraki ilk dönüm noktamız. Ya sandıkları patlatıp Osmanlının torunları olarak masaya yumruğumuzu vurup sahalara ineceğiz. Ya da 90 yıl daha sürünmeye devam edeceğiz...
Daha düne kadar Atatürk’ün: “ TÜRK MİLLETİ ZEKİDİR” sözünü çerçeve yapıp duvarlara asanlar; % 51’in seçtiği kimselere MANYAK, AKILSIZ deme küstahlığını gösterebildiler.Referandumla, bu kafalar ve zihniyet Tarih Kabristanına gömülecektir.
“Başörtülü okumak isteyenler Arabistan’a gitsin.” Diyen bir Cumhurbaşkanını, halk değil, bu zihniyet getirdi...
250 PKK ve DHKP-C’li teröristi affeden cumhurbaşkanını halk değil, bu zihniyet getirdi...
“Başkanlık gelirse, Ülke bölünür.” Diyenler samimi değildir. 40 bin insanımızı öldürenler, her gün bombalı araçlarla saldıranlar, yakıp/yıkanla, Şehitler ve gaziler kervanı meydana getirenler kim?..
Altı ay Diyarbakır/Sur’da Ezan-ı Muhammediye’yi susturanlar, camileri yıkanlar/yakanlar, Kur’an’ı Kerim’in yaprakları arasına bomba düzeneği kuran alçaklar/hainler kim?..
Bugün; CHP, HDP, FETÖ, PKK, YPG, AB, ABD, Almanya, İngiltere, Fransa, Yunanistan ve diğer beynelminel şer güçleri “HAYIR” diyor.
İmam-ı Şafi Hazretleri bir sözünde şöyle der: “Fitne zamanı, düşman oklarını takip edin, o sizi Hakka götürür.”
Uyanık ol, tezgâhlara gelme, oyun ve tuzaklara kanma...Yıllardır bu aziz Milleti sömüren ve onlara tepeden bakan zihniyete Osmanlı tokadını vur, EVET’le sandıklarda boğ.
Gazan mübarek olsun...Unutma; Mutlak Hakim Allah’tır...Allah var, ne gam olur...
EVET/HAYIR üzerine bu hicivleri yayalım, gönderelim.
ÇATLA/PATLA
Çatla/Patla/Oyna hırla,
Ömrün geçti hep dırdırla,
Paslı zenbereksin zırla,
Safsatalar olsun zırva.
TAKKEN DÜŞTÜ, KEL GÖRÜNDÜ,
MEMLEKET “EVET” BÜRÜNDÜ.
GÖRECEĞİZ SANDIKLARDA
Sokaklarda bağır, dolaş,
Haram paraları harca.
Boklu değneklere bulaş,
Fitneyi soktun sen harca.
GÖRECEĞİZ SANDIKLARDA,
“EVET” DİYEN KUNDAKLARDA.
DEVR-İ SÂBIK UNUTMADIK
CHP’sin, HDP’sin,
Sorsam sana, sende nesin?
Keller örtmez artık fesin,
Ağzı olan “EVET” desin.
DEVR-İ SÂBIK UNUTMADIK,
YALAN SÖZLERİ YUTMADIK.
SOYDAN GELEN
Ebu Cehil soydan gelen,
Lat/Huzza’yı Tanrı bilen,
Bâtıl tohumlar ekilen,
Hak Dine karşı dikilen.
BİR NESİL YETİŞTİRDİLER,
ADINA “ÇAĞDAŞ” DEDİLER.
TÜRKİYE KABUK DEĞİŞTİ
Türkiye kabuk değişti,
Yeniden bir diriliş var.
Reis imdada yetişti,
Bayram etti Vatan diyar.
EVET DİYEREK ÇAĞLARIZ,
DİVANDA ELLER BAĞLARIZ.
KEMİK KEMİR
KEMÂLİ imanla yazdı,
Hayırcıya çukur kazdı,
Çukur bile elbet azdı,
Anlayanlara ikazdı.
EVET KÖKTEN GELEN EMİR,
İSTER İSEN KEMİK KEMİR.
Son Karakol, Son Kale, İslam’ın Bayraktarı aziz Vatanımız ile Milletimize referandumun hayırlar getirmesini niyaz eder, sizlere bir şiirimi armağan etmek isterim.
BİZ...
BİZ: Kökü kurumamış ulu çınar,
BİZ: İbrahim’i aziz bir Milletiz.
BİZ: Suyu kesilmemiş coşkun pınar,
BİZ: Hak’ka kul,Peygambere Ümmetiz.
ANCAK HAK’KIN ÖNÜNDE EĞİLİRİZ,
BİR ÖLÜRÜZ, BİNLERCE DİRİLİRİZ!
BİZ: İslam Medeniyeti ışığı,
BİZ: İnsan, Adalet, Aşk âşığı,
BİZ: Helâl lokmalardan hak kaşığı,
BİZ:Manalarda âhenk sarmaşığı.
MAZLȖMLARIN AKAN YAŞI SİLERİZ,
ZÂLİM OLANLARA BIÇAK BİLERİZ.
BİZ: Akabe yokuşlarda susarız,
BİZ. Ergenekondan çıktık, aşarız,
BİZ: Vahdetle zaferlere koşarız,
BİZ: Kabımıza sığmazsak, taşarız.
TUNA, SAKARYALAR COŞKUN AKARIZ,
ARKAYI GÖREN GÖZLERLE BAKARIZ.
BİZ: Şerle, Bâtıl setleri yıkarız,
BİZ: Nefisleri imanla yakarız,
BİZ: Secde kıblemiz, Hakka taparız,
BİZ: İbadeti Hak için yaparız.
ÂMEL-İ SAĞLAMDIR HAK İHLÂSIMIZ,
BERÂBERDİR BAYRAM, ŞÖLEN, YASIMIZ
BİZ: mukaddes emanet bekçisiyiz,
BİZ: Gönüllere rahmet elçisiyiz.
BİZ: şahsiyet/hikmet güvencesiyiz,
BİZ: Zulme kırbaç dövencesiyiz.
SIRTIMIZDA YÜKLÜ ȖLVȊ EMÂNET,
DAVAMIZA ETMEYİZ BİZ HIYANET.
BİZ: Dalgalanır bayraklarda al kan,
BİZ: Çalkalanır çardaklarda bin can,
BİZ: Halkalanır Ay/Yıldızlı fermân,
BİZ: Çaresiz Dert/Yaralara dermân.
SURLARDA İMANLA YÜKSELEN SANCAK,
MEVLÂ ÖNÜNDE EĞİLİRİZ ANCAK.
BİZ: Elde Kur’an, dilde olur Vatan,
BİZ: Damarlarda âsȋl kandır atan,
BİZ: Cânan, sevdakâr, cana can katan,
BİZ: Karış toprakta şühedâ yatan.
VATAN, BAYRAK İÇİN CANLAR VERİRİZ,
DUYGU ÂHENKLERİNDE BİZ ERİRİZ.
BİZ: Ezanla doğduk, Sâlâyla gideriz,
BİZ: İmanla yoğrulduk, âmel güderiz,
BİZ: Fermânla çağrıldık, çorakta biteriz,
BİZ: Rızık/İhsan Allah’tan isteriz.
CAMİLER KIŞLAMIZ, MÜMİNLER ASKER,
CİHÂD-I EKBERİ DİNİMİZ BEKLER.
BİZ: Mevlâ’ya kul, İlim/İrfan okul,
BİZ: Eren/Evliya ardına takıl,
BİZ: Mazlum olanın yanına takıl,
BİZ: Nâr-ı Nûr ocaklarında yakıl.
“KUL”A KULLUK, RİYAKÂRLIK YAKIŞMAZ,
DERYÂLARA KİRLİ SULAR AKIŞMAZ.
BİZ: Ezelden/Ebede bir Milletiz,
BİZ: Hazreti Peygamber’e de Ümmetiz,
BİZ: Düşman için en büyük illetiz,
BİZ: Ağyâr olanlar için gılletiz.
EZELDEN BERİ, HÜR YAŞADI MİLLET,
ASÂLETİMİZDE BULUNMAZ ZİLLET.
BİZ: Maznûn yakında, zalim karşında,
BİZ: Mazlûm yanında, âlim tahtında,
BİZ: Mahzûn yüzünde, kâmil bahtında,
BİZ: Mahkûm hüzünde, kendi zâtında.
ADALET ÖLÇÜMÜZ, HAKKI VERİRİZ,
ÂDİLDİR GÜCÜMÜZ, HAKTA ERİRİZ.
BİZ: Sevgiden bahçe, güller ekeriz,
BİZ: Sevda bin bohça, aşkı biçeriz,
BİZ: Âşığa lehçe, bâde içeriz,
BİZ: Arş Kat’a dilekçe, rızk isteriz.
LEYLÂ/MECNȖN/FERHAT, ASLI’YLA ŞİRİN,
SAZ TELİNDE FERYÂT, OZAN ŞİİRİN.
BİZ: Fatih/Yavuz’un, Osman/Orhan’ın,
BİZ: Mevlana/Yunus’un, gerçek bürhânın,
BİZ: Elif yol uzun, yalan, bühtânın,
BİZ: Dudakta susuzun, sevinç büşrânın.
BALÇIKTAN TOPRAĞIZ, SONUMUZ TOPRAK,
ZALİME TOKMAĞIZ, YORGAN DA YAPRAK.
Çanakkale Destanını BİZ yazdık!
İstiklal Saevaşını BİZ kazandık!
Hazar kıyılarına BİZ uzandık!
Sıbgatullah renklere, BİZ boyandık!
YALAN SÖYLERSE TARİHLER UTANIR,
YEDİ DÜVEL, TÜM CİHAN BİZİ TANIR.
Hârim-i İsmette büyük Devletiz,
İstiklal için can veren Milletiz,
Peygamber için iz süren Ümmetiz,
Mazlûma baston, zalime kuvvetiz.
İNANMAZSAN, AÇ TARİHİ SOR BİZİ,
SECDELERDE, NASIR TUTMUŞ GÖR DİZİ.
Bâtıla eğilmedik, yenilmeyiz,
“Hile” nedir bilmedik, boş gülmeyiz,
Mâzimizi silmedik, irkilmeyiz,
Ekmeği dilimledik, dikilmeyiz.
TEVHİT AŞKIYLA DOLUYUZ MİLLETÇE,
ARŞ KATINA ÇIKAR, DUA, DİLEKÇE.
Küheylanlara dizgin vurulur mu?
Arslanlara tuzaklar kurulur mu?
Yiğit/Erlere meydan sorulur mu?
Dâvada/Aşk yolunda yorulur mu?
KIRILIR ZİNCİRLER, O KELEPÇELER,
TARİH YAZAR, ŞAHİT OLUR LEHÇELER.
KEMÂLİ Bu Millete destan yazdı,
Şiirdeki mâna: Dua/Niyazdı,
Düşmanlar için büyük bir ikazdı,
Nefis kalemine bir mezar kazdı.
BİZ; ASIRLAR ÖTESİNDEN GELİRİZ,
BİZ; TEVHİT AŞKI İLE YÜKSELİRİZ.