Kırsalını İhmal Eden Kentlerinde Rahat Edemez..
Kırsaldaki her evimize ve evlerin önündeki çevre düzenlemesine dokunmak gerekiyor.
Kırsaldaki yeme içme alışkanlıklarını sorgulamamız ve dönüştürmemiz gerekiyor.
Kırsaldaki kültür varlıklarını veya bizden öncesinden kalan yapı ve değerleri koruma-yeniden kazanma çizgisinde bilinç oluşturmamız ve yaşatmamız gerekiyor.
Kırsalda entellektüel bilinç düzeyinde bir yaşamı nasıl tesis edebileceğimizi sorgulamamız gerekiyor.
Kırsalda insanlarımızın, her işi yapan değilde ihtisaslaşarak çalışan hale gelmeleri için biraz çalışmamız gerekiyor.
Kırsalda, insanlarımızın yaptığı işin bir zanaat-meslek olduğunu ve değerli olduğunu hissettirmemiz gerekiyor.
Kırsalda insanlarımızın, neden ahşabı ve taşı terk ettiklerini, neden betona sarıldıklarını, acaba yılana sarılır gibi mi sarıldıklarını, bugün hala sarılmaya devam etmeleri mi gerektiğini sorgulamamız gerekiyor.
Kırsalda yaşayanlarımızın il-ilçe merkezine alış-veriş ihtiyacını karşılamaya gelmenin dışında gelmeyip, neredeyse 365 gün sürekli kırsalda ve çalışarak geçirmek zorunda mı olduklarını sorgulamamız gerekiyor.
Tiyatroyu, sinemayı, konferansı ve diğer sosyal etkinlikleri kırsal alanlara nasıl götürebileceğimizi sorgulamamız gerekiyor.
Kırsaldaki küçük üretimleri; imalata, katmadeğere, ticarete, ambalaja, pazarlamaya, seri üretime vb nasıl dönüştürebileceğimizi ve aile bütçelerinde nasıl yekün oluşturabileceğimizi çalışmamız gerekiyor.
Kırsalda tarladan sofraya üretim-tüketim zincirinin tarla öncesi ve tarla sonrası kısımlarını tek tek üstlenmemiz, çiftçimize sadece kaliteli üretim yapmak kalacak şekilde organizasyonlarımızı yapmamız gerekiyor.
Kırsal alanlarımızın; yol su kanalizasyon vb. altyapılarını onlarca yıl dayanacak kalitede yapmamız, kırsalda yaşayanlarımıza sahiplendirmemiz ve korunmasını sağlamamız gerekiyor.
Kırsal alanlardaki altyapı eksikliklerinden kaynaklanan vatandaşı yönetimlere yalvartma rezaletini bir an önce bitirmemiz gerekiyor.
Kırsal alanlarımızı çok yönlü çalışarak, kaçılacak yer olmaktan çıkarıp kalınıp yaşanılacak bir yaşam alanına dönüştürmemiz, bunu da ilk işimiz olarak yapmamız gerekiyor.
Çok genel ve kısa kısa önerilerim:
- Büyükşehir Belediyesi bünyesinde Kırsal Kalkınma Daire Başkanlığının ve ilçe belediyelerimizde ise kırsal kalkınma müdürlüklerinin kurulması
- Mahalle kalkınma derneklerinin kurulması, Büyükşehir ve ilçe belediyelerimizle birlikte koordineli çalışır hale getirilmeleri
- Mahalle mahalle kalkınma planlarınınyukarıdaki koordinasyon eşliğinde çalışılması
- Proje bazlı pilot mahalleler seçilmesi, uygulanması, işler hale getirilmesi ve o projenin tüm diğer mahallelerde uygulanız hale getirilmesi
- Kırsal alanlara;
o ekolojik tarım turizmi,
o organize kuzu bölgesi,
o avlak sahaları,
o kırsal turizm tesisleri,
o organize ürün bölgeleri,
o fındık bahçelerinin gelir getirici alternatif ürünlerle buluşturulması,
o ürün bazlı organik havzalar oluşturma,
o yöresellerin üretimden tüketime ticari bir zincire konu edilmesi vb. gelir getirici alternatifler...
- Kırsal alanlara;
o meydan düzenlemeleri,
o mezarlık peyzajı,
o çocuk oyun bahçeleri,
o mahalle müzeleri,
o hobi bahçeleri,
o çok amaçlı spor altyapıları,
o mahalle konferansları,
o gezici araçlarla tiyatro-sinema hizmeti,
o Eski ve kapalı mahalle okullarının pansiyon dönüşümü,
o her mahalleye çok amaçlı bir salon (haftada en ez bir etkinlik düzenleyeceğimiz)
o ana yol üzeri otantik köy pazarları vb. gibi sosyal donatı alanları ve etkinlikler...
Kırsalını ihmal eden kentlerinde rahat edemez.
