Kış Ortasında Yalancı Bahar
Kış ortasında yaz güneşi, havaya inanabiliyor musunuz...
Yazın kuraklık yaşama olasılığını yok sayın her şey şahane... Badem ağaçları aldandı, nergislerle laleler birbirine karıştı... Gündüz 18-20 dereceye ulaşan sıcak iklim, ağaçları, ekinleri kandırdı. Oysa gerçek başka... Kışın ortasındayız. Biliyoruz ki uzak değil, önümüzdeki hafta yalancı bahar sona erecek ve soğuklar geri gelince erken açan çiçekler dökülecek, tomurcuklar solacak.
Bir yerlerden hatırlıyor gibiyim... Bir zamanlar ekonomi de bahardı, umut saçan ‘vaat’ler vardı.
***
Ya sonra... 17 Aralık yolsuzluk operasyonları, temelde siyasi çatlağı ortaya koydu, ekonomide yalancı baharı... Şüphesiz AKP iktidara geldiği yıllarda kırık döngüyü onardı, sistem yeniden enflasyon – faiz sarmalından kurtularak işlemeye başladı ancak ABD’nin dış ticaret açığı olarak global arenaya pompaladığı dolarları kendimizin sandık.
Hisse senedi ve tahvil borsalarına spekülasyon amacı ile giren tatlı paralar hoşumuza gitti. Yıllardır Türk lirasının aşırı kontrolünden bıkmış bir ülke olarak döviz kontrollerini tamamen kaldırdık.
Sıcak paranın kazancı katmerliydi, borsadaki karı ülkeden çıkarken değerlenmiş yerli parayla ucuzlamış dövizi satın aldığında katmerliyordu.
Ülke sanayi ucuz dövizle satın aldığı ucuz ithalat ile rekabet etmemeye başladı. Yerli sanayiciler küçüldü, ithalat katmerlendi. Yerli para da pahalandığı için ülke sanayisinin ürettiği mallar yabancı ülkelerde rekabet edemiyor ihracat ithalata oranla çok daha yavaş büyüyor dış ticaret açıkları artıyordu.
Ama olsun yetkililerin demecine göre hava bahardı, umutlar vardı…
***
Üreticinin, çiftçinin alım gücü düştü. Ekonomi kendi yandaş sınıfını zengin ederek hareketlendirmeye çalışılırken, vatandaş üç kuruş maaşla pazar pazar dolaşıp filesini doldurma derdinde.
İşçi Sendikaları’nın Ocak 2014 tarihli araştırmasına göre resmi işsizlerin sayısının toplamda 5 Milyon 764 bine ulaştığı saptandı. Gören kim ? 17 Aralık çatlağından birazcık sızanları görebiliyoruz hala. Üretim gücünü artıran, ithalatı bastıran içeride refahı orta ve alt kesimlere eşit yayma derdinde bir ülke olmadığımızı biraz daha fark ediyoruz belki de...
***
Ya muhalefet... Şu son günlere bakın; Başkan adaylarının seçimi ayrı bir arbede, meclis üyelerini belirlemek binbir oyun. Listeler Yüksek Seçim Kurulları’na teslim edildi, yine de tantanası bitmiş değil. Kendi akrabasını, arkadaşını, oğlunu listelere koyayım yeter, tek dert bu... Yolsuzluğun ve yoksulluğun tırmandığı böylesi bir ortamda, tüm bunları yasaklarla görünmez kılmaya çalışan bir iktidar, kendi içinde bütünleşememiş bir muhalefet ile geçiyor zaman. Sanki hayat bahar... Ama biliyoruz ki ‘yaz ortasında kış gelmez.’ Bu bahar da yalancı bahar...
