Küresel Krizin Yunanistan Ayağı ve Kapitalizm..
15 Eylül 2008'de ABD'nin en büyük dördüncü yatırım bankası Lehman Brothers'ın, çöküşü ile önce Amerika'da sonra Avrupa ülkelerinde en nihayetinde de tüm dünyada hissedilen "Mali Kriz" bir ara kontrol altına alınmış gibi olduysa da, ilginç bir boyuta taşınarak şimdilerde Yunanistan'a sirayet etmiş görünüyor. Avrupa'nın en zayıf ekonomilerinden biri olan Yunanistan'daki bu krizin Avrupa'nın en önemli ekonomilerinin başında gelen İspanya üzerinden önce Portekiz ve İtalya'ya buralardan da tüm Avrupa'ya yayılma tehlikesi, Batılı devletlerin uykularını kaçıracak derecede tedirgin etmektedir.
Atina'nın çiçeği burnunda Başbakan'ı Papandreu ülkesini bu krizden kurtarmak için emeklilik yaşını uzatma, bakanlarının maaşını kesme, benzin fiyatlarını yükseltme, emeklilerin maaşını kesme vb. gibi ‘kemer sıkma’ icraatlarını uygulayamaya çabalarken Yunanistan sokaklarında halk grevlerle, protestolarla bu sert tedbirlere karşı koymaya çalışıyor.
Tüm Avrupa Yunanistan için ‘kurtarma operasyonu’ için çabalayadursun; ekonomistler şimdiden Avrupa için felaket senaryoları çizmeye başladılar. Aslında bunda haksız da sayılmazlar; zira bu kriz sadece küçük bir ekonomi olan Yunanistan ile sınırlı kalacağa benzemiyor. Nitekim krizin diğer Avrupa ülkelerine de sıçrayacağı yönündeki analizler için delil toplamakta pek zorlanmıyoruz.
Şüphe yok ki Yunanistan'da zuhur eden bu buhranla beraber tartışılmaya başlanan en önemli konulardan birisi, bu krizin suya atılan taşın oluşturduğu halkalar veya domino taşları gibi çevresindeki ülkelere yayılma tehlikesidir. Özellikle şuanda İspanya'da ekonomideki göstergeler olumsuz yönde seyretmeye devam etmektedir. Nitekim Avrupa'nın dördüncü büyük ülkesi olan İspanya'da işsizlik şu anda %19 seviyelerinde geziniyor ve Madrid hükümeti şimdilerde büyük bir borç yükü ve bütçe açığı ile boğuşuyor. Ülkede üretim 2009 yılında yüzde 3.6 daralmıştı, bu daralma 2010'da daha da artacağa benziyor. İspanya'daki bu göstergeler Batılı Ekonomistleri endişelendiredursun Portekiz ve İtalya'da da benzer bir tabloyla karşılaşıyor oluşumuz hayli düşündürücü bir alan açıyor.
Global/Küresel bir bakışla bu halin bir kriz olduğunu ve ilk anda Yunanistan'da baş gösteren bu krizin İspanya ve diğer ülkelere yayılmasıyla da sadece adı geçen bir kaç ülke bir yana, bundan da öte bütün Avrupa için hatta Kapitalizm için felaket olacağını söylemek bile mümkün.
Görünen o ki, Yunanistan'da patlak veren bu son kriz, Küresel Malî krizle ilgili olarak da önemli ipuçları vermektedir. Öyle ki; aylardır ‘Ekonomik Kriz’ ile alakalı olarak neredeyse yok denecek kadar az bir haberle yetinilirken ve verilen haberlerde de çoğunlukla küresel krizin kontrol altına alınması için çabalandığına ve önemli başarılar elde edildiğine yönelik bir durum söz konusuyken Yunanistan'daki bu gelişme Küresel krizin bitmediği, bitirilemediği bilakis giderek kontrol edilemez bir hal aldığını net bir şekilde ortaya koymuş durumdadır.. Nitekim Yunanistan'ın önceki Başbakanı Karamanlis'in ülkesinin içerisinde olduğu ekonomik sıkıntıları bildiği; fakat sürekli olarak halkına ve AB'ye ekonomiye dair pembe tablolar çizip ekonomik büyümenin devam ettiği yönünde koskoca bir yalan dağına yaslandığı da ortaya çıkmıştır. Ne zaman ki ekonomik göstergeler kontrol edilemez bir hal almış, olup bitenler ve buna bağlı olarak olacağı tahmin edilenler de yeni hükümeti köşeye sıkıştırarak Karamanlis hükümetini erken seçim kararı almaya yönlendirmiştir.
Her şey bir yana Yunanistan'da baş gösteren bu yeni kriz; ciddi biçimde tüm Kapitalist ülkelerin ve bütün Global/Küresel Kapitalistlerin içerisinde oldukları çıkmazın üzerini nasıl örtmeye çalıştıklarının da bir göstergesi haline gelmiş durumdadır. Sıkıştırılan bir balonun, en zayıf noktasından patlaması gibi Kapitalistlerin de sürekli olarak sıkıştırdıkları iktisadî sorunlar en zayıf noktalardan birinde patlak vermiş ve böylece sürekli olarak saklanmaya çalışılan Kapitalist iflasın bir göstergesi halindeki ekonomik kriz hem makro hem de mikro ölçeklerde büyüyerek genişleme sürecine girmiş durumdadır. En zayıf halka Yunanistan makro ölçekteki bu patlamanın mikro ölçekteki ilk işaretini vermiştir.
Bu anlamda Müslüman coğrafyanın unutmaması gerekmektedir ki; Bir zamanlar çöküşün eşiğinde olan Osmanlı Devleti için Avrupa Devletlerinin kullandığı ‘hasta adam’ benzetmesi şimdilerde Avrupa kulislerinde Yunanistan için kullanılmaya başlanmıştır. Bu yeterli değildir; çünkü Yunanistan'da baş gösteren bu hal göstermektedir ki; bu teşbihin sadece Yunanistan için değil kapitalizm'in tatbik edildiği diğer Avrupa ülkeleri ile bu vahşi ideolojinin başı ABD için de kullanılma zamanı gelmiş durumdadır. Zira artık içerisine saplandıkları küresel mali kriz üzeri örtülecek gibi değildir. Bilakis bu kriz git gide derinleşip Kapitalizm'i ‘son’a doğru sürüklemektedir.
selamlar değerli abim . günceli kuşatan bir anlayışla modern şirk kapitalizmi bilnice çıkarmaya dönük bakış açısının tezahürü olan yazın , günü ve geleceği anlamaya dönük çabalara örnek olacak cinsten selam ve dua ile
Mayıs 13th, 2010 at 19:45