content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

30 Mar

İstanbul mu, Ankara mı?

İstanbulun Büyük Otogarı insanları buz gibi beton yığınıyla karşılarken, Ankara'da  AŞTİ pırıl pırıl görüntüsüyle,  çiçeklerle, kitap reyonlarıyla cıvıl cıvıl karşılar yolcularını. Bakmayın siz öyle bir elin parmakları kadar sivrilen gökdelenlere, İstanbul hızla betonkente dönüşüp insanın ruhunu sıkarken,  Ankara daha planlı, ferah, daha Modern kent olma yolunda ilerliyor.
Geçen hafta Ankara’da idim. Birkaç sene aralıklarla başkente uğruyoruz. Her gidişimdedeğişimi/dönüşümü görüyor, bir ferahlık hissediyorum kendimde. Bu seferde öyle oldu.

Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmazmış ya, 80 yaşındaki annemizin 3 damarının değiştirildiği İbn-i Sina Hastanesinde geçti bir haftamız. Bu süre zarfındada tabi ki etrafımı gözlemleme imkanım oldu.

Bakınız gözüme İstanbul’la kıyasladığımda neler takıldı:
Hastaneler bomboş:
Gün içerisinde İstanbul’da hastaneler karınca gibi kaynarken,  Ankara hastanelerinde in cin top oynuyor, akşam saat 16:00 olunca hastanede kimsenin kalmadığını görünce şaşırıyorum!
Biz İstanbul’da telefonla bile randevu alamazken!

Doktorlar çok ilgili:
Hastanız hastane kapısından içeri girdikten sonra size dokundurtmuyorlar. Hele de ameliyat vb. işlemleri varsa hastanenin ilgili personeli tıkır tıkır işlemlerinizi takip ediyor. Mesela Ambulansla nakledilen bir hastaya (doğrusu hastamıza) hastanın kendi doktoru, Uzman, Sağlık Teknisyeni Hemşire vb. tam donanımlı personel eşlik ederken, İstanbul’da bu donanımı görmek ne mümkün!

Hasta ziyaret saatleri İstanbul’da belirli zaman aralığına sıkıştırılırken, Ankara’da bu kural konmuşta olsa hastanızla istediğiniz zaman görüşme esnekliği/imkanı bulabiliyorsunuz.

Ankara’nın yolları, caddeleri bomboş:
Abartmak için söylemiyorum, Ankara’da da binlerce araç var lakin trafiğin hiç tıkandığını görmedim. Çünkü caddeler o kadar geniş ki araçlar sağa sola parkeden araçlara takılmadan tıkır tıkır işliyor. İstanbul’da bırakın caddeyi genişletmeyi evin balkonuna dokunulamıyor/dokunulmuyor bile! Ankara’da kimsenin gözünün yaşına bakmadan caddeleri genişletmişler.
Dolmuşları gıcır gıcır ve büyüklükleri neredeyse  İstanbul’un dolmuşlarının iki katı  kadar. Yer altından vızır vızır işleyen Metro Ankaralının en hızlı ulaşım altarnatifi.
Anadolunun kalbindeki Ankara’yı yıllar öncesinden gecekondular şehri olarak bilirdik. Çünkü köyden gelen dağa tepeye kendi imkanlarıyla tek katlı yaşam alanları kurmuşlardı.
Ya şimdi öyle mi?
Son 10 yıldır görüyoruz ki TOKİ Ankara’nın görüntüsünü müthiş değiştirmiş.  TOKİ  her tarafa standart  ve tam teşekküllü modern siteler kuruyor. TOKİ bir bölgeyi alıyor, 2+1, 3+1 insani yaşam standartlarına uygun evler üretip makul yükseklikte ve fiyatta binaları dikiyor. Binaların yanına, camisini, okulunu, sağlık ocağını, dershanesini, alışveriş merkezini, postanesini, bankasını ve hatta otobüsünü/servisini kurarak kapısına da güvenlik elemanını dikip insanlara huzurlu bir yaşam sunuyor. Tüm bunları hem de en kalitelisinden ve modernini yaparak müşteri memnuniyeti  de sağlıyor.

İstanbulun Büyük Otogarı insanları buz gibi beton yığınıyla karşılarken, Ankara'da  AŞTİ pırıl pırıl ve çiçekle, kitap reyonlarıyla cıvıl cıvıldır.

Tabi ki İstanbul kalabalık lakin asıl mesele/sıkıntı hemen hemen her şeyin plansızlıktan/düzensişzlikten kaynaklandığını söylemek daha doğru olandır.

 Ankara’da hayat monoton, İstanbul’da renklidir.

Mesela ben Ankara’da olsa idim belki yazar olamazdım hele hele de şiir yazabilmem için Boğazı ve Haliç’i Ankara’ya nasıl taşırdım! İstanbul’un bu hareket ve enerjisi ilham kaynağımdır.  Bu dinamik enerji beklide dünyanın hiçbir şehrinde yoktur lakin bu hareketi eziyete dönüştürmek yerine berekete dönüştürmek daha akılcı olsa gerek.

Ankara’da bir evin balkonuna çıktığınızda ufukta karlı dağları görürsünüz (Elmadağı vb) sanki resim tablosu gibi.
Sokağa indiğinizde bir ferahlık hisseder tertemiz hava ile ciğerlerinizi olabildiğince doldurabilirsiniz.
Etrafınızdaki insanların yardım sever olduğunu hisseder ve gülümsediğini görürsünüz.
Ya İstanbul’da öylemi, her taraf beton yığını!
Ancak Rezidanslardan aldığınız süit dairenizden belki denizi görebilirsiniz, tıpkı Mekke Towerler’dan Kabe’yi izlediğiniz gibi! …

Etiketler :

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank