Neden Hasta Oluyoruz?
Yaşam enerjimiz düştüğünde ve dolaşımda bir tutukluk olduğunda hastalıklara daha açık oluruz.
Enerjinin yüksek olduğu zamanlarda ve enerji rahat akışını sürdürdüğünde daha az hastalanır ve sağlığımızı koruyabiliriz.
Bedenimizdeki sistemlerin hepsi birbirine bağlantı halindedir. Bir tanesinde bozukluk olduğunda, zaman ilerlediğinde diğer sistemleri de etkilemeye başlar.
Bir bölgedeki hastalık, ilişkili başka bir bölgede hastalığa ya da olumsuzluğa neden olabilir.
Enerji düzeyinde başlayan bozuk bir titreşim zihinsel ve fiziksel düzeyde hasara yol açacaktır.
Hastalanmalara, yani sistemlerin bozulmasına sebep olacak enerji düşüklüğü mevsim dönemlerinde sıkça rastlanır.
Kıştan bahara, baharı tam yaşayamadan yaza geçiş dönemlerimizde enerjinin azaldığı ve hastalıkların çoğaldı görülür. Özellikle solunum yolu tahribatlarının…
Kış aylarında az su içen ve yaşam şeklinden dolayı ayak tabanlarının enerjisinin yukarıyla teması bozulduğundan böbrekleri rahatsız olanlar fazlalaşıyor. Çok yakınlarım; kardeşim ve can arkadaşım böbrek taşından ameliyat oldular.
Küçük bir açıklama getirmeden geçemeyeceğim böbreklerle enerji akımını.
Böbrek; ayak tabanından başlayıp göğüste biter. Bilindiği gibi su elementinin etkisindedir.
Eş organı ise idrar kesesidir.
Enerjiyle bağlantılı akımı ellerde ve ayaklarda başlayan ve biten meridyenler çifttir. Mesela sol eldeki kalın bağırsak, sağ eldekiyle aynı hattadır.
Böbrek meridyenlerinin tıkanmasını, mantık olarak düşündüğümüzde midedeki stresin iç organlara etkisini de düşünebilirsiniz.
Aynı şekilde karaciğer ve diğer hastalıklarında benzer tıkanıklık mantığını düşünmek gerekir.
Genelde insan sisteminin küçük ırmaklardan oluşan bir nehir olarak düşünürüm. Ne zaman ki bir bölgede tıkanıklık olursa nehir suları akamadığından kir, pas ve kokan yosun tutacak ve çalışamaz hale gelecektir.
Tıp da insan organının çalışmayan bölümünün çözümünü bir araba parçası gibi değiştirerek yenilemesi yapılmaktadır.
Sizce hastalıkları neden yaratıyoruz?
Bunu ilk etapta hemen zihnimize yükleyebilirim. Önce zihinde basit bir mekanizmayla başlıyor çoğu hastalıklar. Zihnimiz, enerjiyi bedenimizden ruhumuza yönlendiriyor.
Çok da iddialı konuşacağım aslında basit olan bir yöntemi; herkes biraz kalbini açıp, yargılarını bir yana bıraksa, işin özünün bu olduğunu anlayacak. Yaşadığımız her şeyin sorumlusu olduğumuzu kabul etmemiz gerekir.
Enerji akışımızı değiştiren, sekteye uğratan, hastalığa sebep olan unsurları incelediğimizde bunların; negatif düşünceler, zihinsel karışıklık, doğru nefes almama, düzensiz beslenme, hareketsizlik olduğunu görüyoruz. Ve böylece hastalığı bizim yarattığımız ortaya çıkıyor. Hemen pozitif tarafından gözden geçirelim. Eğer hastalığı biz yaratıyorsak o zaman tekrar yok edebilir, iyileştirebiliriz.
Hastalığın sebebinin, psikolojinin enerji meridyeninde yarattığı tıkanıklık olduğunu anladıktan sonra, tedavide yapılan şey ise nefesle Yoga enerji teknikleriyle tıkalı olan bölgenin açılmasıyla enerji akışı sağlanabilir.
Böylelikle bedenin kendi iyileşme mekanizmasının çalışmasına izin vermiş oluruz…
Hastalık psikolojiden değil de, yani dış etkilerden, genetiklik, yanlış ilaç kullanımı, yanlış yiyecek v.s gibi sebeplerden dahi olsa enerji ve nefes, meridyenlerdeki enerji akışını normal hale getirme olanağı bulunmaktadır. Ama dikkatli çalışma ile nefesin olağanüstü etkisinin bedendeki rahatsızlığın iyileşme sürecine yardımcı sürece girdiği görülmektedir.
İnsan bedeni, bugünkü bütün modern teknolojilerden o kadar ileridir ki bunu hangi beden organını araştırırsanız mükemmel çalışma ve düzelme gücünü daha iyi anlarsınız.
Kendimize vereceğimiz değer, hastalanmamızı daha aza indirecek ya da hastalığımızı daha hafif ve çabuk atlatmamızı sağlayacaktır.
Sağlıklı bir yaşamı tercih etmeniz dileği ile
Sevgiyle kalın.
Slm,
Mayıs 23rd, 2010 at 13:45O kadar doğru ki ; yaşam enerjimizin tıkanıklığı, mutlaka bedenimizde bir organımızda sinyal verdirtiyor ve hastalanıyoruz. Hemen acil şifa arayışına geçiyoruz. Tıp ve alternatif tıp ilacımız oluyor, ameliyatlar vs.. çözüm buluyoruz. (Tabi şanslıysak kurtarıyoruz bu hasar gören organımızı, umarım herkesin bu şansı olur benim gibi:) )
Fakat burda asıl önemli olan bence bu tıkanıklığa sebep olan yaşam enerjimizin belkide senelere varan hoyrat kullanımı.. işte burda durup bir geriye başımızı çevirip bakmamız gerekiyor , ben nasıl yaşadım da bedenim bana bu sinyali gönderdi.
İnsan yaşamının evreleri varmış , 6-7 yılı kapsayan ve dönüm noktaları ..
Bir dönem daha kapandı.. Tüm farkındalıklarıyla ve aydınlığıyla yeni döneme merhaba diyorum.
Maideciğim can dostum, iyi ki yanımdasın..
Hastalığımdaki desteğine ve bu muhteşem yaşam enerjinle donattığın dostluğuna şükran duyuyorum.
sevgilerimle...