Ne Kadar Küreselleşme
Dünyanın en ünlü iktisatçılardan Harvard Üniversitesi, John F. Kennedy Kamu Yönetimi Okulu öĝretim üyesi, Istanbul kökenli Profesör Dani Rodrik 17 Mart'da Londra School of Economics'de The Globalization Paradox; Why Global Markets, States, and Democracy Can't Coexist isimli bir konferans verdi. Ayni zamanda Oxford University Press tarafından yeni yayınlanan ayni başlıklı kitabının da tanıtımını yapan Prof. Rodrik, konuşmasında küreselleşme, sonuçları ve nasıl bir küreselleşme olması gerektiĝi üzerinde durdu. Maksimum küreselleşme yerine smart – akıllı- küreselleşme adını verdiĝi üçüncü bir seçeneĝi önerdi. Küreselleşmenin bir çok çevrede sorgulandıĝı bu günlerde, bu yeni görüşün hayli yankı yapacaĝı düşünülebilir. Ülkemiz açısından da bu yeni görüşün önem taşıdıĝı ve ilgi konusu olacaĝı bir gerçektir.
Yüzyıllardır iktisatçılar mali kurumlar, emek piyasaları ve dış ticaret konusunda küreselleşmeyi istediler ve önerdiler. Fakat küresel ekonomi ve serbest dış ticaretin daima avantajlı olmayacaĝı konusunda endişeler ve uyarma işaretleri vardı. Zayıf noktalar nelerdi? Ve bunlar konusunda ne yapılabilirdi.?
Profesör Dani Rodrik ,küreselleşmenin başlangıcı 17. yüzyıldan bu yana , altın standartları rejimi, Bretton Woods ve Washington Uzlaşmasından bugüne kadar geçen sürede küreselleşme olgusunu incelemektedir. Vardıĝı sonuc, ekonomik küreselleşmenin gelişmiş ülkelerde , çok önemli gelişmeler saĝladıĝıdır. Asya ve Uzak Doĝu'da milyonlarca yoksul işçi için nimet olduĝudur. Fakat Rodrik'e göre küreselleşme, bugün saĝlam temellere dayanmamaktadır. Uzun dönem sürdürülebilirliĝi kuşkuludur. Rodrik'in görüşünün can alıcı noktası “trilemma” -üçlem- dir. Demokrasinin , ulus devletin ve ekonomik küreselleşmenin ayni zamanda olamayacaĝıdır.Eĝer küreselleşme daha ileriye götürülmek istenirse ya ulus devletten ya da demokratik politikadan vazgeçmek gereklidir. Eĝer demokrasi korunmak ve derinleştirilmek isteniyorsa ulus devlet ve uluslararası ekonomik entegrasyondan biri seçilmelidir. Eĝer ulus devleti ve baĝımsızlıĝı korumak istiyorsak derinleşmiş bir demokrasi ile derinleşmiş bir küreselleşmeden birini seçmek durumundayız. Rodrik'e göre sorun bu kaçınılmaz tercihler karşısında karar vermekdeki isteksizliĝimizdir.
Demokrasinin ve küreselleşmenin ikisi de belki geliştirilebilir. Trilemma gereĝi, bunun için küresel politik bir ortam yaratmak gerekecektir. Bu, bugüne kadar gördüĝümüz evrensel kurumsallaşmadan çok farklı bir şeydir. Demokratik yöntemle , bu gün olanın çok ötesinde , hesap verilebilirlik mekanizmasını da içeren küresel kurallar koyma sistemidir. Bu türlü bir demokratik küresel yönetişim – democratic global governance – bir kuruntu, bir kâbusdur.. Ulus devletler arasında çok büyük farklar bulunmaktadır Onların gereksinimleri ve tercihleri çok farklıdır. Bunların ortak kurum ve kurallarla baĝlamak çok zordur.Ne kadar küresel yönetişim başarırsak başaralım bu yalnız ekonomik küreselleşmenin sınırlı bir şeklini kapsayacaktır. Bugünkü dünyamızı simgeleyen geniş farklılıklar hiperglobalization- maksimum küreselleşme - gerektirmektedir ki bu demokrasi ile baĝdaşmamaktadır.
Bu nedenle tercihlere bakmalıdır. Rodrik'in tercihi demokrasi ve ulus devletin hyperglobalization – maksimum küreselleşmeye - tercih edilmesidir. Demokrasiler kendi sosyal düzenlemelerini koruma hakkına sahiptir, bu hak küresel ekonominin gerekleri ile çatıştıĝı zaman küresel ekonomiden fedakârlık yapılmalıdır.
Rodrik'e göre bu düşünce küreselleşmeyi sonlandırmayacaktır tam aksine ulusal demokrasileri güçlendirmek , gerçekte , dünya ekonomisini daha saĝlıklı ve güvenilir bir temele oturtucaktır. Işte burada küreselleşmenin ikilemi yatmaktadır. Ulus devletlere önemli ölçüde hareket yeteneĝi veren uluslararası çok sıkı olmayan kurallar daha iyi bir küreselleşme sonucunu doĝur . Bu da küreselleşmenin hastalıklarına çare bulurken önemli miktarda ekonomik fayda da saĝlayabilir. Bu nedenle maksimum küreselleşmeye deĝil akıllı küreselleşmeye ihtiyacımız vardır.
Ünlü iktisatçı Rodrik'in kitabının daha ayrıntılı analizini ve kendisine gönderdiĝim sorulara yanıtlarını başka bir yazımda inceleyeceĝim.