Kırılan Saadet Zincirinin Oyuncubaşısı Kim?
3 Kasım 2003 ten 2009 a kadar ağır aksak küçük ama bizim mantığıyla saf istikrarlı çizgisiyle Saadet yolunda yürümekteydi. Saadet, ne zaman ki 2009 seçimlerinde yabana atılmayacak bir oy artışı yaşayınca bu tarih, kem gözlerin iştahını kabartıverdi.
Bir taraftan Numan Bey'in istikrarlı ve son derece makul duruşu bir taraftan parti içindeki ak saçlıların küçük olsun bizim olsun mantalitesi kem gözlerin giriş aralığıydı. Doğal olarak büyüme trendi yükselen bir partinin başkanı da hariçten ve dahilden (fazladan) verilen gazların etkisiyle son kongrede son dakika değişiklikleriyle ak saçlılara karşı fazlaca eyvallahsız oldu. Hatta liste revizyonu yaptı. Bunu hazmedemeyen ak saçlılar ve onların delegeleri de olayı takip eden herkesin bildiği gibi kongrede oy kullanmadılar. Bine yakın delege oy kullanmasa da, kervan yürüdü ve 3. turda Numan Bey tekrar Genel Başkan olarak seçildi.
Buraya kadar her şey normal olmasa da en azından resmi olarak her şey normaldi. Saadet'in bağlılık ve tek seslilik zinciri kırılmamıştı ama en zayıf halka dağılmaksızın kopmuştu. Tıpkı Türkiye İzrail ilişkileri gibi, Saadette yenilikçiler ile gelenekçiler arasında hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktı. Ne tuhaf değil mi, yine bundan on yıllar önce yine Fazilet Partisi kongresi ve bir kopuş. Ozaman kopanlar konjontürün dev dalgasıyla Ak Parti adıyla iktidara yürümüşlerdi. Ancak bu gün ortalıkta bir kaz yok. Kazın ayağı da yok.
Kem gözlü Oyuncubaşılar bu sefer Numan Bey'e ara gazı vermeye devam etmekte. Sözde iyiliğini istiyorlarmışcasına. Bu "oyuncubaşı(lar)" son bir iki haftadır Numan beyin gazını eksik etmemekteler. Yeni parti kurma konusunda büyük teşviklerle. Ancak Numan Bey'in aklından yeni parti kurma düşüncesi geçer mi geçmez mi bilmem ama, eğer geçerse bu onun hayatının en büyük hatası olacaktır. Tıpkı Abdüllatif Şener gibi, tıpkı, Muhsin Yazıcıoğlu gibi, tıpkı, Sadettin Tantan gibi, tıpkı Mustafa Sarıgül gibi.... Tıpkılar o kadar çok ki, Türk siyasal hayatı, son 15 yılda parti kadavralarıyla dolu çöplüğe dönüştü adeta.
Gerçi şu var ki, Numan Bey'in yeni parti kurma düşüncesi olsa olsa C planıdır ki bu düşünce bence C planı değil yumuşak ge planı bile olamaz olmamalıdır.
Kıymetli Hemşehrim Prof.Dr. Numan Kurtulmuş'un Acmazı ve Çözümü:
Saadet partisindeki tek ses ve tek yürek zincirinin saadeti çatlamıştır. Bu zincir yara almıştır ve bu yara şu an için iyileşse de kısa zamanda nüksedeceği muhakkak. Dolayısıyla arada bir güven sorunu oluşmuştur. Kem gözlüler kim ne derse desin partideke güçlü büyülü havayı bozmayı başarmıştır.
Numan Bey, bence ricat yapmalıdır. Bireysel anlamda kısmen yıpratıcı olsa da Parti anlamında en sağlıklı yapılacak şeydir. Yeniden olağanüstü kurultaya gidip makul liste çıkarıp yine parti liderliğini bırakmaksızın liste optimizasyonuyla durumu kurtarmak hem kendisinin, hem partinin hem de ülkenin selameti açısından evladır.
AKP referandum riskine karşın kendine yeni gaz aramaktadır. Bu gaz için Numan Bey'in ismi son derece isabetlidir. Bu gün için AK Parti Saadet'in bu halinden kim ne derse desin memnundur. Çünkü, oradan dağılanların gidecek tek adresi var. Takdir edersiniz ki, ortada bir cinayet işlenmiş ise, söz konusu kişinin ölümü en çok kimin veya kimlerin işine yarıyor ise, cinayetin tek faili olmasa bile faillerinden biridir. Bu durumda Saatetin Saadet zincirini çatlatan oyuncu başıyı AKP nin içinde aramak lazım gelir derim. Ortada bir kan kayıbı varsa, suçluyu çok uzaklarda aramaya hacet yok.
Aslında AKP nin içinde de hedef daraltması yapmak geliyor içimden ama, mesleğim ve konumum gereği bunu kendime saklıyorum.
Numan Bey'e son sözüm, desibeli yüksek gazlara dikkat etmesidir. İş yaşamında bile verilen ilk gazların olmasa da, ara gazların çoğu tuzak niteliğindedir.
Saadet'lilerin bilmesi gereken gerçek te şudur ki, Saadet'in saadetten başka dostu olamaz. Hariçten okunan gazellerin sesi ancak uzaktan hoş gelir. Saadet yöneticilerinin ve kurmaylarının kendine gelmesi mecburidir. Zira milyonlarca kişi, AKP nin paraya menfaate boğulmuş kadrolarının yapay icraatlarına karşı gardını almış durumdadır. Bu kitlenin ümitlerini boşa çıkarmaya kimsenin lüksü olmamalı.
Bu yazıyı Saadet Partisi'ne ayırmışken son bir cümle daha. Saadet gelcek seçimde popüler ama dürüst birkaç ismi bünyesine katmalıdır. Bunlar arasında keşke Abdüllatif Şener de olsa. Zira Şener, Refah Partisi'nin medar-ı iftiharı idi.
Not:
Bu yazı, https://www.bilgiagi.net, http://www.bilgievreni.com, http://www.gazetecanik.com, http://www.kamudanhaber.com, http://www.siyasalforum.net, http://www.gercekgazete.web.tr, http://www.ahmetfidan.com ile, Gerçek Gazete, Balıkesir Demokrat, Gazete Canik vb. kağıt bası gazetelerinde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.
Sayın Numan KURTULMUŞ'a da bu reva görülüyor ise artık nasıl bir yorum yapacağımızı bilmiyoruz.
Temmuz 21st, 2010 at 13:52Ne yani?
Kast sistemi mi uygulanıyor?
Aile partisi mi kurulmak isteniyor?
Doğru olan yeni ve daha güçlü bir kurultaya gidilmesidir.
Galiba birileri ERBAKAN Hocanın kalan ömründe geride bıraktığı olumlu yönlerini törpüleyerek yaşamasını istiyor. Allah avfetsin.
Ancak Abdullatşf ŞENER ile ilgili kısmına katılmadığımı da belirtmek isterim.
AKP oyunları bunlar bence
Temmuz 21st, 2010 at 22:07