Kıyılarına Bahar Gelmiş Memleketimin..
Yazı çıkarmanın çeşitli nedenleri olabilir.
İçiniz dolmuştur, anlık bir acı, sevinç sizi yazmaya itmiştir.
Bir telefon,bir görüntü sizi sözcüklerle buluşturmuş olabilir..Bu kez, hiçbiri değil..
Sevgili Editörümüz Emine Dönüş Hanım ile "bahar" üzerine yazışırken, önerdi bana..
Demek ki, her yazarın iyi editörü olmalı, yazarını tanımalı, neyi bir çırpıda yazabilir, bilmeli..
"Kış ortasında yalancı bahar yaşıyoruz" dedi..
O kıyıda oturuyor, Mersin'de, Ben de deniz çocuğuyum, Fatsa ve Orta,Doğu, Batı olmak üzere tüm Karadeniz kıyılarını bilirim, yaşadım, yazdım da..
Bahar ne kadar gerçek, ne kadar geçici, bilemem, ama; her durumda, dağlarına olmasa da kıyılarına bahar gelmiş memleketimin..
Erikler, bademler çiçek açmış, fındıklar yeşillenmiş, Narenciyeleri de yakında yazar Emine Dönüş Hanım..
Bir de toplumsal ortama baharımız gelse, gelebilse..
Siyasetin bağırış-çağırışından usandık..
Sevgiyi, saygıyı, bilimi, sanatı, aşkı, şiiri özledik çokça..
Demiş ki şair:
"...Zaman hedeflere engel
Her neredeysen bir an evvel
Erguvanlar solmadan gel.."(Mustafa Süreyya Sezgin)
Erguvanlar yeni açacak, kuşlar, kırlangıçlar sabah senfonilerine başladı Ankara'nın ağaçlarında..
Dikmen'den, yüksekten bakıyorum Ankara'nın kuzeyine, gecenin bu ilerlemiş saatlerinde.
Ankara'nın ışıkları öyle güzel dans ediyor ki,rengarenk ve kıpırtılı bir ahenk içinde..
Ankara ve ışık imgeleri alıp götürüyor kurtuluş savaşı yıllarına, cesarete, özgürlüğe, halkın gücüne..
Kıyılarımıza bahar geldiğine göre, dağlarımıza da gelmesi yakındır.
Bir de içimizdeki eksilere gelse şu gülümseyen bahar..
Yerleşik sevinçlerimizi aktarsak birbirimize..
Sözle, yazıyla, gülen gözlerimizle..
Dağlarına, ovalarına, düzlüklerine, bayırlarına mutlaka gelecek bahar..
İçimizdeki hepimize yetecek kadar geniş umut var..