Merhaba Dünyalı…
Yıl 1995 insanın icini gıdıklayan televizyon programları ve televizyon filmlerinin revacta olduğu donemlerdi. Neyin bizim icin onemli olduğunun farkına varamayışımız, aileden kopma durumunu meydana getirdi. Evde Televizon ve kumanda ikilisine iyi bir üclü olma yolunda ilerlerken, maksat kareyi tamamlamak olmasi babında dorduncu olarak patlamış mısırı veya cipsi secenlerden biri olduğumuzu cok cabuk unutuverdik.
Baskaşını suclayan bakışlarımız, hep birilerinin üzerinde gezinirken, Bizim bakışlarımızın benzeri, bakışların üzerimizde olmasından, rahatsızlık duyduk.
Bize Sorulan onlarca sorunun hic birine cevap vermemek amacını güdmesekte adepte olduğumuz baş mupdelamizdan kurtulamamanın esaretini yasadik icten ice.
şimdi Televizyonun yerini bilgisayar ve internet aldı..
Anne ile Cocuğu Arasında ki Diolog ise soyle oldu..
Anne : Oğlum…
Anne : Oğluummm
Anne : Oğlummmmmmm
Anne : Muraaaaaaatttttttttttttt
Anne: Murat Sana Diyorummmm
Anne : Murat sana diyiyorum cevap versene gelmim oraya..
Anne : (oğlunun yanina giderek kafasına bir şamar atar)
Cocuk : Yaw aney ne vurin ya
Anne : Bin Defa cagırdım.. niye bakmıyorsun..
Cocuk Ne Cağırması Cağırsaydın Duyardım..
Merhaba Dünyalı…Dünyana geri don ne olur..
wow karmasık yazı
Temmuz 1st, 2010 at 15:24