Muaviye ve Yezid’in Takipçileri Cami, Saray, Avm Yapımında Devam Ediyor
En muhteşem camilerin ve minarelerin ilk kurucusu Muaviye’dir. Bu biçimiyle camileri halka benimsetmek için ‘Cami Tanrı'nın evidir’ anlayışını yayar. İblisin emrinde, nefislerine tapınan, şekilci gösterişçi dünyevi Şakirt dini’nin kurucusudur. Yalan, hırsızlık, hile, rüşvet, servet edinmek, kadercilik, biat, bu İslam anlayışının iman esaslarıdır. Din-iman kavramlarını kullanarak gösteriş yapmak halk kitlel...erini uyuşturarak yönetmek; temel yönetim anlayışıdır. İnananları ve takipçileri bunları Müslüman olarak tanıtırlar. Ama Kur'an ve Elçi Muhammed çizgisinde olanlarca bunlar münafık ve fasık olarak bilinirler.
Muaviye bin Ebu Süfyan, (d. 602 - ö. 6 Mayıs 680) İslam Devleti'nin Ali'den sonraki halifesi ve Emevi hanedanının kurucusudur.
Elçi Muhammed komutasındaki Müslümanlara karşı savaşan, Uhud Savaşında ve Hendek Savaşında Mekkeli müşriklerin komutanı olan Ebu Sufyan bin Harb'in oğludur. Annesi Kureyş'in başkanlarından olan ‘Utbe bint Rebia"'nın kızı Hind bint Utbe'dir. Yani Elçi Muhammed’in amcası Hamza’nın ciğerini yiyen kadının oğludur.
Muaviye hiçbir zaman özde Müslüman olmadı. İslam’ı Emevi hanedanının çıkarları için yeniden düzenledi, Elçi Muhammed öğretilerinin dışına çıkardı.
Bugün camilerde yapılan ibadet Elçi Muhammed’in öğrettiği ibadet değil, İslam’ın baş Müslüman görünen Müslümanlıktan geçinen Ebu süfyan ve Hind oğlu Muaviye’nin salık verdiği ibadettir.
Muaviye döneminde, ilk üç halifeyle peygamber’in başlatılan sünnetlerine karşı gelme ve onları ortadan kaldırma geleneği Muaviye ile doruğa çıkarılır ve bir sisteme dönüştürülür.
O günlere kadar kitlesellik gösteren bu nedenle de halkçı bir amaç sergileyen namazları Muaviye resmileştirir.
Mescid süsleme hastalığı İslam ümmetine Emeviler zamanında bulaştırılmış ve o günden şiddetlenerek gelmiştir. Emevilerin dejenerasyonuna bütün ibadet biçimleri uğramıştır.
Oku diye başlayan Kuran; yüz yıllarca büyük bir kitle tarafından içeriğinde ne dendiğini, ne yazdığını, anlamını bilmeden, başına kötü bir şey gelecekmiş gibi, dokununca çarpılacak sanılıp evlerin duvarlarında en yükseğe asılan kitap olmuştur. Mezhepler, tarikatlar, cemaatler, din adamları İslam dini adıyla her biri farklı görüş, düşünce ve anlayışla varlığını sürdürmektedir.,Ayrıca tek kitapta her şey var Allah herşeyi onda yazdı rehberimiz Kuran'dır diyen ama Kur'an ilkelerini okutturmayan, düşündürtmeyen hadisçilerin, bilimi, bilgiyi, araştırmayı hiçe sayan anlayışı, İslam coğrafyasını, hukuksuzluğun, ahlaksızlığın, hırsızlığın, kanın, vahşetin, eşitsizliğin alanı haline getirmiştir.
İslam dünyası; Elçi Muhammed ve dört yakın arkadaşının din anlayışı ile Muaviye ve takipçileri arasındaki çatışma sürecini yaşamaya devam ediyor.
Nurullah AYDIN
3 Temmuz 2015-ANKARA