Memleket İsterim;
Şehirleri insan merkezli olsun, yol kaldırım park otopark vb. tüm alanlar standartlara göre inşa edilsin,
Şehirleri insan merkezli olsun, engelli yaşlı hamile vb. tüm kesimler herkes gibi rahat ve huzurla kullanabilsin,
Şehirleri insan merkezli olsun, gürültü görüntü çevre vb. tüm kirlilikler ve kirleticiler modern ve medeni şehrin insicamına uygun olarak dizayn edilsin,
Şehirleri insan merkezli olsun, yaşayanları; haklara fırsatlara işe alınmalara ihalelere eşit şartlarda erişebilsin,
Şehirleri insan merkezli olsun, konferans resim sergi konser etkinlik vb. tüm çalışmalar hem her kesime hitap etsin hemde şehrin arka sokaklarına kadar gidebilsin,
Şehirleri çevre dostu olsun, yeşil alan ağırlıklı bir şehirleşme çalışması yürütülsün, her daire bina site mahalle biriminin yeşil alan standartları esas alınsın,
Yaylaları, tarlaları, sahilleri ağırlıklarına göre farklılandırılsın, her biri başka potansiyelimiz yokmuş gibi değerlendirilsin, arazi ve üretim planlamalarımız reel ölçülere göre yapılsın, planlanmamış 1 m2 arazimiz kalmasın,
Hastaneye gitmek değil gerek kalmamak esas alınsın, ilaca değil doğal ürün tüketimine dayalı tedavi yöntemleri çalışılsın, hastaneye ve ilaca mahkum kalmak gericilik vesilesi kabul edilsin,
Okulları; binaları, bahçeleri, duvarlar, sosyal mekanları, yeşil alanları, sportif altyapıları ve okul dışı eğitimleriyle öne çıksın,
Atıkları; evden nihai değerlendirmeye kadar sorun değil fırsat görülsün, enerji elde edilsin, ısıtmada kullanılsın, organik gübre üretilsin, vahşi depolama terk edilsin, geri dönüşüm ürünleri sektörlerine kazandırılsın,
Önce kural ve ceza değil, önce çözüm ve bilinçlendirerek farkındalık oluşturma sağlansın ardından kural ve cazalandırma yöntemi herkesin kabulü haline gelsin,
Yaylalarımız; turizm noktalarından küçükbaş hayvancılığa, kayak merkezinden avlak binicilik vb. turizm çeşitliliğine otantik üretimlere farklı rotalara kadar bütün halinde planlansın çalışılsın ve değerlendirilsin,
Yayladan sonraki üretim kuşağıda; bitkisel hayvansal üretim döngüsü sağlansın, fındığın dışında üretimler planlansın, fındık bahçeleri et ve yumurta tavukçuluğu için doğal üretim alanları haline getirilsin,
Ana yol güzergahlarındaki köylerimizde otantik köy ürünleri pazarları, büyük ilçelerimizde ise organik pazarlar kurulsun, hem çiftçimizin üretimleri değer bulsun hemde hediyelik eşya ve ürün eksikliğimiz giderilerek turizm sektörümüzün bir açığı giderilmiş olsun,
Eğitimin merkezinde öğretmenimiz olsun, her öğrencimiz eğitimin ilk yıllarında kendisi için uygun mesleği belirlemesi için gereken yapılsın, böylece güzel yüzlü okuyanlarımız güler yüzlü çalışanlarımız olsun,
Şehirleri özel sektör merkezli dizayn edilsin, yatırım ve sanayi parseli sorunu öncelikle çözülsün, hammaddeye pazara insan kaynağına uygun imalatlar ve üretimler teşvik edilsin,
Şehirlerimiz ve kırsal alanlarımız çocuklarımıza ve gelecek nesillere göre dizayn edilsin, şiir kokan sokaklar, ilham veren yapılaşmalar, huzur veren kent mobilyalarımız olsun,
Adalet herkese olsun, adalet her yerde olsun, torpil son bulsun, fırsatçılar uzak dursun, kul hakkı yenmesin, yöneticilerinin mal varlığı zenginleşmesin, her dönem kendi sermayesini oluşturmasın,
Orman üzülmesin, insan üzülmesin, kimse dışlanmasın, mekan betonlaşmasın, yayla terk edilmesin, fınfık yolaklanmasın, çocuklarımız “dedelerimiz sadece kendilerini düşünmüş” demesin.
Söz çok yer az, yalan çok doğru az, unutulan çok konuşulan az...
