Kalemim Unutursa
Yazmak benim için adeta dünyada tada bileceğim en büyük hazdır. Yazmadığım zaman hayata küsmüş sanki dünya ile bütün ilişkilerimi bitirmiş, ölmüşüm dür.
Herkesin bir derdi vardır ve herkesin derdi kendine ağırdır. Kimsenin derdi kimseye uymaz. Herkes derdini bildiği anladığı dilde anlatır. Fakat karşısındaki insanların anladığı kadardır. Senin derdin, sorunların. Ve anlattıkların. İnsanlar inanmak istediğine inanır, anlamak istediğini anlar, görmek istediği kadarını görür ve duymak istediğini duyar. Yani senin çaban boşunadır. Sen insanların gördüğü kadarsın. Ne fazlası ne eksiği…
Hayat bir öğretmendir. Her şeyi yaşayarak öğretir bizlere. Anlatmaz sadece yaşatır. Yaşadıklarından bir şeyler öğrenmek, ders almak ta sana kalmıştır. İyi bir öğrenci olup olmadığın ise sadece senin sorunun dur. Çünkü seçtiğin hayatı ve seçimini yaşarsın.
İyisiyle kötüsüyle. Seni geliştirecek olan ise bilgidir. Bilginin olduğu yerde bilenler, aklın olduğu yerde düşünenler vardır. Bilgi ne kadar doğru ve gerçek olursa etkisi ve güvenirliği o kadar etkili olur. Geleceğine yön verir. Bazen güzel şeyler yaşarız, büyük umutlar besler büyük hayaller kurarız. Başarı bizi motive eder ve fazlasını isteriz. Birde başarısız olursak umutsuzluğa kapılır hayata her şeye küseriz.
Çünkü insan umutsuzluğa kapılınca hata yapma ihtimali daha da artar. Bu defa kendini, yaşamını önemsemeden hedefine ulaşmaya çalışırken kaybettiği umut peşinde sürüklenmeye başlar. Çabaladıkça da dibe vurur.
Yaşayamadıklarının, yapamadıklarının gölgesinde kalır, her zaman hayatını, kendini sorgular, yargılar.Hiçbir şeyden mutlu olmaz ve hep hayal kırıklığı yaşadığı içinde memnuniyetsiz olur. Bunu da çevresine yansıtır. Hem kendine hem de yakınlarını üzer, zarar verir.
Ne çok şey biriktirmişiz avuçlarımızda. Düşmesin diye de sıkı sıkı yum muşuz Farkında değiliz avuçlarımızda sıkıştırarak boğduğumuz hayatın. Söze gelince ahkam keseriz de. İş gerçekleştirmeye gelirse herkes susar. Suskunları oynarız. Gözümüzü körleştiren düne takılır kalırız. Görmediğimiz yarını dünlerin gölgesiyle kapatırız.
Bu yaşa gelene kadar hayat bizlere ne kadar çok ders vermiştir. Kimse güllük gülistanlık içinde geçirmemiştir ömrünü. Kaç defa duygularımıza yenik düşüp uçurumun kenarına gelmiş tiriz. Bizlere inancımız ve mantığımız engel olmuştur. Kendimizle bile savaş halindeyiz çoğu zaman. Kalp ve mantık savaşı. Cezasını çeken ise beden ve ayaklardır.
Kalp ayrı yük taşır, beyin ayrı yük taşır ama ayaklar hepsini taşır. Huzursuz olur bedenin, ruhun. Kazanan olmadığı gibi kaybeden de belli değildir. Böyle iç savaşın kazananı yoktur aslında. Yıpranan beden ve duygular olur sadece.
Kısacası hayat herkese bir şeyler öğretmiştir. Dersler verip ödev hazırlatmıştır. En sonunda da sınav yapar. Biz yazar ve şairlerde öğrendiklerimizi kelimelere dökeriz. Şiirleştirir iz Bunlar bizim ders notlarımız. Kalemim unutmadan yazdıklarımız. Kalemlerimiz yazdıkça biz yaşarız. Hayat buluruz. Hayatınız şiir tadında olsun.