Muhalifine Hain Diyerek Başarı Aramak!
Sosyal ve siyasal olaylarda iki iki daha dört etmez, diye bir özdeyiş vardır.
Fizikte de, ışık+ışık= karanlık diye bilimsel bir denklem vardır.
Muhaliflerinize hain dediğiniz zaman, başarıyı garantilediğiniz bir karanlık dönemden geçiyoruz.
Hayır diyenlerin hepsi teröristtir. (Açılım yaptık ama sayım suyum yok.)
Hayır diyenler, Amerikancıdır. (BOP Eş başkanlığı yaptık ama sayılmaz.)
Hayır diyenler FETO’yu kurtarmaya çalışıyorlar. (Feto ile koalisyon yaptık ama sayılmaz.)
Hayır diyenler Kürtçülük yapıyor. Kürdistan bayrağını devlet katlarında dalgalandırdık ama sayılmaz.
Tarihte denenmiş ve başarıya ulaşmış bir sosyal kural var. Muhalifinizi düşman saflarında gösterirseniz, kendinizi vatansever konuma yerleştiriverirsiniz.
Diyeceksiniz ki, bu bir köylü kurnazlığı, ama işleyen bir mekanizmadır. Hele bir de, 24 saat, 24 televizyondan karşıtlarınıza hain suçlaması yaparsanız, yağma gülüm keten helvası…
Suçlayarak ila nihayet siyaset yapılamaz. Büyüklerimizin bir sözü var. Bir oyuncakla çok oynarsanız, o oyuncak sonunda bozulur.
Evet oylarını konsolide etmek için, Avrupa’da “bakan eylemleri” yapınca, iç siyasete dış siyaseti alet edince, kazandık sandınız. Yani devleti eylemci yaptınız.
Almanlara olan, milyar dolar borçlarınızı unutup, iç siyasette kazanmak için, iç borçların faizlerini artırdınız. Nasılsa, siz ödemiyorsunuz, Türk halkı bu artan faizleri ödüyor.
Ne kadar çok iç ve dış düşman yaratırsanız, o kadar çok faiz ödüyoruz.
Abdülhamit te böyle jurnalcilikle 33 sene iştigal etmişti. Bu süre zarfında, Avrupa sanayi devrimini gerçekleştirdi. Ve seni borç kapısına köle yaptı.
Abdülhamit sanayi devrimini ıskalamıştı, siz de teknolojiyi bir kenara koydunuz. Saman dahil, her şeyi ithal ettiniz.
Üretmediniz, koyduğunuz sistemlerle ürettirmediniz.
Yeni düşmanlar yaratarak, kendi taraftarınızın saflarını sıklaştırabilirsiniz. Lakin bu sistem eninde sonunda bir yerinden patlar. Patladığında da, safları sıklaştırdığınız kitlelerle de aranız açılır.
Az kaldı oraya geliyoruz.
Hollanda’da, bakanlar, propaganda yapamadı diye tepindiniz, ama ülke içinde HAYIR propagandası yapacakları da engellemeye devam ediyorsunuz.
Sahte demokrasi söylemleriniz hemen ortaya çıkıveriyor. Siz kendinize demokratsınız, kendinizin dışındakiler; hain, terörist, Amerikancı, Batıcı vs…
Çanakkale’de canını verenlerin, kemiklerini bile propaganda malzemesi yaptınız.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
