content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

26 Kas

Kafatasçı Kemalizm Kılıçdaroğlu İle Son Bulması

Kılıçdaroğlu, partisinin halka bütünleşeceği günleri intizar ettiği şu dönemlerde, düşündükleri  bir manada halkla içiçe bir yapılanmayı hedeflemektedir. Lakin yapılan bu söylemler, lafı- güzaftan öteye geçmiş değil.İktidar olduktan sonraki döneme ait hayal ürünlerini bırakıp, mevcut parti sistemine bir göz atması gerekir. Her üyenin bir başkan hükmünde konuştuğu partide çıtırtılar duyulmaya başlandı bile. Evvela ku-rul-tay sesleri yükseldi, arkasına bir de ittifak sözleri eklenince(geçmiş dönemlerde yapılan ittifakların hiçbirinin başarı ile sonuçlanmadığına dair bkz.fos-ittifak) partinin saç ayağının büküle-yazdığı göründü.Liderlik vasfını henüz giyememiş bir başkanın yarenlerinden çıkan sesler, partide iç kaynamayı çoktan başlattı bile.

Alevilerin tam desteğini alan Kılıçdaroğlu, partisinin kemikleşmiş oylarının ötesine geçip, iktidar olmanın, kafatasçı yapıdan sıyrılmayla mümkün olacağını anlamıştı. Anlamış, fakat tam kıvamını tutturamadığı parti (başı) liderliği yüzünden yükselen seslere de dur diyememiştir.

Baykalın 60 lı yıllarda giriştiği öğrenci eksenli siyeseti, 70 li yıllarda milletvekili olmasıyla ivme kazandı. Ülkenin başı dik görülmediği o dönemlerde beklentiler hep atatürk ilke ve görüşlerinden yanaydı. Kemalizm cübbesini o gün giyen Baykal malesef demokrasiden dem vurduğumuz şu günlere kadar çıkaramamıştır. Ve o zihniyeti Baykalı mevcut yapının ötesine geçememekle karşı karşıya bıraktı. Fakat halkın isteğine cevap veremeyen bir lider yerine, halkın arasından çıkıp istekleri ve hedefleri halka örtüşen bir lider görünümü alan Kılıçdaroğlu partiyi kafatasçı yapıdan kurtarmak istemektedir. Evvelki lider ve yandaşları bu yeniliğe ayak uydurmayı şöyle bırakın, ‘kafatası’ kemalizmin peşinden bir an olsun ayrılamamıştır. Dikkat ederseniz, kafatası kemalizmi dedim. Laiklik  kılıflı, cumhuriyetçi cilalı salt kendi doğrularını doğru kabul eden bir zümreden bahsediyorum. Doğrusu, içi de dışı da aynı kafatasçı zihniyet.

“Bir kere nasıl kalktıysa bu ülke ayağa, her yıkılmada öyle kalkar o zaman.”söylemlerinden öte fikri olmayan topluluktan bahsediyorum. Halbuki kılıcın yerini kalme bıraktığı şu dönemlerde, diplomasi ile çözdüğümüz sorunlara bakılırsa, askeri zaferden öte zaferler kazandığımız fikrindeyim. Yani o başarılar, silahla, okla kazanılamazdı. Dünya dengesindeki yerimizin günden güne daha belirgin olduğunu gözlemliyoruz. Dünya sorunlarında başvurulan bir ülke konumuna geldik. Bir nebze de olsa sözümüzün söz kabul edildiği dönemdeyiz. Biz de artık kediye kedi diyebiliyoruz mesela.

Bu kafatasçı yapıdan sıyrılmaya çalışan CHP de, değişimler de olumlu have estirememekte. Halihazırda eski günlerini aratmayan söylemler bu kadar çok olursa, fazlaca yalpalama olacaktır.

Çeşitli sansasyonlarla çalkalanan CHP de taşlar bir süre daha yerine oturmayacağa benziyor. En azından, Kılıçdaroğlunu lider olma gücünü kendi üyelerine de kabul ettirene kadar. Öncelikle değişimlerin neleri, ne kadar değiştireceğini öngörmesi gerekir. Halk bünyesinde makes bulacak değişimlerin arkasında olması lazım.

Nitekim fırsat bu fırsat; Perinçek, T. Özkanlar içerideyken, cumhuriyet vari bir tehlikeyle karşı karşıya olmadığı gibi, bu açıdan  oylarının da sağa sola  dağılmadığı bir dönem, hem de  alevilerin tam desteğini aldığı, ergenekonun hayal olduğuna inanların oy verecek başka partilerinin olmadığı bir dönem, bu dönemde şeytandan kaçırdığımız bir tüy de bir tüydür düşüncesiyle, her yanda görünen bonusları toplaması gerekecek...

Etiketler : , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank