Millet Sarıgül’dürebilecek mi Dersiniz? (II)
Avantaj ve Dezavantajlarıyla Sarıgül Hareketi:
Dün muhalefet boşluğu içinde yeni lider tiplerinin çıkışlarını ele almıştık. Bu çıkışlar arasında Sayın M. Sarıgül'ün hareketini 9 olumlu noktadan dile getirmiştik.
Olumsuz Faktörlere Gelince:
1. Mustafa Sarıgül Pragmatist bir kişiliktir. Bu pragmatistliği avantaj oluştururken, yakın ekip arkadaşları nezdinde dezavantaj da oluşturmaktadır. Hareket büyüdükçe ekip arkadaşlarının küstürülmesi böylesi bir kişilikte önemli bir risktir.
2. Sarıgül CHP den ayrılma bir harekettir. Bu nedenle yeni ekibin CHP tabanlı oluşturulması eğilimi yüksektir. Bu büyük bir hata olur. Çünkü CHP kadroları zaten değişen Türkiye'nin çözümünü üretecek vizyonda değildir. Siyasal faaliyetlerde ve propagandalarda sık sık CHP ye atfın yapılması kazandırıcı değil kaybettirici bir faktör olacaktır. Merhum M. Yazıcıoğlu yeni partisini MHP cenderesinden bu nedenle kurtaramamıştı. Liderlik yapısına rağmen bu nedenle hiç başarılı olamamıştı.)
3. Partileşme sürecinde ilerleyen Sarıgül'ün Türkiye Değişim Hareketi, zamanlama açısından riskli bir konjonktür içindedir. Yakın tarihe baktığımızda, bu tür hareketlerin veya iktidar adayı siyasal yapılanmaların savaş, askeri müdahale, veya darbe, ekonomik buhran ve bu gibi, olağanüstü dönemlerde çıktığını görürüz. (Menderes, Demirel, Özal, Erdoğan vb.) Ancak bu günkü toplumsal verilere göre, yüzde onlar civarında netleşen muhalefet boşluğu diğer siyasal partilerdeki "kerhen verilmiş oylar" ın devşirilmesiyle daha da yukarı çıkarılabilir ve ara dönemde ortaya çıkmamanın dezavantajı giderilmiş olabilir.
4. Sarıgül CHP içindeki uzun yıldır kalmışlığının etkisiyle ve de seçkinci çevresinin etkisi ile çekirdek kadrosuna ve il yönetimlerine yine seçkinci kişileri getirme eğiliminde olabilir. Bu büyük bir hata olur. Zira halk, uzaktan baktıkları dokunamadıkları, göremedikleri, çayını içemedikleri, burun kıvırılarak bakıldıkları, zengin tiplerden kaçar. (R. T. Erdoğan'nın gecekondu ziyaretlerini ve gecekondulara girip kurufasülye yediğini hatırlamak gerek.) İşin daha başka boyutu, Sayın Başbakan bu çalışmalarını sırf siyaset odaklı ve seçim amaçlı yapmamış ve samimi olduğunu gecekonduda iftar yaparken göz temasları, jest ve mimikleriyle hissettirmiştir. Bunu başarabilmek için en başta kişinin kendisinin samimi olması gerekir. Aksi takdirde "samimiyet rolü oyunu" bir şekilde insanlar tarafından anlaşılır ve yutulmaz.
5. Sarıgül yine yakın çevresinin etkisiyle ekip seçiminde yanılgıya düşebilir. Bu konuda Türkiye'de vizyonu açık, değişimci, gelişimci, hızlı, inisiyatif kullanma kaabiliyeti gelişmiş kişileri Türkiye'nin sath-ı mailinde adeta aramalıdır. Bu konuda çekirdek kadrosunun daha başarılı kişilerin harekete veya partiye katılması konusundaki çekinser yaklaşımlarını görüp veya takdir edip bu kişilerle aracısız görüşmelidir.
6. Sarıgül'ün dominant karakteri, kendinden daha akıllı, vizyonlu, üretken kişilerle çalışma olgunluğuna engel olabilir. Bu konuda Özal tarzı bir ekip oluşturma süreci gütmelidir. (Çünkü Özalın ekibinin bir çoğu, hep Merhum Özal'dan daha akıllı kişilerden oluşmaktaydı.)
7. Sarıgül hareketi muhafazakar sosyal demokrat tabana oturacak gibi görülmektedir. Sarıgül'ün bu güne kadarki devletçi, faşist zihniyetli sosyal demokrasi tanımından çıkması teşkilat açısından oldukça zordur. Hareketin ortaya çıkış nedeni zaten bu faşist devletiçi yapıdan kurtulmak olarak belirtilse de, toparlanacak ekibin bu zihniyete yatkınlığı oldukça hassas bir konudur.
Sarıgül'ün F. Gülen'e olan duruşu malumdur. Bu yakınlık, tabanda oluşacak kültürel örgüye ters teper mi tepmez mi, bu hassas noktayı çok iyi hesap etmek gerek. Komplocu ve/veya Melih Gökçekvari bir yaklaşımla malum bir kısım güçler, Sarıgül üzerinden CHP yi dışardan zaptetme hamlesini de gütmüş olabilir. Böylesi bir durumda hareketin kuru gürültüden öteye gidemeyeceği muhakkaktır. İyi niyetli olarak olaya baktığımızda ise, aynı güç grubunun, aklı başında ve de kontrol edilebilir "cici" muhalefet partisi oluşturma gayreti de olabilir. Sarıgül bu anlamda arkasını malum güç veya güçlere dayandırması depar atmak için iyi bir doping olsa da, hareketin geleceğinin kısır kalması anlamında ise büyük bir risktir.
8. Yine çekirdek kadronun, önyargılı ve sanal gazları sayın Sarıgül'ün dominant karakteri için oldukça büyük bir risktir. Çekirdek kadronun kendini dev aynasında gösterme eğilimlerine karşı dikkatli olmalıdır. Ekip içindekiler her zaman kendi hareketini, partisini dünyanın merkezi olarak görür. Ekip, sanal olarak çok güçlü görülüp atalete (tembelliğe) kapılırlar. Bu durum gerçek seçimlerde fiyasko olarak kendini gösterir.
9. Sayın Sarıgül'ün dürüstlük babında ciddi olarak "algılanma" sorunu bulunmaktadır. Yani halkın Sargül'ün dürüstlüğü konusunda endişeleri bulunmaktadır. Bu konuda maddi alışverişlerinde ve emeğe saygınlık ve kamu kaynaklarının kişisel çıkar, parti veya hareket faaliyetlerinde kullanmaması konusunda son derece hassas olmalıdır.
R. T. Erdoğan'ın ilk çıkışında kendisinin dürüstlüğü ve güvenilirliği konusunda hiç söylenti olmadığı gibi hiç bir tereddüt bile yoktu. (Gerçi T. Erdoğan'ın halk nezdinde dürüstlük ve güvenilirlik algısı, bu gün için neredeyse diplere vurmuştur bunu da belirtmek gerek.)
ÖNERİLER:
Aslında her bir dezavantajın devam eden cümlelerinde riske veya olumsuz faktörlere karşı dikkat edilmesi gereken konulara değindim. Ancak olumsuz faktörlerin dışında da önerilebilecek konular bulunmaktadır.
Örneğin, Sarıgül'ün diğer parti veya hareketler içinde bulunan kişilerle birebir görüşürken, salt sosyal demokrasi süzgecini eline alması son derece yanıltıcı olur. Hareketin veya partinin oturacağı teorik çatı mümkün olduğunca geniş tutulmalıdır. Öyle ki, bu teorik çatı altına AK Partinin İstanbul İl Başkanı olarak gösterilen sayın Metin Külünk vb. lerinin bile alınabileceği şeklinde oluşturulmalıdır.
Sarıgül'ün siyaset tekniğinin aralıksız, tatilsiz ve sürdürülebilirlik esasına oturması avantajı iyi kullanılmalıdır. Halk seçim dönemi dışındaki faaliyetlerden daha çok mutlu olmaktadır. Seçim dönemi içindeki faaliyetler halk açısından suya yazılmış yazıdan ibarettir. Bu konuda "siyaset maratoncuğuğu" olgusu iyi işlenmelidir.
Türk siyasal hayatına yeni bir renk getirme aşamasında olan Sayın Sarıgül'e ve ekip arkadaşlarına başarılar dilerken bahsini ettiğim hususlarda daha dikkatli olmalarını temenni ederim.
Olumlu faktörlerin artı değeri, olumsuz faktörlerin hassas noktalarına dikkat edildiği sürece, Millet Sargül'ü GÜLdürecektir. Kitlelerin bahsini ettiğim bu yeni renge güldür güldür akıp akmadığını yakın gelecekte göreceğiz.
Esenlik dileklerimle.
Not:
Bu yazı, https://www.bilgiagi.net, http://www.timeturk.com, http://www.bilgievreni.com, http://www.haberanaliz.net http://www.siyasalforum.net, http://www.gunesgazetesi.net, http://www.kamudanhaber.com http://www.gercekgazete.web.tr, ile, Gerçek Gazete, Halkın Sesi, Balıkesir Demokrat, Güney Marmara Yaşam ve Fatsa Güneş gazetelerinde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.
Kanaat önderleri düzeyinde bir karşılığı yok. CHP'yi hizaya getirme calışmasının bir ürünü. Hangi toplumsal kesimin siyaset sahnesine sunduğu veya destekleyeceğini de söylerseniz bizi memnun edersiniz.
Temmuz 22nd, 2009 at 11:46Siyasal vakfı bir parti kursa toplumsal desteği sarıgülden fazla olur.))
Öncelikle samimiyet... samimi geliyor mu size bana ona.. kendi adıma hiç de samimi bulmuyorum. Rol yaptığını ama rol yapmayı da beceremediğini düşünüyorum. Birşeyler sürekli eksik kalıyor bence. İnandırıcı gelmiyor samimi gelmiyor güvenilir gelmiyor bana. Şişli yerine varoş tabir edilen bir belde, ilçe ya da şehirden aday olsa şansı var mı? Bence sıfır şans tanımak bile iyiniyetimin bir göstergesidir. Kurulacak olan partinin oy alabilme ihtimali olan bölgeler Şişli, Beşiktaş, Bakırköy, Kadıköy, Çankaya, belki biraz İzmir o kadardır. Trakyadan oy alamaz, İzmir Antalya'dan oy alamaz, İstanbul Ankara'dan oy alamaz. Diğer şehirleri varın siz kıyas edin. Aman oğlan eğlensin birşeylerle meşgul olsun, kar etmeyi geçtim çok fazla da zarar etmesin takılsın kafasına göre diye zengin babanın oğlu için açtığı dükkan/işletme/cafe/tv kanalından bir milim daha ileri gidemez kurulacak olan parti. Milletin yüzünü güldürmek mi? Varlığından milletin haberi olsun ruhu duysun ona da razıyım...
Temmuz 22nd, 2009 at 23:33