Muhafaza-k â r
Yeni bakişlar kazanmak ve kazandırmak tabiki de zor ve bir o kadarda olumlu bir çabadir. Burada durumun “olumlu” olması düşüncenin kendisinin iyi veya kötü / yararlı veya zararlı olması değil, değişime ve yeniliğe atılan bir adım olmasıdır. Ve bu bakışın pişirilip sunuluşunda ki aşama ise en can alıcı noktadır.
Bu aşamada, kendilerini yenilikçi olarak adlandıran oluşumların aynı zamanda kendilerine muhafazakar demeleri oldukça ilginc ve bir o kadarda manidar gelmektedir. Bunu su sekilde aciklayabiliriz:
Terim anlamı olarak her iki kelimeye de bakıldığında “yenilikçi” yeni oluşumlar elde etme halidir ki geçmişle günümüzü harmanlayıp, geleceği gözeterek yeni bir durum oluşturması halinde “tarih tekerrürden ibarettir” sözünü yalancı çıkarması muhtemeldir.
Muhafaza etmek eyleminden türetilen muhafazakarlık ise eskiyi olduğu gibi koruma, ve kollama halidir.
Bu durumda, bu oluşumlar düşünce biçimlerini kabul edilebilir ve de geçerli saydırma aşamasında yeni bir oluşum olarak karşımıza çıkmaktadır. Değişime hazır olmayan veya kısmi değişimden yana olan toplumlar, değişen dünyanın değerlerine sahip çıkabilmek adına kendilerine yeni bir düşünce şekli oluşturmuşlardır.
“Muhafazakar- Yenilikçi Oluşum”
Bu sayede muhafazakar kesimi olduğu gibi, yenilikçi terimi yetmesede yinede bir umut diyen diğer bir kesimi ve de hiçbirşeyin farkında olmayan ama bir gruba dahil olmak isteyen kesimleri tümden kazanirlar.
Her ne kadar değişimden yana olduklarını iddia etseler de, özde bu yenilikçi olduğunu söyleyen muhafazakar yenilikçi oluşumların, kendileri gibi olmayanları kendilerine benzetme işine “yenilikçilik” adını verdiklerinide görebiliriz.
Dönüşen aslında kendileri değil, dönüştürdükleridir. Yenilik aslinda kendilerini sunuş şekli ve kabul ettirmeleri halidir. Kabul edenlerdir yenilenenler, Kabul etmeyenler gericidir.
Her dönüştürülen ve bu dönüşüme inandirilan kesim ile bu oluşum daha bir güç kazanır, bu sayede oluşturulan bu yeni pazarda kendilerine bir isim ve yer bulmak isteyenlerinde aitlik hissedebilecekleri bir oluşum vardir :
Muhafaza-k â r!…
Asıl muhafaza edilmek istenenin en güvenli olduğu yer hazırdır, artık bir değişim adı altında sunulan altın tepside ki pay herkesin iştahını kabartan bir büyüklüğe doğru gittiği algısı başarıyla yaratılmış, kabul edilmesi halinde paydan hisse düşeceği hayali yada bilinciyle, dönüşenler zincirine yenilerini eklemek kolaylaşmıştır.
Muhafazakarların geçirdiği bu değişim gelgitlerinin, daha sonradan öze olan “git-gel”ler mi olacağını zaman içinde hep birlikte göreceğiz.