Kimin İradesini Paylaşacaksın!
Gladyo’nun kendi arasındaki mücadelesinin kilit sözcüğü, paylaşmaktır. F-Tipinin sözcüleri, Erdoğan’a paylaşacaksın diyor.
Oturup düşünelim neyi paylaşacaklar?
Aslında paylaşacakları, görünürdeki milli iradedir.
Ne var ki bir yerde bir problemleri var. İktidardaki irade, yani paylaşacakları irade onların kendi iradeleri değil. Amerika’ya teslim ettikleri milli iradeyi paylaşmaktan bahsediyorlar. Yani bizim irademizi paylaşmaktan söz ediyorlar.
İktidardaki irade, Amerikan iradesidir
Çatışma Türkiye’deki Amerikancıların kendi arasında sürmektedir.
Amerikancı iki cepheyi barıştırmaya çalışan bazı saftirikler ortaya çıktı. Kavgayı, kendi aralarındaki paylaşma meselesi sanıyorlar.
Amerika’nın her iki taraftan da istediği, Amerikan iradesini paylaşması değildir ki…
Amerika’nın taraflardan istediği, sorun çıkarmadan, Amerika’nın istediklerini yapmalarıdır. Amerikan iradesini uygulamalarıdır.
Nedir o istedikleri? İran, Suriye, Irak, Rusya ve Çin’e karşı Türkiye’yi kullanmak. Bölünme Anayasasını yaptırtmak.
İşte mesele buradan çıkmaktadır. Amerika’nın talepleri, yerine getirilebilecek talepler değildir. Gülen tarafı, Hükümetten Amerika’nın taleplerinin yerine getirilmesini isterken, kendisi de biliyor ki bu talepler yerine getirilemez. Ama Amerika ve İsrail adına bu talepleri istemeye mecburdur.
Demek ki paylaşılacak şey, iktidardaki Amerikan iradesidir
Peygamberler veya uzlaştırıcılar, tarafları nerede uzlaştırabilirler? Amerika’nın çıkarları doğrultusunda uzlaştırabilirler.
Amerika’nın çıkarları İran, Suriye, Bölünme Anayasası v.s.
Demek ki, geçici olarak uzlaşsalar bile, uzlaşmaları imkânsızdır.
Çünkü istenenler imkânsızdır. Eğer Amerika bu taleplerini geri çekerse uzlaşırlar. Bu durumda aracıya da gerek yoktur.
Bunlar aynı kökten geliyorlar, uzlaşırlar sananlar, işte burada yanılıyorlar.
Uzlaşamazlar
Kavganın arkasında ki Amerika’yı göremeyenler, uzlaşmanın olup olamayacağını göremezler.
Amerika’nın taleplerinde, ne kadar ısrarcı olduğu, dün, Davutoğlu,Hilary Clington görüşmesinden sonra, Clington’un şu açıklamasından daha net ortaya çıktı
Clington diyor ki, “siz Avrupa’ya girmeyi falan bir tarafa bırakın, Asya’ya yoğunlaşın.”
Hâlbuki şimdiye dek, Amerika, AB, Türkiye’yi tam üyeliğe almamasına karşın, sürekli AB baskı yapmış, hatta Türkiye’ye de zaman zaman AB’nin dediklerini yerine getirin diye, Türkiye’ye baskı yapmışladır.
Aynı Amerika şimdi tersini söylüyor
Çünkü Amerika’nın, eğer gücü yeterse, dünyayı denetlemesi için, orta doğuyu öncelikle denetlemesi gerekir.
Türkiye’yi yanına almadan, Amerika’nın orta doğuda yapabileceği hiçbir şey yoktur.
Eğer Türkiye, İran’ın, Suriye’nin üzerine sürülebilirse, Amerikancılar kendi aralarında anlaşabilirler.
Aksi takdirde, çatışma derinleşerek devam eder.
15.2.2012, bulentesinoglu@gmail.com