Meme Taraması Saç Taramaya Benzemez
MEMEDER isimli bir dernek ‘gidilmedik köy bırakmayacak’ çapta bir meme taramasına başlayacağını duyuruyor (1).
“Mamografilerin fayda ve zararları tüm dünyada tartışılıyor” başlıklı yazımı yayınlayalı daha bir ay bile olmadı (2).
Mamografi ile yapılan ‘taramaların faydadan çok zararı olduğunu’ ortaya koyan araştırmaların sayısı giderek artıyor.
Bizde ise mamografilerle alâkalı ne doğru dürüst bir araştırma ne de bir tartışma da var.
Belediyeler bile mamografi aleti alarak kendi kafasına göre tarama yapabiliyor (2).
Bu tür başıbozuk girişimleri, her aklına esen kuruluşun kafasına göre tarama yapmaya kalkışmasını çok sakıncalı buluyorum.
Taramalar Sağlık Bakanlığının vazifesidir
BİR: Böyle projeler mutlaka Sağlık Bakanlığı tarafından plânlanmalı ve yürütülmelidir.
İKİ: Öncelikle yapılması gereken ülkemizde bugüne kadar yapılmış olan mamografilerin ne gibi fayda ve zararları olduğunun net olarak ortaya konmasıdır.
ÜÇ: Taramaların hangi yaş grubuna ne sıklıkta yapılacağı belirlenmelidir. Bu konuda hepsi de bilimsel araştırmalara dayanan çok farklı görüşler vardır.
Kendi görüşüm (4)
Bu konuda benim “bir hekim olarak” değerlendirmem şöyle:
BİR: Elbette yabancı literatürü yakından takip edeceğiz ama kendi verilerimizi de mutlaka bilmemiz lâzım.
İKİ: Kadınlarımızın meme kanseri ve kendi kendine meme muayenesi konusunda bilinçlendirilmeleri ve eğitilmeleri çok önemlidir.
ÜÇ: Aynı durum hekimlerimiz için de geçerlidir. Her hekim meme muayenesini tam ve doğru olarak yapabilmelidir. Bu konuda eğitim sistemimizde ciddi arızalar olduğunu hatırlatmak isterim.
DÖRT: Meme kanseri için yapılan taramalara karşı değilim ama bizde bu işin bilinçsiz, gelişi güzel yapıldığına inanıyorum.
BEŞ: Mamografi aletlerinin kalite ve standardizasyonu, kadınların maruz kaldıkları radyasyon miktarı ve mamogramların doğru değerlendirilmeleri konusunda da endişelerim var.
ALTI: Tüm kadınlara 40 yaşından itibaren her sene mamografi yapılmasını kişisel olarak doğru bulmuyorum.
YEDİ: “Meme kanseri riski yüksek olanların” olmayanlara göre daha yakından takip edilmeleri gerektiği düşüncesindeyim.
SEKİZ: Meme kanseri taramalarında yanlış pozitiflik ve aşırı teşhisin mutlaka dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum.
Gelelim neticeye
MEMEDER isimli derneğin kendi başına meme taramaları yapmasını doğru bulmuyorum.
Sağlık Bakanlığı böyle bir girişime mutlaka müdâhil olmalıdır.
Bu tür dernekler, ‘bizim her şeyimiz kanunlara uygun’ sözünün arkasına saklanmadan hangi kuruluşlardan ne miktarda destek aldıklarını açıklamalıdır.
KAYNAKLAR: