content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

04 May

Mutluluk, Başa Gelen Her Şeye Sevinmektir

Mutluluk, başa gelen her şeye sevinmektir. Bu nasıl bir düşüncedir? Nasıl bir algı nasıl bir bakış açısıdır bu bilinmez ama devrimizin müzmin hastalıklarından biridir bu en nihayetinde.

Karamsar gençlerin yanı sıra çevremizde görmüş olduğumuz en dertsiz tasasız gibi görünen insanların en olmadık bir kaygısı mevcuttur bu zamanda. Geçmişten beri ileri gelen insanlık olarak teknoloji bakımından en rahat ve sıkıntısız dönemini yaşadığımız şu zamanda sıkıntıların daha da artması bununla birlikte trajikomik bir olgunun meydana gelmesi kadar şaşırtıcı bir şey var mıdır acaba bu dünyada? İnsanlar daha rahat bir ortamda büyürken, büyüğünden küçüğüne teknolojinin en son nimetlerinden faydalanırlarken neden bu sıkıntı ve stres? Neden bu kadar karamsar ve mutsuz insanoğlu?

Herkesin elinde bir cep telefonu ve git gide artan tüketim. Bir laptop faciasıyla birlikte gelen her yerde internet imkanı. Var olanı koruma ve kullanma düşüncesinin akıllardan silinip sözüm ona modanın eski fikir ve düşüncelerin yerini alması. Üretimden çok yok etmenin getirdiği sürü psikolojisi. Farklı olmak adına atılan binlerce saçma düşüncenin peşine hayatlarını adama niyetleri. Bir anlık zevk uğruna ortaya saçılan para kadar değeri olmayan insanların sözde yaşadıkları saniyelerin hiçliği. Yaşanılan daha doğrusu yaşanıldığı sanılan bir ömrün arkada bıraktığı acı bir hüzün. Nedir bütün bunlar? Olması ve yapılması gerekenler nedir?

Yapılması gereken her şeyi yaptığınızdan emin olun sadece. Ne yaptıysanız ve ne ettiyseniz o anda ve zamanda onu yaptım diyebiliyor musunuz? Yanlış veya doğru.. Siz artık ileriye bakın, bundan sonrasına. Ne ise o olduğunuzu haykırın; kendinizi reddetmeden yaşayın. ‘Ben’ i inkâr etmeden büyük yüreklilikle o anda yaptığım ve yaşadığın hiçbir şeyden pişman değilim çünkü onları yaşamasaydım şimdiyi yaşayamazdım ve şimdiki ben olamazdım deyin kendinize. Yalnızca fark edin. Durumu gözden geçirin ve hep mutlu olun. Keşkeleri çıkartın hayatınızdan. Öyle olmalıydı ve yaşanmalıydı sadece.

“Güzel kalan yaralar vardır. Sen de benim artık ancak izi belli olan, zaman zaman yanlış bir dokunuş ya da mevsimsiz bir yağmurla sızlayan ama hep güzel kalan yaramsın.” diyebiliyor musun sen de Kürşat Başar’ın dediği gibi. Geçmişine söz geçirebiliyor musun bu şekilde? Yaralarını iyileştirebiliyor musun ve başına gelen her şeyi kendinden sorumlu tutup evet diyebiliyor musun?

Hep aynı mı senin için bu dünya güneşin doğuşuyla başlayan ve saat onikiyi vurduğunda gece olduğunu düşünen bir insan mısın hala? Hiç kimsenin düşündüklerini düşünebiliyor musun? Hiçliğini yaşayabiliyor musun?

Farkında mısın, mutlusun!

Çünkü mutluluk, başa gelen her şeye sevinmektir. Şuursuzca yaşamak değil sadece farkına vararak nefes almaktır asıl mesele.

Etiketler : ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank