Kalleşçe Tezgâh ve İslâmofobi
Peygamberimize ve İslâmiyete hakaret eden alçakça hazırlanmış bir video filmi internet sitesinde yayınlanınca, tabiatıyla Müslümanlar tarafından büyük tepkilerle karşılandı. Bunun sonucunda çıkan olaylarda Libya'daki ABD Büyükelçisi ve bazı elçilik mensupları hunharca katledildi. Ayrıca, Mısır, Yemen, Tunus gibi ülkelerde halk sokağa dökülerek bu menfur olayı protesto etti. Hâlen İslâm dünyasında protestolar devam ediyor ve tepkilerin genişleyerek daha büyük olaylara sebebiyet vermesinden korkuluyor.
***
Hz. Muhammed (s.a.s) sevgili peygamberimizdir. Milletimiz O'na en fazla sevgi ve saygıyı gösteren millettir. Bütün Müslümanlar gibi, Cenab-ı Allah'tan (c.c) sonra en çok Peygamberimizi severiz.
Evvelâ, bu rezil filmi, videosunu ve bu alçaklığı yapanları en şiddetli şekilde protesto ediyor ve lânetliyoruz.
Lâkin, bazı aşırı unsurların protestocuların içine sızarak ABD Büyükelçisi'ni ve ABD'lileri katletmesini tasvip etmemiz mümkün değildir. Bu olayı da şiddetle protesto ediyoruz.
***
Bu kalleşçe tezgâhlanmış film olayının, sadece birkaç kendini bilmez tarafından yapıldığını sanmak safdillik olur. Bu olayın çok iyi araştırılması ve gerçek fâilleri ile sebeplerinin ortaya çıkarılması gerekir.
İlk bakışta olayla ilgili şu hususlar ortaya çıkmaktadır:
1. Avrupa menşeli 'İslâmofobi', başta Almanya olmak üzere bütün halkı Hıristiyan olan ülkelere yayılmış ve Müslümanlık, Demir Perde'nin yıkılmasından sonra Batı'nın en büyük düşmanı olarak gösterilmiştir. Bunda, İslâmiyet'in yayılmasının da rolü vardır. Bu olayda İslamofobi'nin etkili olduğu mahfillerin tesirleri gizlidir.
2. İsrail, İslamofobiye en fazla sahip olan ülkedir. Ortadoğu'daki konumundan doğan klostrofobi ve siyonizmin saldırganlığı onun İslâm aleyhindeki faaliyetlerini arttırmaktadır. Nitekim, bu pespaye filmin yapımcısı olduğunu söyleyen rezil de film için gereken 5 milyon doları Yahudilerden aldığını ileri sürmüştür.
3. Bu oyun Amerikan devletinin aleyhine olmuştur. Onun için, bu tezgâhın ABD'nin mevcut idarecileri tarafından uygulamaya konulduğuna ihtimal vermiyoruz. Ancak, İsrail ve Yahudilerle yakın işbirliği içinde olan Evangelistler ve Neoconların, Kasım'da yapılacak başkanlık seçimlerinde İsrail ile arasına mesafe koyan Başkan Obama'nın güçsüz gösterilerek kaybetmesi için bu oyunu sahneye koydukları düşünülebilir.
4. Gene aynı çevreler, el altından El Kaide ve benzeri fanatik örgütleri kanlı eylemlere teşvik etmiş olabilirler.
***
Netice olarak, bu oyunun hedefine ulaşmaması için tahriklere kapılmamak ve protesto gösterilerinde hukuku çiğnememek gerekir.
ABD ve Avrupa ise bu kepazeliğin düşünce özgürlüğü ile ilgili olmadığını bilmek ve mukaddes değerlere saldırıyı engellemek zorundadır.
