Kur’an, Anlaşılmaz Diyenler Allah’tan Korkun
Değerli okurlarım! Çok duymuşsunuzdur, etrafınızdaki kelli felli hocalardan Kur’an-ı anlamak nere sen neresin? Diye caka satanları!
Şu kadar Arapça kitap okuyacaksın!
Şu kadar ilim, irfan, hadis, sünnet, siyer, fıkıh, tefsir, cerh ve tadil, yol, yordam erkan bileceksin vs…
Ömür biter bu literatürün ve Emevi saltanatının ‘ARAP-ÇA EMPERYALİSTLERİ’nin dayatmaları bitmez!
Allah’ın kesin ve keskin emir ve tavsiyelerine rağmen; Kafanı allak bullak edecekler, beynini sulandıracaklar, seni mu-ti ve ra’i yapacaklar ya!
Allah’tan Korkun! Kur’an-ı anlamanın tek şartı İNSAN olmak ve AKLINI KULLANMAKTIR!...
Buyurun hep birlikte MÜMİNUN SURESİ’nden bir bölümü okuyalım!
Sevgi ve Merhameti Bitimsiz Allah’ın Adıyla
(ÖLÜYE DÖNÜŞ YOK!)
23/99,100 -Onlardan birine ölüm gelip çattığı zaman, "Rabbim, ne olur geri döneyim!” diyecek ve ekleyecek: Belki boşa geçirdiğim dünyada iyi işler yaparım.” Hayır! Bunlar içi boş laflar artık. Yeniden dirilecekleri güne kadar geri dönüşü imkansız bir engel var artık…
101 -Suretlere üfürüldüğünde o gün artık aralarında akrabalık yoktur ve birbirleriyle de ilgilenemezler.
102 -Tartıları ağır gelenler, işte onlar kazanacaklardır.
103 -Tartıları hafif gelenler ise, kendilerini zarara soktukları için cehennemde ebedi kalacak olanlardır.
104 -Onlar orada perişan durumda iken, ateş de yüzlerini yalayacaktır.
105 -Ayetlerim size okunmuyor muydu ve siz de onları yalanlamıyor muydunuz?
106 -"Rabbimiz," diyecekler, "Bizi talihsizliğimiz yendi; biz sapıtan bir toplum olduk."
107 -"Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Eğer ‘eski durumumuza’ dönersek artık biz gerçekten zalimleriz."
108 -Diyecek ki, "Sinin orada, benimle konuşmayın."
(İNANANLARA ALAY!)
109 -"Kullarımdan bir grup, 'Rabbimiz, inandık, bizi bağışla, bize merhamet et, sen merhamet edenlerin en merhametlisisin.' derdi."
110 -"Sizse onları alaya aldınız ve onlar yüzünden beni anmayı unuttunuz. Onlara gülüp duruyordunuz."
111. "Bugün ben, onlara sabretmelerinin ödülünü verdim. İşte, Kazanan, mutlu ve bahtiyar olanlarda onlardır!”
(DÜNYA HAYATI ÇOK KISA!)
112 -Dedi ki, "Yeryüzünde kaç sene kaldınız?"
113 -"Bir gün veya günün bir kısmı kadar kaldık. Sayanlara sor," diyecekler.
114 -Dedi ki, "Siz gerçekten çok kısa bir süre kaldınız, keşke bilseydiniz."
115 -"Sizi boş yere yarattığımızı ve bize dönmeyeceğinizi mi sandınız?"
(GERÇEK EGEMEN GÜÇ!)
116 -Gerçek Egemen güç olan Allah çok yücedir. O'ndan başka ilah yoktur. Şu alabildiğine cömert görkemin sahibidir.
(KAFİRLERE KURTULUŞ YOK!)
117 -Her kim Allah'la birlikte, hiç bir delile sahip olmayan başka bir ilaha da kulluk ederse, onun hesabını rabbine verecektir. Hiç kuşkunuz olmasın kafirler asla kurtulamayacak.
118 -De ki: "Rabbim, beni, ‘bizi’ bağışla, Sevgi ve merhametini eksik etme üzerim(iz)den Senin sevgi ve merhametin bitimsizdir.”
SONUÇ:
Sevgili Okur! Yedinci asırdaki insanların o günün şartlarında anladığı bu muhteşem kitabı, en zor dilin bile birkaç ayda öğrenildiği küreselleşen dünyada bilgi iletişim çağında dil vs.. dayatmalarıyla izah etmek akla ziyan bir davranıştır.
Dünya insanlık ailesi için bir kurtuluş reçetesi olan,(3/138) Allah’ın kitabının, inanılmasına, anlaşılmasına, yaşanılmasına mani olmayalım!
Gölge etmeyelim!
Allah’tan Korkalım,
İnsanları Allah’la ve O’nun kitabıyla başbaşa bırakalım.
Çünkü o bize şah damarımızdan daha yakındır…