Mucizeler Yaratan Yeni Tedavi Yöntemi: İnsandan İnsana Dışkı Nakli
Kendilerine “sayın” diye hitap edilenler yanlış anlamasınlar, alınmasınlar ama ben bağırsaklarımızda yaşayan mikroplara “sayın mikrobiyota” diye hitap etmeyi uygun buluyorum.
Sayın mikrobiyotanın sağlıklı bir hayat için ne kadar önemli olduğunu, hatta bazılarının bunu başlı başına bir organ, bazılarının ise ikinci beyin olarak isimlendirdiklerini daha önce anlatmıştım.
Bugün de sıra “sayın mikrobiyotanın” tedavide kullanımında.
Sayın mikrobiyota, sadece bağırsak hastalıkları için değil Parkinson’ dan multipl skleroza; obezite, metabolik sendrom ve diyabetten astım ve alerjilere kadar birçok hastalık için bir tedavi yöntemi olarak da umut veriyor.
Özellikle de ‘Clostridium difficile’ isimli bakterinin sebep olduğu tekrarlayıcı bağırsak enfeksiyonlarının (psödomembranöz kolit) tedavisinde ‘vankomisin’ isimli antibiyotiğe üstün olduğu kabul ediliyor.
Sayın mikrobiyota ile yapılan bu tedavilere fekal bakterio-terapi, fekal transfüzyon, fekal transplantasyon, fekal enema, fekal mikrobiyota transplantasyonu ve insan probiyotik enfüzyonu… gibi isimler veriliyor.
Ben daha havalı olduğu için “fekal mikrobiyota transplantasyonu” (FMT) tabirini tercih edeceğim; buna herkesin anlayacağı bir dille “dışkı nakli” de diyebiliriz.
FMT, sağlıklı biri kişiden elde edilen mikrobiyotanın tedavi amacıyla ve daha çok da “lavman” yoluyla başka birinin kalın bağırsağına nakli manasına geliyor.
Tedavinin mantığı
FMT, aslında çok yeni bir tedavi yöntemi değil; tavuklarda ‘salmonellozis’ hastalığını önlemek için uzun zamandan beri zaten kullanılıyordu.
Yöntemin C. difficile’ nin psödomembranöz kolitin etkeni olduğunun bilinmediği dönemde 4 hastada başarılı olduğu 1958’ de yayınlandı ve o zamandan beri de yüzlerce hastaya uygulandı.
Bu tedaviyle, bağırsaklardaki patojenik yani hastalık yapan bakterilerin ‘zararsız’ bakterilerle yer değiştirmeleri amaçlıyor.
C. difficile enfeksiyonlarında iyileşmenin bağırsak florasında eksik olan ‘bacteroides’ ve ‘firmicute’ türü bakterilerin verilmesiyle sağlıklı insanlardaki gibi bir ‘mikrobiyotanın’ tesisinden kaynaklandığı düşünülüyor.
Bir başka teoriye göre de FMT ile verilen bakterilerden antimikrobiyal etkili ‘bakteriosin’ lerin salgılanması C. difficile bakterilerini ortadan kaldırıyor; toprak bakterilerinden elde edilen vankomisinin de benzer bir etki mekanizması var.
Nasıl yapılıyor?
FMT, sağlıklı bir insanın dışkısındaki mikrobiyotanın, lavman, kolonoskopi, nazo-gastrik veya nazo-duodenal tüpler aracılığıyla tek veya birkaç defada kalın bağırsaklara verilmesi suretiyle gerçekleştiriliyor.
Bunlar içinde uygulaması en kolay olanı lavman yolu; etkinlik bakımından yöntemler arasında bir fark bulunmuyor.
Mikrobiyota çoğu zaman hastanın bir akrabasından temin ediliyor ama bu şart değil; önemli olan vericinin bağırsaklarında başta C. difficile olmak üzere patojen bakteri ve parazitlerin bulunmaması.
FMT artık yeni bir tedavi yöntemi
Bir zamanlar başka tedavilerden sonuç alınamadığında başvurulan FMT, artık klinik tablosu kötüleşen ve tekrarlayan ağır C. difficile enfeksiyonu olan hastalar için “ilk tedavi yöntemi” olarak tavsiye ediliyor.
FMT sayesinde, antibiyotik direncinin ve psödomembranöz kolitli ağır hastalarda yüksek ölüm oranlarının azalacağı ileri sürülüyor.
C. difficile’ nin etken olduğu psödomembranöz kolitli hastalarda vankomisin ile yüzde 31 FMT ile yüzde 94 başarı elde edilmesi üzerine daha uzun sürmesi planlanmış olan araştırmanın diğer hastaların da bu tedaviden faydalanabilmeleri için yarıda bırakılması FMT’ nin değerini çok iyi vurguluyor.
FDA, FMT’ yi henüz “araştırılan yeni ilaç” (investigational new drug) olarak kabul ediyor ve tedavinin uygulanması için kurumdan izin alınması gerekiyor.
Gelelim neticeye
BİR: İlaç endüstrisi yakın bir zamanda “sayın mikrobiyota” nın ruhsatını alırsa şaşırmam.
İKİ: Umumi tuvalet sahipleri bundan böyle kendilerini “ilaç fabrikatörü” işletmelerini de “ilaç fabrikası” olarak ilan edebilirler.
ÜÇ: Ayakyolu, helâ, WC, 00, memişhane gibi bin bir türlü ismi olan tuvaletlerin yeni bir ismi daha oluyor: İlaç imalâthanesi.
DÖRT: “Fekal transplantasyon“ tabirine halkımızın vereceği ismi ise herkesin tahmin ettiğini sanıyorum.
KAYNAK