Milli Mücadele Yolunda (31) Yiğit, Kahraman Şehitlerimizden Mehmet Reşit Tuzlu
Irak Türkleri varlığıyla, geçmişiyle kutsal büyük tarihiyle tanınan bir millet olarak, toprak, bayrak, vatan, millet için her zaman tüm baskı, korku, engellere rağmen bu uğurda hiçbir zaman geçinmeden Türk milleti uğrunda canlarını, kanlarını seve, seve vermişlerdir.
Irak Türkleri yurtlarının, topraklarının her bir yerinde davasına sahip çıkarak, ataların izinde yürüyerek milli mücadelesiyle düşmanlara karşı direnerek ilkesine bağlı olmakla günümüze kadar şehitler vermektedir.
Irak Türklerinin gözbebeği olan Kerkük şehrinde olduğu gibi ERBİL, TELAFER, ALTUNKÖPRÜ, TAZEHURMATU, TUZHURMATU, TİSİN, BEŞİR, AMİRLİ, YENGİCE, TAVUK, KARATEPE, KARAKOYINLU, ŞİRİNHAN ve birçok Irak Türklerinin şehir, ilçe, köylerinde şehitlerimiz yollarını, ilke dillerini savunmuşlardır. TUZHURMATU büyük bir Türkmen ilçesi olarak uzun yıllardan beri milli mücadele yolunda toprağını, taşını, yurdunu severek önde gelen şehitler vererek, uzun yıllar hapishaneye atılmışlardır.
Milliyetçilik tarihimize altın suyla yazılmışlardır.
Ve her zaman Irak Türklerinin yanında olarak
Milli mücadelemiz yolunda uzun yıllardan beri Saddam rejimine karşı savaşan dağlarda
Mücadele eden 31 Agustus 1996 tarihinde Bugünün Irak kuzeyinin Saddam yanlısı olarak 40 Türkmen vatandaşını teslim ederek idam ettiren Mesut Barzani, yiğit Irak Türklerinin yiğit, kahramanı olan Mehmet Reşit Tuzlu idam edilmiştir.
Mehmet Reşit Mehdi Tuzlu önceleri Kerkük şehrine bugün Selahattin şehrine bağlı olan Türkmen ilçesi TUZHURMATU Çakala mahallesinde 1952 yılında dünyaya gelmiştir.
İlkokulunu başkent Bağdat şehrinde tamamlayarak 1964 tarihinden Bağdat şehrinde kendi anne yurdu TUZHURMATU ilçesinde yaşamasını sürdürmekle, TUZHURMATU lisesine yazılarak 1970 yılında mezun olmuştur.
Yüksek okulunu Kutsal Necef şehrinde bitirmek üzere İlahiyat fakültesine yazıldı birinci sınıfta iken bir bölüm siyası nedenlerden dolayı ve Saddam rejimi onu tutuklamak istemesi ile Irak’ı kendi yurdu, KİFRİ, TUZHURMAT ilçesini bırakarak Türkiye Cumhuriyetine yerleşmek üzere Politika ve okuma hayatının sürdürmekle bir yandan çalışarak, öte yandan Irak Türklerin milli davası yolunda mücadelesine devam ederek
Trabzon Karadeniz üniversitesinde Teknik
Fakültesinden 1977 tarihinde mezun olmuştur ve önemli olarak diplomasını büyük puanla başarmıştır.
Şehidimiz genç yaşlarından milli alana atılarak Saddam rejimine karşı mücadelesini yürütmek üzere dışarıda, dağlarda milli Türkmen hareki ile ön sırada görev alarak çalışmasıyla Irak Türklerinin haklarını almaya söz sahibi olmaya birçok soydaşlarıyla milli yolunu seçerek.
10-10-1980 yılında Suriye’nin başkenti Şam´da Türkmen Örgütünü kurmuştular. Bu teşkilatın ilk kurucularından uzun yıllar kendisinin bu davaya adayan ve Abu Garip hapishanesinde baskı hastalık nedeniyle Allah’ın rahmetine kavuşan Behaddin KOCAVA’NİN kardeşi rahmetli işadamı büyük mücadeleci, yiğit, kahramanımız İzzetin KOCAVA mücadeleci dava arkadaşları
Şehit Mahir Şimşek Oktay, Hasan Özmen, Abbas Kasap ve diğer arkada
Milli Demokratik Türkmen Örgütü( hareketi) kurmuştur.
Dişte, içerde daha fazla davayla yakından ilgilenmek için ve Saddam rejimine karşı durmakla bir siyasi parti ve hareketin kurulması yolunda şehidimiz Mehmet Reşit Tuzlu Türkmen Milliyetçi Demokrasi örgütünü 1981 yıllarında önemli çalışma, mücadelede bulunmuştur.
Bu örgüt Irak, İran sınırı (kara kasım ) bölgesinde kurularak çok sayıda TUZHURMATU, KERKÜK ve Türkmen bölgelerinden gençler mücadelesinin birlikte sürdürmek için bu milli Örgüte bağlanmıştır.
Örgütün prensiplerinden Türkmen gençlerinin yetiştirmek düşünce, politika bakımdan gelecekte milletlerini dikta rejimlerde kurtarmak için mücadeleye katılarak Irak Türklerinin milli anayasal haklarına elde etmek amacıyla davasına başlamıştır.
Bu milli örgütte çok sayıda Türkmen gençleri, TUZHURMATU ilçesinden yiğit kardeşlerimiz katılarak uzun yıllar mücadelelerini sürdürmüşler bir bölüm kardeşlerimiz Allah’ın rahmetine kavuşarak şehit olmuşlar, hala bu davayı savunan kardeşlerimiz yollarından, mücadelecinden ayılmayarak çalışarak, davaya katkıları büyüktür.
Örgüt hızlı çalışmalarıyla birkaç gruplara ayrılmıştır Necdet Koçak, Abdullah Abdurrahman, Yaşar Tuzlu, Mehmet Abdullah, Adıl Şerif, Rıza Demirci grupları kurulmuştur, her grup üzerine düşen görevini sağlamcasına başarmaktaydı.
O dönemde Kürt yurt severler parti le ile Celal Talabani, Saddam arasında 1984 anlaşma gerçekleşmek nedeniyle her türlü erzak, yardım, ilaç Türkmen Demokrasi örgütünden kesilmek üzere, çalışmalar engellenmiştir şehidimiz Mehmet Reşit örgütte bulunan arkadaşlarında birlikte Irak’ın kuzeyinin bırakarak 1985 tarihinde ikinci ülkesi Türkiye’ye yerleşmiştir.
Ve Türkiye’de Türkmen davasını örgütün çalışmaları ile siyasi mücadelesinin sürdürmeye başlamıştır.
Şehidimiz ülkesinden uzak kalmaya dayanmayarak mücadelesini sürdürmek için 1993 tarihinde Türkmen şehri ERBİL’E dönerek 1996 yılına kadar Irak Türkmen Cephesine bağlı olan Türkmen Radyo televizyonu genel müdürü olmuştur. Milli Türkmen partisi, Türkmeneli partisinde önemli görevler almıştır.
31- 8- 1996 tarihinde Saddam rejimi ve Demokrat Kürt partisinin yardımıyla, Saddam rejimi ile iş birliği içinde olarak 29 – 8- 1996 tarihinde Saddam güçleri EERBİL şehrine girerek birçok çalışkan Türkmen siyasi dava adamlarını şehidimiz Mehmet Reşit Tuzlu ile birlikte çok sayıda Irak Türkleri tutuklatarak Mesut Barzani tarafından Saddam rejimine teslim edilerek ERBİL İstihbaratına verilerek sonradan Bağdat KAZIMIYA İstihbarat şubesine teslim edilerek 17 Temmuz 1997 tarihinde dava arkadaşları idam olmuşlardır
1- Aydın Şakır Iraklı
2- Ferhat Kasım Kerküklü
3- Aydın Velit Erbil’li
4- Abdurrahman Ömer Kadir Bekal oğlu
5- Fars Hadi
6- Ali Hasan Hüseyin Acem oğlu
7- Ahmet Nurettin Kayacı
8- Yılmaz Yusuf
9- Şarzat Yusuf
10- Halit İbrahim Ahmet
11- Hacer Abdul Gani Şahap Erbil’li
12- Abdurrahman Mehmet
13- Abdul mümin Mehmet Emin
14- İbrahim Abdul rahman
15- Mazin Faruk
16- Çetin Kerem Köprülü
17- Necmettin Nurettin
18- Şahin Yunus Mahmut
19- Şahvan Şahbaz Samet
20- Şiven Şahbaz Samet
21- Mika il Şahbaz Samet
22- Şakır Şükür Zeynel abdın
23- Ali
Yayçili.
24- Şirvan Ahmet
Abdulkadır
25- Mümin Muhammet Emin
26- Nusrat Halit Abdullah
27- Yılmaz Halit Muhyettin
28- Ayat Ahmet
29- Abdurrahman Kaleli
30- Tarık Faik Nurettin
31- Neşet Abdullah
32- Murat Erbil’li
33- Mümtaz Erbil’li
34- Ayat Vahit Sadullah
35- Mehmet Reşit Mehdi Tuzlu
Adları belli olmayan daha fazla olan şehit kardeşlerimiz
Günümüze kadar Şehit Mehmet Tuzlu ile birçok Türklerinde kutsal temiz cesetleri ailelerine verilmeden, arkalarında gözyaşlı anne, baba çocukları, eşleri kalmıştır
Şehidimiz Mehmet Tuzlu eşi ve iki yiğit mert erkek çocuk bırakmıştır, onlarda babalarının yollarından ayrılmadan, davaya sarılacaklardır.
Mehmet Tuzlu günümüzde kadar Irak başına gelen dikta rejimine karşı mücadele eden onun gibi yüzlerce insanlarımız bu yolda şehit olarak ilkesinden davasına bağlı kalarak canlarını vermişlerdir,
Şehidimiz milleti için mücadelesiyle çok sayıda gençleri bu uğurda yetirerek hiçbir zaman kendisini, ailesini, çıkarını düşünmedi, tek amacımız şehidimizi unutmadan yolunda yürüyerek, ailesine, çocuklarına sahip çıkmalıyız milletimizi düşmanlardan, kıyıcı, işbirlikçilerden kurtarmalıyız, gençlerimizle, yaşlılarımızla, kız, kadınlarımızla onların dökmüş oldukları kanla yolumuzu, davamızı aydınlatmalıyız.
1996 tarihinde Türkmen şehri ERBİL’DE Türkmen kuruşlarında çalıştığım sırada şehidimizle sürekli bir arada olarak görüşmekteydik çok yiğit, kahraman, gönlü elçek, yardım sever idi, O zaman ben yeni hapishaneden serbest olmuştum çok yardımda bulundu bana Türk milleti davası için her şeyi göze alarak korku bilmeden güler yüzlü, temiz gönüllü, sağlam insan idi.
Yaşamıyla birçok konuları konuşurdu birçok geceleri sabaha kadar konuşarak bilgiler vermekteydi, sürekli hızlı çalışmaları vardı ben sayın Ayhan Bayraktar bir çok arkadaşlarla birlikte yeni bir parti kurmayı düşünmüştük bir bölüm siyasi nedenlerden dolayı kısmet olmamıştır, güzel bilgi dolu bir kelamı vardır yorgunluk bilmezdi, gece, gündüz korku bilmeden her bir alana atılarak milletinin yararına katılırdı.
Böylesine bir kahraman dava insanı şehidimizi kaybettiğimiz içimiz yanıyor bu gibi soydaşlarımızın kolayca yeri doldurulamayacak.
Not: önceden sayın kardeşim
Cevdet kazı oğlu şehidimiz hakkında Arapça güzel bir yazı yazmıştır.