Muktedir Olmanın Fay Hattı
Korku İmparatorluğundaki Renk Değişimi:
Daha düne kadar ADD den, Ordu'dan, CHP den, ÇYDD nden korkardı sıradan ve masadan insanlar. Bu kurumlar üzerinden bir kısım kötü niyetli kişiler para bile kazanırdı. Davetiye satarlardı. Kimse de bu davetiyelerden almamaya cesaret edememzdi.
Bu gün bu korku odağı değişmiştir. Artık korku odağı, AKP ve F. Gülen Cemaati haline gelmiştir. Bu yazdığım cümlelere her iki kurum temsilcisi veya sempatizanı kişiler karşı çıkabilir ancak, bu yazdıklarım bir bilim emekçisi olarak sosyolojik gözlemlerdir.
Şunu kimse diyemez. Hocam sizin bireysel düşünceleriniz toplumsal gerçekler olamaz. Ben istesem bu bireysel düşüncem üzerine bir alan araştırması yapar, matematiğe değil de istatistik bilimine sığınarak istediğim sonucu çıkarır veya çıkarttırırım. Bu noktada bir kişi ister aydın ister bilim emekçisi olsun, vicdanlı ve izanlı olması yeterlidir.
Bir çok resmi törende dün, dinden bahsetmekten korkan kişilerden bu gün Atatürk İlke ve İnkılapları'ndan bahsetmek isteyenler korkmaya başlamıştır.
Bu korku arenası ülkemiz için hiç te sağlıklı bir durum değildir.
Dün kitleler kızılötesine doğru akarken, mıknanıtısın manyetik tayfları hemen toparlanırken, aynı manyetik tayflar bu gün yeşil uzantısı mor ötesine doğru akmaktadır.
Bu öylesine basit on senelik bir olgu da değildir. Bu durumun çok daha uzun zaman dilimli demografik temelleri bulunmaktadır. O da dünden bu güne herkesin gülünç komik ve saçma bulduğu sayın Erdoğan'ın da dile getirdiği "en az üç çocuk yapın" çağrasının sonucudur.
Her geçen gün, dindar muhafazakar kesim için kazançtır. Kim ne derse desin bu böyledir. Düne kadar bu kesim AK Partiye akmaktaydı. Sosyal demokrat, "elitist" kişilerin çok çocuk yapmamaları hatta hiç çocuk yapmamaları nedeniyle demografi kendileri aleyhine gelişmektedir. Bu sosyolojik gerçekler de kimse tarafından inkar edilemeyecek gerçeklerdir.
Ben sadece ve sadece bu gerçeklerin tercümanı oldum.
Esenlik dileklerimle.
Not:
Bu yazı, https://www.bilgiagi.net, http://www.timeturk.com, http://www.bilgievreni.com, http://www.haberanaliz.net http://www.siyasalforum.net, http://www.gunesgazetesi.net, http://www.kamudanhaber.com http://www.gercekgazete.web.tr, ile, Gerçek Gazete, Halkın Sesi, Balıkesir Demokrat, Güney Marmara Yaşam ve Fatsa Güneş gazetelerinde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz
Hocam,
Haziran 27th, 2009 at 16:33Kısa tutmanıza karşın dengelerin nasıl da değiştiğini anlamımaz yarayan çok güzel bir yazı.
Ancak biraz dibini eşelemenizi, o bahsettiğiniz sosyolojik temelleri bizimle daha açık paylaşmanızı bekliyoruz.
Elbette ki hepimizin bilgileri vs. vardır bu konuda.
Ancak artık yaşanan med-cezir içerisinde birinlerinin sınırı aştığının da açıkça ve analizlerle ortaya konması gerekir.
Selam İle...
Bu konuda dile getirdiğin gibi ayrıltılı bir yazı kaleme alırız. Hatta iki üç açıdan olaya bakıp birlikte de ele alabiliriz.
Ne de olsa interaktif bir köşe yazarı gazetesiyiz.
Bu günün basını yüz sene öncesinin Tercüman-ı Avhal'i, Tasfir-i Efkar'ı, Ceride-i Havadis'i gibi değildir.
Gazetemizin tam anlamıyla iteraktif olması teknolojinin buna imkan vermesi ile böylesi çoklu ve eş zamanlı yazımları ve düşün süreçlerini kolaylaştırmaktadır.
Belki buradan bir sene içinde köşe yazarlarımızın katıldığı online panel veya sempozyum düzenleme şansımız bile olur.
Bizim ufkumuz daha çok farklı ve ilginç açılımlara uzanmaktadır. Bizim derken, bütün yazar kadromuzu kasdediyorum.
İnsanlık anlamında her türlü iş birliği bizim misyonumuzdur.
Haziran 27th, 2009 at 19:32Esen kal...
Ahmet Fidan