Korumak
“Evlenmek için minimum bir yaş yoktur. Bir yaşındaki bir kızla bile evlenilebilir. 7,8,9 yaşındaki kızlardan bahsetmeye gerek bile yok. Veli baba olmalıdır. Çünkü babanın kararı MUTLAKTIR.Hz. Muhammed izlediğimiz bir modeldir. O Ayşe ile evlendiğinde Ayşe 6 yaşındaydı. Ama onunla 9 yaşına geldiğinde ilişkiye girdi. 6 yaşında evlendi 9 yaşına geldiğinde evliliği tamamladılar.”
“Benim sorum şu= 12 yaşındaki çocuk ile 11 yaşındaki kızın evliliği İslami kanunların verdiği izinler uyarınca mantıklı bir evlilik midir?”
“Eğer baba veliyse ve kızlarını uygun şartlar içinde evlendiriyorsa evlilik kesinlikle geçerlidir.”
Üstte yazdığım diyalog, yazının sonunda vereceğim video da geçiyor. Bu yazıyı yazma nedenim, Gazze’de ki bir düğünde, genç adamların elinden tutmuş gelinlikli çocukların görüntüsünün internette dolaşmasıyla yaptığım bir tartışmaydı. Bu tür tartışmalarda yüz yüze diyalog olmadığı için bir türlü ne demek istediğinizi anlatamıyorsunuz.Video sosyal paylaşım sitelerinde yayıldıkça, Müslümanlar ayağa kalktı, yok efendim bu sahteymiş de, bunlar iftiraymış da, o kız çocukları nedimeymiş de falan filan…. Bu görüntülerin gerçek olup olmadığıyla ilgilenmediğimi, önemli olanın böyle bir geleneğin İslam ülkelerinde olup olmadığı sorunu olduğunu defalarca söylememe rağmen, kendimi ifade edemedim. Kafasını kuma gömmüş tavus kuşu, başını biraz daha derine gömdü sadece.
İslam ülkelerinde küçük çocuklarla evliliğin meşru sayıldığı bilinen bir gerçek. Bu konuda verilen bir çok fetva var. (yazının sonunda bu yazıyı yazmama neden olan ve bir yaşındaki bir çocukla bile evlenilebilir denilen videoyu vereceğim. )Ancak, bunu eleştirmeye kalkarsanız ya “inkar”la karşılaşıyorsunuz ya da peygamberin uygulamasına tosluyorsunuz.
Nedense peygamberin Ayşe ile evliliği üzerinde polimik üzerine polemik yaratılır da, onun bir çok dul ve yaşlı kadınlarla da evlenmiş olduğu belirtilmez. Oysa, Ayşe’nin evlenme yaşının kaç olduğunun muğlaklığı, bu dul kadınların varlığının muğlaklığından daha fazladır. (1.)
İslam’a karşı olanlar onun küçük çocukla evlenmesini eleştirirler
Göya İslam olanlar da onun küçük çocukla evliliğini örnek alırlar.
Odaklar hep aynıdır.
Toplumsal normlar her devrin şartlarına göre değişir. Bir dönemde norm olan bir durum veya tutum, kendine uygun ahlak kurallarını yaratır. Bu yüzden AHLAK, GÖRELİDİR. Yani bir çağda ahlaklı olarak değerlendirilen bir tutum, bir başka çağda, o çağın normlarına uygun değilse ahlaklı değildir.
Yani,
Bir dönemde norm olan bir tutumu, günün koşullarına ve normlarına uygun düşmediği halde, aynen korumaya çalışmak ahlaksızlıktır.
Bu bilgiler ışığında denilebilir ki, bundan 1500 yıl önce on yaşındaki bir çocukla evlilik norm olduğu için ahlaka aykırı sayılmazken (ki bu durum o çocuğun gömülmesinden veya fuhuş yolunda kullanılmasından daha hayırlıydı) günümüzde 10 yaşındaki bir çocukla evlenmek, günün normlarına uygun olmadığı için ahlaksızlık, hatta sapıklıktır. Çünkü artık günümüzde kadın, kişiliğine ve seçme hakkına saygı duyulmasını istiyor. Başında bir veli meli istemiyor. Kendi kararlarını kendi vermek ve bu kararlar doğrultusunda hareket etmek istiyor. Artık on yaşındaki bir çocukla 11 yaşındaki bir çocuğu keyfi bir biçimde evlendiremezsiniz. Çünkü insanlar, birey olmak, özgür olmak, kendi seçimlerini yapmak ve yaşam sorumluluklarını kendilerine taşıtmak istiyor. Çünkü çağ farklı, zihinler farklı, bakış açısı farklı.
İslam ülkelerinin en derin çıkmazı, bundan 1400 yıl önce olan uygulamaları, “sünnet” adı altında hayatta tutmakta inat etmeleridir. İran, on yaşındaki çocukların evliliğini meşrulaştırmayı düşünmektedir. Bu uğurda Kuran ayetleri üzerinde bile oynama yapılmıştır.
Öyle ki, küçük çocuklarla evlenme geleneğini sürdürebilme uğruna, Talak 4 ayeti de çarpıtılmıştır.(2)
Nisa 6 ayetinde kız çocuklarının evlenme yaşlarından ve RÜŞTünden bahsedilmesine rağmen..
Artık hiçbir şekilde meallere güvenmiyorum. Çünkü bir çok kelimenin anlamının kaydığından ve ayetlerin anlamının çarpıtıldığından eminim, ancak gene de bu çarpıtılmış halleri üzerinde bir tahlil yapalım.
Talak 4 ayeti bir çok çeviride şu şekildedir,
"Kadınlarınızdan âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdet görmeyenler hususunda tereddüt ederseniz, onların bekleme süresi üç aydır. Hamile olanların bekleme süresi ise, doğum yapmalarıyla sona erer. Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir."
Henüz (bu kelime niye eklenmiş belli değil) adet görmeyenler tabiriyle, sanki adeti başlamamış küçük kız çocukları kastediliyor güya?
Peki burada şu soru sorulmaz mı? Henüz adet görmemiş bir çocukla evlenilirse, ve o adet görene kadar beklenecekse, daha birleşme olmadan niye boşanılsın? Yani komikliği anlıyor musunuz? Yani niye evlenilsin ve niye boşanılsın?
Kız çocuklarının diri diri gömüldüğü, fakir ve köle ailelerin çocuklarının fuhuş yolunda kullanıldığı bir çağda, kız çocuklarını korumak için yapılan bir uygulama, ne yazık ki günümüzde hasta beyinli erkeklerin sığınağı olmuştur.
“Bir yaşında bir çocukla evlenilebilir”
Bu ne demektir?
Bu, kurtlara kuzuları emanet etmek demektir. Bu her tür sapıklığın meşrulaşması demektir. Bu şehvetini dizginlemekten aciz erkeklerin küçücük çocuklara tecavüz yolunu açmak demektir. Bu… bu.. çok pis şeyler demektir.
“Babanın veliliği mutlaktır”
Bu ne demektir?
Bu ataerkil sistemin, mutlak hakimiyetinden taviz vermek istememesi demektir. Bu kadını nesne olarak gören 5000 yıllık zihniyetin devamı için gayret sarfetmek demektir. Bu babaya mutlakiyet vererek, ataerkil sistemi putlaştırmak hatta ilahlaştırmak demektir. Bu..bu...
Neyse..
Bu devirde küçüğü, erkekler değil, kadınlar erkeklerden korumalı kanımca.
M.Ş. 19.12.12
Notlar=
(1) Aşağıda, fetvacı amcanın videosundan sonra, Küçük çocuklarla evlenmenin eski devirlerde evrensel bir norm olduğunu anlatan makalenin linkini ve eski devirlerde, gurup halinde evlenmenin ve hatta kardeşlerle evlenmenin bile meşru olduğunu anlatan, yazı dizisinin linkini veriyorum. Eskinin gerçeklirini bilmek, onları devam ettirmeyi gerektirmez. Günümüzde küçük çocuklarla evlenmek sapıklıktır. Tevrat’ı bilenler, İbrahim”in bir karısının anne bir baba ayrı kardeşi olduğunu bilirler, bu durum, o devir için normalse, bugün çok büyük bir günahtır.
(2)
Talak 4 le ilgili en aklı başında çeviriyi Edip Yüksel yapmış.
Menopoz dönemine girerek aybaşından kesilen kadınlarınıza gelince, kuşkunuz varsa, bekleme süreleri üç aydır. Aybaşı hali görmeyen ve gebe olanların süresi, yüklerini bırakmalarıyla sona erer. Kim ALLAH'ı dinlerse, onun işini kolaylaştırır.
Edip Yüksel’in bu konuda yorumu ise aynen şöyle=
Talak 4 ayetinde iki grup kadından söz ediyor.
1. Menopoz olanlar: Üç ay beklemeliler.
2. Hayızdan kesilip gebe oldukları anlaşılanlar: Doğuruncaya kadar beklemeliler.
Linkler=
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=QJNSr97El-I#!
http://www.mukaddersimsek.com/?q=node/76
http://www.mukaddersimsek.com/?q=node/8
