Kaplan, Çiftçi, Tornacının Oğulları ve İki Telgraf!
Sevgili okurlarım!
Rahmetli nenem derdi ki, “Eski çamlar bardak oldu..” Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı, yeni Cumhurbaşkanımız, ilk defa yüce halkımızın özgür iradeleriyle, oylarıyla, araya kimseler girmeden sandıktan çıktı.
Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ve Çiçeği burnunda yeni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN gibi tecrübeli, deneyimli ve güçlü bir liderin kaptanlığında ülke yepyeni bir döneme girdi.
Türkiye’de muhteşem bir demokrasi şöleni yaşandı ve yaşanmaya da devam ediyor.
Ancak havada uçuşan, Büyük Millet Meclisi Başkanına fırlatılan kitapçık ve varlığı ile yokluğu hala belli olmayan ciddi bir anlamda ifade etmeyen muhalefetin CHP kanadının demokrasi çığırtkanlıkları ve protestoları şöleni gölgelemedi, gölgeleyemedi.
O atılan kitapçık meclis başkanına bir zarar vermez zaten vermedi de..
O kitapçık onun şahsında millete atıldı.
Millet de gereken dersi aldı.
Sanırım neticelerini gelecek yerel seçimlerde CHP fazlasıyla devşirecektir.
MHP her zaman olduğu gibi Genel Başkan Devlet Bahçeli adına yaraşır muhteşem bir duruş sergiledi ve demokratik tavrıyla ve duruşuyla gönüllerde taht kurmasını bildi.
Evet, eski çamlar bardak oldu demiştik!
Bundan sonra ne olacak?
Sayın Cumhurbaşkanı Anıt Kabir’ e ilk ziyaretinde, Mustafa Kemal ATATÜRK’ e ita fen şunları yazdı: "Aziz Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti 12. Cumhurbaşkanı ve halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanı olarak bugün görevimizi devralıyoruz.
Cumhurbaşkanlığınızdan bu yana, halkın cumhur ile alakası kesildi.
Yaptığımız bir referandum ile, cumhurbaşkanını halkın seçmesine imkan sağladık.
Bugün göreve başlarken bir kez daha cumhur ile başkanının, devlet ile milletin kucaklaşmasına vesile olduğunu düşünüyorum.
Sizler istiklal mücadelesini başlatmış, Türkiye’yi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak için mücadele etmiştiniz.
Türkiye bugün özüyle ve ruhuyla tekrar buluşmuştur.
Hakimiyeti Milliye’ye her zamankinden fazla güç kazandırmıştır.
Vazifeye başladığım bu ilk günde aziz milletimiz için her zamankinden fazla çalışacağıma söz veriyorum
Ruhun şad olsun."
Evet, her şey bu cümlelerden anlaşılıyor. Yani vesayet dönemi bitmiştir. Cumhur, Başbakanını, Cumhurbaşkanını direk kendisi seçmiştir. Hem de kendi içinden..
Başbakan, Konyalı bir Çiftçinin oğlu,
Eski Cumhurbaşkanı, Kayserili bir tornacının oğlu,
Yeni Cumhurbaşkanı Rizeli bir gemi kaptanının oğlu,
Bundan daha güzel demokrasi olur mu?
Evet bundan daha iyisi can sağlığı, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak..
Not: Yazının sonlarına doğru Sevgili kardeşim Ramazan SAYGILI’yı aradım. Hoş beş muhabbetten sonra Sayın Başbakan ve Cumhurbaşkanına tebrik telgrafları çektiğini söyledi. Bende merak ettim telefonda okudu mesaj yüklü cümleler çok hoşuma gitti. Yazının formatına da uygundu. Elbette birilerinin de hoşuna gitmeyecektir. Bu son derece normaldir. Önemine binaen Sayın Saygılı’nın da müsaadesiyle telgrafları aynen paylaşmak istedim.
TELGRAF BİR
Sn. Ahmet DAVUTOĞLU
T.C. BAŞBAKANI
Saygıdeğer Başbakanım
Yetim coğrafyalara
Yetim gönüllere
Önce kitaplarınızla umut aşıladınız.
Duruşunuzla özgüven aşıladınız.
Medeniyet havzamıza , içinde büyüdüğümüz toprakların insanlarına yeni bir duruş , yeniden öze dönüş hareketinin öncüleri olan , büyüklerinin duasını almış siz değerli Başbakanımıza Allah uzun ve hayırlı ömür versin.
Hayırlı ömrü hayırlarda yarışarak geçiresiniz.
Bu duygularla saygılarımı arz ederim efendim.
TELGRAF İKİ
Sn.Recep Tayyip ERDOĞAN
T.C. CUMHURBAŞKANI
Saygıdeğer Cumhurbaşkanım
Medeniyet havzamızda yeni bir soluk getirdiniz . Bu toprakların insanları uzun yıllardır bu kadar öz güvenli olmamıştı. Duruşunuz, yürüyüşünüz , dava adamlığınız hepimize rol model oldu.
Ülke insanımıza ve medeniyet havzamızdaki mazlum halklara umut aşıladınız.
Allah uzun ve hayırlı ömür versin , hayırlı ömrü hayırlarda yarışarak geçiresiniz.
Bu duygularla saygılarımı arz ederim.
SELAM ve SAYGILARIMLA
Y. Ramazan SAYGILI
Platform ADANA Yön. Kur. Başkanı