Nurtopu Gibi Bir Kolesterol İlacımız Oldu
FDA, Aegerion isimli firma tarafından üretilen ‘lomitapide’ isimli ilacın ailesel hiperkolesterolemi hastalığında düşük yağlı diyet ve diğer tedavilere yardımcı olarak kullanılabilmesi için onay verdi (1).Lomitapide, kısaca MTP adı verilen ‘mikrozomal trigliserit transfer proteinini’ baskılayarak total kolesterolü, kötü kolesterolü (LDL), apolipoprotein B ve HDL dışındaki diğer kolesterol türlerini azaltıyor.
MTP, karaciğer ve bağırsak hücrelerinde bulunan ve lipitlerin apolipoprotein B’ ye taşınmasını sağlayan bir protein.
Lomitapide aslında daha önce Bristol-Myers Squibb tarafından yüksek kolesterol tedavisinde denenmiş fakat karaciğere olan yan etkileri sebebiyle terk edilmişti.
İlaca onay veren Endokrinolojik ve Metabolik İlaçlar Tavsiye Komitesi (Endocrinologic and Metabolic Drugs Advisory Committee) bu kararını 13’ e karşı 2 oyla aldı.
Karşı oy kullananlar ilacın karaciğer üzerine olan toksik etkilerinden endişeli olduklarını bildirirken, onay verenler ailesel hiperkolesterolemi hastalığındaki çok yüksek LDL değerlerinin yol açtığı risklerin ilacın yan etkilerinden çok daha tehlikeli olduğunu vurguluyorlar.
2013 senesi ocak ayından itibaren Juxtapid adıyla satılacak olan ilacın prospektüsünde karaciğer toksisitesi ‘siyah kutu uyarısı’ ile bildirilecek ve üretici şirket de ilacın bu yan etkisini kohort çalışması ile izleyecek.
Aegerion bu ilacı yazan tüm hekimleri ve ilacı veren eczaneleri de kayıt altına alacak.
Lomitapide, hastalara kısa adı REMS olan kontrollü bir program aracılığıyla, önce hastaların klinik ve laboratuar özellikleri değerlendirilip tedavileri uygun bulunanlara sigorta şirketlerinden geri ödeme kabulü alındıktan sonra verilebilecek.
REMS programı, ilacın sadece homozigot ailesel hiperkolesterolemi hastalara verilmesini, hekimleri ilacın karaciğer toksisitesi mevzuunda eğitmeyi ve tedavi süresince hastaları takip etmeyi de amaçlıyor.
İlaç sadece 29 hastada denendi
FDA’ nın onayı, Aegerion tarafından USA, Kanada, Güney Afrika ve İtalya’ da 18 yaşından büyük 29 hasta üzerinde ilacın etkinliği ve emniyetinin araştırıldığı faz III çalışmasına dayanıyor (2).
78 hafta süren deneyde günde 5 mg olarak başlanan ilaç karaciğer enzimleri takip edilerek 60 mg’ a kadar yükseltildi.
26 hafta sonunda LDL’ nn başlangıç değerlerine göre yüzde 50 oranında azaldığı belirlendi.
Deneyin 26 haftalık etkinliğinin belirlendiği bölümü tamamlayan ve diğer lipit düşürücü tedavilere izin verilen 23 hastada LDL’ nin 56. haftada %44 ve 78. haftada ise %38 oranında azaldığı belirlendi.
Karaciğer hasarı çok sık görülüyor
Ortalama dozun 40 mg olduğu araştırmada hastaların %93’ ünde ishal, bulantı, kusma, hazımsızlık ve karın ağrısı gibi mide-bağırsak sistem ile alakalı aksi tesirlere rastlandı.
Hastaların %17-24’ ünde de kilo kaybı, şişkinlik, kabızlık, gaz, göğüs ağrısı, grip, farenjit ve yorgunluk gibi istenmeyen etkiler ortaya çıktı.
29 hastanın 10’ unda karaciğer enzimlerinden en az birinin normalin 3 katı, 4 hastada ise 5 katından fazla yükseldiği ama doz azaltılması veya ilacın geçici olarak kesilmesiyle değerler normale döndü.
Karaciğer hasarını gösteren bilirubin, alkalen fosfataz ve INR’ de herhangi bir değişiklik olmadı.
Manyetik rezonans spektroskopi ile ölçülen karaciğer yağlanması tedavi sonunda yüzde 1’ den yüzde 6’ ya çıktı.
Hiçbir hastada tedavinin tamamen kesilmesi gerekmedi.
Senelik tedavi maliyeti 300 bin doları buluyor
Burada en mühim mesele ilacın fiyatı: Aegerion senelik tedavi maliyetinin 200 bin-300 bin dolar arasında olacağını bildiriyor.
Bu parayı her sene ödeyebilecek ‘babayiğit’ bulmak elbette kolay değil; bu durumda bütün yük sigorta şirketlerinin omuzlarına binecek.
Onların bu yüksek maliyet karşısında nasıl bir tutum izleyeceklerini ise zaman gösterecek.
Gelelim neticeye
Milyonda bir rastlanan ve kesin bir tedavisi olmayan bir hastalık için yeni bir ilaç keşfedilmesini ve FDA’ nın da buna onay vermesini çok önemli buluyorum.
Aegerion firmasını da sık görülen ve dolayısıyla da ‘müşterisi’ çok olan hastalıklar için ilaç bulmaya uğraşacağına, tüm dünyada ancak 6 bin kadar insanda bulunduğu tahmin edilen bir hastalığın tedavisiyle ilgilendiğinden dolayı tebrik ediyorum.
Buraya kadar her şey iyi ama gelin bir de işin perde arkasına bakalım.
Yarın: Juxtapid’ in perde arkasında neler var? Bizi nasıl kandırıyorlar?
KAYNAK
2. http://www.thelancet.com/journals/lancet/article/PIIS0140-6736(12)61731-0/abstract