Kim Uyacak Kim Takacak?
Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü, Çeşme’de 24.00-07.00 arası canlı müzik yayın yasağını hatırlattı.
Sezon açıldı.Hazırlıkları tamam, son rötuşlar yapılıyor.
Sayfiye, dinlence olmaktan çok…
Eğlence, patırtı-gürültü merkezi haline gelen Çeşme yaz maratonuna hazırlanıyor.
Diskosu, tavernası, plaj barları İstanbullu akınını bekliyor.
İzmirliler tek başına kasa doldurmadığından neşe vermiyor.
*
Bu hareketlilik içinde en büyük sorun; gürültü.
Sabaha kadar bitmeyen, uyku bırakmayan yüksek sesli müzik geçen sene yaka silktirmiş…
Kafa dinlemek isteyen aileleri isyan ettirmişti.
Her türlü şikâyete, başvuruya rağmen Çeşme Kaymakamlığı, emniyet ve belediye yetersiz kalmıştı.
Daha doğrusu yetkisi olmasına rağmen çaresizlikten bırakmıştı.
*
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü geçen yılın sonunda denetim yaptı.
Eğlence yerlerinin müzik izinlerinin olmadığını tespit etti.
İzni olanlar için de karar aldı.
Açık ve yarı açık yerlerde saat 24.00-07.00 arası canlı müzik yasak.
Eğlence yerleri ayrıca mutlak canlı müzik izin belgesi alacak.
*
Müdürlüğün kararı, Valilik onayıyla emniyete ve belediyeye iletildi:
“Gürültüyü mutlak etkin şekilde kontrol altına alın, sonucu bildirin…”
Şikâyet sahiplerine de bu yazışma gönderildi.
“ Siz de yakından takip edin, sonucu bildirin…”
*
Bir yandan kamu görevlileri diğer yandan konut sahipleri gürültü canavarlarını takip edecek.
Çevre Müdürlüğünün isteğine göre şikâyetlerini gönderecek, “ Bizleri kurtarın” diyecek.
Ancak…
Kim takacak, kim uyacak?
Şikâyetler havada mı kalacak?
Gerekleri mi yapılacak?
*
Hatırlatalım.
Geçen yıl onlarca yakınma vardı. Yaz başından, sonuna kadar hiç bitmedi.
Sadece 8 işletmeye 301 bin 552 TL para cezası kesildi.
Buna rağmen gürültü kesilmedi, hatta daha azgınlaştı.
Açık deyimle, sezonu kaçırmak istemeyen işletmeler yasağa uymadı, yasağı da takmadı.
*
Bu yıl nasıl olacak?
Aynı senaryo mu devam edecek, yoksa genelge-yönerge gereği ciddi çalışma yapılacak mı?
*
Bu vesileyle…
İzmir’in yeni Valisi Mustafa Toprak’a bir kez daha hoş geldiniz der, kolaylıklar dileriz.
Ayağının tozuyla eylemlerin, gösterilerin göbeğine düştü.
Eğlencenin gürültüsü sırada bekleyen gündemi oldu.
“ Yasaklara uyulacak, takılacak “ der mi?
Yoksa bunca badireden sonra kulağının üzerine yatar mı?
*********
YAZARIN NOTU: Israrla İzmir’deki olaylara ilişkin niçin yazmadığım soruluyor. Sonucunu kestiremediğim, ucunu göremediğim, nereye varacağını çözemediğim konularda fikrim gelişmez. Ne olacağını bilenler lütfen iletsin.
……….