content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

14 Eyl

Menfaat İdeolojisiİ…

Bir gönül adamı; “Menfaat bir sandalyeye benzer. Üzerine çıkarsan seni yükseltir, başına alırsan seni alçaltır” diyerek, güzel bir tespit ve teşhis yapıyor.Kaos asrı, sapla/samanın birbirine karıştığı, değerlerin bir kenarda, değersizlerin tertemiz elde gezdiği bir zaman diliminde, ‘menfaat’ ucuz bir kelime, ‘menfaatleşme’ kolay bir olay ve üzere alınacak bir yorgan değildir. Menfaat; gaye ve ideoloji haline gelmiştir.

İnsanları hüsrana götüren, nefisleri kasıp/kavuran, değerleri ve inançları alt/üst eden, gerçekleri, tabu ve kaosları yıkan/yakan, tuzak kuran, senaryolar hazırlayan menfaat ve menfaatleşme değil midir?
Bir zamanlar Ecevit ve partisini destekleyen, hatta adamlarından bazılarını o partiden aday gösteren, o adamın da cemaat lideri için “Asrımızın Mevlana’sı” dediği bir cemaatin gazetesi, bugünlerde ateş püskürüyor. Neymiş efendim; Tayyip Erdoğan, “dershaneler kapatılacak….” demiş de…
İbrahim Öztürk, hangi hallere düştüğü/geldiği belli olan, diğer gazetelerden az farkı bulunan Zaman Gazetesinde döktürmüş:

Dershaneleri kapatmak.Lise çıktısı, üniversite girdisi ve çıktısı zincirleme bu kadar kalitesiz bir eğitim sisteminde çözüm için ilk adımı dershaneleri kapatarak atmak netice vermez.
Siz sınavları kaldırsanız ve lise başarı puanını esas alsanız da bütün kurumlar bir çeşit kendi elemesini, kendi sınavını yapacak. Arz-talep dengesizliği bu kadar derinken, eğitim sektörünün çıktısı olan öğrencilerin kalitesi yerlerde sürünürken, lise başarı puanına geçmek fikri de fantezi. Bu durumda öğretmenler, idareciler yerel mahalle baskısı altına alınacak. Torpil, rüşvet, iltimas, şişirilen notlar, kavga, gürültü alıp başını gidecek. Eğitim camiasının tecrübeli isimleri var, çağırsın, bir dinlesinler bakalım. Milli Eğitim Bakanı ile eğitim ordusu arasında zerre kadar duygusal ve psikolojik bir bağ kalmadı ki. Ordusuz komutan gibi yapayalnız ilerliyor.

Çok geçmeden zaten hiçbir kurum lise başarı puanını kaale almayacak, kendi sınavını yapacak. Yani, diyeceğim odur ki; sınav var olacaksa, bu sektör de yer altına inecek, tümüyle kayıt dışı olacak. Çocuklarımızı hangi ortamlarda kimlere emanet ettiğimiz bilinmemiş olacak. Devlet vergi kaybı yaşayacak, insanlar işini kaybetmiş olacak.
Mevcut düzende dershaneler haksızlık değil, bilakis sosyal adaletin kaynağıdır. Zenginler, kolejlerde, özel hocalarla, sonrasında parayla özel üniversitelere sokarak, yurtdışına göndererek çocuklarının yolunu açıyor. Bizim gibi fakir çocuklar ancak dershanelere giderek açıklarını kapatarak yarışta yer alıyor. Dershane ücretleri de oldukça makul. Çünkü rekabet var. Hele fakir ve başarılı çocukları bu kurumlar zaten bedava alıp destekliyor. Bu yolu kapatırsanız, Anadolu'yu budamış, en iyi ortamları zengin çocuklarına terk etmiş olursunuz.
 

nadolu demişken, ülke çapında Güneydoğu'da, büyük şehirlere akıp gelen umutsuz, çaresiz ailelerin oluşturduğu gettolarda, gecekondularda, binlerce öğrenci 'okuma salonlarına' bedava alınıyor. Terörün, arsızın, uğursuzun elinden alınıp millete, devlete kazandırılıyor. Derdiniz ne? Bu ülkede teröre karşı devletin vurmak-kırmaktan öte gitmeyen sert, acımasız yüzü hiçbir şeyi çözmüyor. Bu okullar umutsuz yüz binlerin başının okşandığı, onurlu milletimizin hayırsever 'harçlıkları' ile ayakta duran kurumlar. 28 Şubat'ta yapılamayanı, şimdi kalkıp bu hükümet mi yapacak?
100 bin kişilik istihdamı, 2 milyar dolarlık sektörü batırmayı 'milletim öyle istiyor' diye meşru kılacaksınız, öyle mi? Millet kim? Alanlarında tekelleşen ve milleti inleten bir avuç komprador burjuvazi küçük esnafı ve tüketiciyi inletiyor, 'milleti' orada da hatırlamak lazım. Dünyanın en pahalı benzini bu ülkede tüketiliyor ve bunun sebebi adaletsiz vergiler. Milleti orada duymuyor musunuz? Haklı olarak çek takanlara hapis ve evinde haciz cezası kalktı. Ancak dengeleyici mekanizma konulmadığı için ödenmeyen çekler yüzünden nakit döngüsü duran ve batanlar da millet. Liste uzayıp gider, topu taca atmaya gerek yok.

Son olarak bir de işin üniversite ayağından bir manzara. Kazara üniversiteden mezun olanlarının piyasada diploması çoktan itibarsız olmuş bile. Hükümetin son gece yarısı tek ayak üstü geliştirdiği uygulama gereği artık üniversiteden atılmak yok. Üniversite harcı yok. Rekabet de yok. Milletin sırtından yan gel yat. Üniversiteler masrafsız ve devlet destekli bir militan yatağına dönüşecek. Bunu unutmayın. Bu bir milli güvenlik olgusuna dönüşecek. Fakir fukaranın başarılı çocuğuna her türlü yardımı yap. Ancak zengin çocuğu ile asalak ve militan adama neden bu beleşçilik? Buna sosyal devlet, eğitim eşitliği filan denmez. Buna düpedüz 'popülizmin dibine vurmak' denir. Niteliksizlik üzerinde nesli oyalama taktiği bunlar.
Evet, attığın taş, ürküttüğün kurbağaya değmeli. Milli Eğitim yerlerde sürünüyor. Cin Ali projeleri ile mimarisiz ve stratejisiz sürdürülen, 'ben dedim oldu' türü sözde eğitim reformu tam bir komediye dönmüş durumda. Ama dershanelerin kapatılmasının arkasında başka projeler varsa, onu bilemem.”
Bir bahçe içerisinde güllerin yanında, zakkum, diken ve zararlı otlar da olabilir misali, yazarın ifadelerinde haklı oldukları/olabilecekleri bazı yerler olabilir amma; tarihte bir kara leke olarak kalacak olan, 28 Şubat’ına benzeterek bu kadar saldırmak da bence adaletsizlik, haksızlık ve en azından ayıp olur sanırım.
Bu cemaati, gazeteyi ve Fethullah Gülen’i çok yakinen tanıyan, mazide aynı masa etrafında fikir teatilerinde bulunan bir kişi olarak, menfaatin bu kadar ileri götürülebileceğini tahmin etmez, inanmazdım. Dershane ve özel okulların nasıl kurulduklarını, insanları nasıl sömürdüklerini, kandırdıklarını ve nasıl birer menfaat kapısı olduklarını bilmeyen ve duymayan ‘sağır sultanlar’ bile kalmadı ki..

Hele yardımla kurulan cemaat dershaneleri ve okullar ayrı bir mesele olarak gündeme gelebilir, tartışılabilir, artı-eksiler ortaya konabilir. “Abiler” in gizli sırları, hikmetleri, iç yüzleri meydana çıkabilir.
“Dershanelerin kapatılmasının arkasında, başka projelerin neler olduklarını, cemaati adına İbrahim Öztürk açıklarsa bu millet memnun kalır.

Milletin özü, mayası, irâdesi ile iktidar olan Ak Partinin, Ak Genel Başkanı Erdoğan; doğru olanlara parmak basmakta, yılların tabularını yıkmakta, karanlık perdeler aralanmakta, icraatlar inkılap olmaktadır.
Destekliyoruz… Millet destekliyor, Hakka dayanan Akl-ı Selim sahibi iman ve akıllar destekliyor. Fakir/fukara Edebiyatı ile halkı kandırmak isteyenlerin çırası, yatsıdan evvel sönecektir.

Etiketler : ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank