Kaldırımdan Yürüyebiliyoruz!
Bugün olumsuzlukları olumluya çeviren yorumlar yapmaya ayırdık artık bu köşemizi...
Burada da devam edelim o zaman.
Haftalarca, aylarca değil, yıllarca yaza yaza dilimizde(!) tüyün bittiği cadde ve kaldırım işgalleri ile ilgili birkaç söz söylemek istiyorum.
Malum, kentin en güzide caddeleri arasında yer alan İnönü Caddesi’nde birkaç seyyar satıcının, bir zamanlar adeta özerkliklerini ilan edip de, kaldırımları babalarının mirası gibi kullanmaları yönünde az kalem oynatmadık.
Bu kaldırımları düzenlemekle görevli Belediye Zabıtası’nın kimi zaman göstermelik işgale son verme operasyonlarını da yine manşetlerimize taşıyarak, bir anlamda bu önlemlere yönelik basın olarak desteğimizi de verdik.
Fakat, her defasında ne yazık ki, üzülen taraf yine bizler oluyorduk.
Dediğimiz gibi göstermelik olarak yapılan işportacı-zabıta kovalamacaları, iki üç gün sonra, deyim yerindeyse eski tas-eski hamam örneğindeki gibi, aslına dönüşüyordu.
Artık iyiden iyiye ümidimizi kesmiştik. Köşemizden, bu caddenin kurtarılmış bölge olmaktan çıkarılacağına yönelik inancımız kaybolmuştu. Meğerse yanılan biz olmuşuz.
Olsun, biz yanılmaya da razıyız.
Demek ki, istenilince oluyormuş. Bakın, şimdi Bandırmalı gönül rahatlığı ile kendine ait kaldırımlarda yürüme özgürlüğüne kavuştu.
Fena mı oldu?
Tabii ki değil. Aksine çok iyi oldu.
Üstelik, bundan böyle caddenin ortasından yürüyenlere “Hop hemşehrim Bandırmalı mısın?” esprisinin de yapılmayacağını düşünüyoruz.
Umarız bunda da haklı çıkarız.
Dediğimiz gibi, olumsuzlukları yazdığımız gibi, düzenlen ve olumluya dönüşenleri de yazmak asli görevlerimiz arasında...
Bandırma Belediye Zabıtası, sıkı takibi sonucu, kaldırımlardaki işgalleri ortadan kaldırdı.
Karşılıklı iki sokak içerisine toplanan seyyar satıcılar, burada hiç kimseye rahatsızlık vermeden, savundukları gibi ekmek paralarını çıkarmanın peşinde koşturuyor.
Zabıta da sürekli caddenin her iki kaldırımında devriye görevini yerine getirerek, Bandırmalıların kaldırımlarını gönül rahatlığı içerisinde kullanmalarını sağlıyor.
Anlaşılan, istediğimiz çok zor bir iş de değilmiş. Beklentimiz, sadece insanlarımızın daha huzurlu bir ortamda yürüyüş yapması...
Bunu sağlayanlara teşekkürler...
