Kaderin Değişkenliği
Bazı konular vardır ki onlar hakkında geçmişten günümüze kadar sayısız eserler ortaya konmuştur. Bu durum bizi, söz konusu konuları tekrar ele almaya gerek olmadığı mantığına götürür. Ancak bu genellemeye rağmen yine de zaman zaman bazı konuların belli kriterlerini tekrar ele almaya ihtiyaç duyabilmekteyiz.
Bu konulardan birisi de Kader inancıdır. Kader konusunda sayısız kitap, makale, video, slayt gibi çalışmalar bulabilmekte; son derece akıcı ve güzel hazırlanmış eserler görebilmekteyiz. Bu sebeple maksadımız kader konusunu yeniden ele almak değildir. Ancak “Kader değişir mi?” gibi bir soru karşısında, kaderin ele alınmış olduğu çalışmaların verebildikleri cevaplar hala daha yetersiz gibi görülmekte olduğundan, sadece bu soru üzerine bazı fikirler beyan etmek gerekli ve faydalı olacaktır.
Kader üzerine hazırlanmış eserlerde, “Kader değişir mi?” sorusuna, birbirinden farklı fikirlerle yaklaşılmış, bu durum ise inanç asçısından çok kritik bir pozisyonu olan bu soru karşısında kafaların daha da fazla karışmasına sebebiyet vermiştir. Kaderin değişkenliği hususunu bu şekilde anlaşılmaz kılan, esasında kaderin tanımının, kader hakkında hazırlanan çalışmalar içerisinde net bir şekilde ortaya konmamış olmasıdır. Bu durum ise sorunun çözümüne, kaderin tanımıyla başlamayı gerekli kılar.
Kaderi iki farklı şekilde tanımlamak mümkündür: Birincisi şudur ki; Kader, gelecekte yaşanacak olaylar dizisidir. İkinci tanımı ise; Kader, gelecekte yaşanacak olayların daha önceden yaratıcı tarafından bilinmesidir.
Bu iki tanım birbirinden tamamen farklıdır. Birinde yaşanacak olaylar zincirine kader denilirken, diğerinde ise yaşanacak olayların bilinmesine kader denilmiştir. Kader için her iki tanım da doğrudur. Ancak kaderle ilgili değerlendirmeler yapılırken, hangi tanımın dikkate alındığı mutlaka ortaya konmalı ve tüm fikirler bu tanım üzerine inşa edilmelidir. Aksi halde fikir vermeye çalışan kişi bir tanım noktasında bulunurken fikir almaya çalışan ise diğer tanım noktasında bulunursa, kaderi anlamak amacıyla yapılan gayretler boşa gitmekle kalmayıp kafaların da gereksiz yere karışmasına sebep olur.
Kaderin tanımını iki farklı şekilde ve net olarak ortaya koyduktan sonra, kaderin değişkenliği sorusuna, tanımlara göre cevap vermek artık kolay hale gelmiştir. Birinci tanıma göre kader mutlaka değişirken, ikinci tanıma göre ise kader asla ve asla değişmez. Birazcık açacak olursak, eğer gelecekte yaşanacak olaylar zincirine kader diyorsak, gelecekte yaşayacaklarımızı zaten biz belirlemekteyiz. Bu noktada yaratıcımız sadece onay makamındadır. Eğer gelecekte yaşanacak olayların daha önceden yaratıcı tarafından biliniyor olması durumuna kader diyorsak, bu durumda kader asla değişmez; çünkü yaratıcımız, kendine has sıfatı ile geçmişteki olayların yanı sıra gelecekteki olayları da aynen bilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken, yaratıcının gelecekteki olayları sadece bilmesi, yani onlara müdahale ediyor olmamasıdır. Kulun yaşayacağı olayı yaratıcı bildiği için kul o olayı yaşamaz; kul o olayı yaşayacağı için yaratıcı bunu bilir. Benzetme yaparak örnek verecek olursak; gündüz öğle vakti biliriz ki birkaç saat sonra gece olacaktır. Biz gece vaktinin geleceğini bildiğimiz için gece olmaz, gece vakti geleceği için biz bunu biliriz. Başka bir örnek verecek olursak, astronomi uzmanları aylar hatta yıllar sonrası için bir tarih vererek o tarihte güneş tutulması yaşanacağını söylemiş olsalar, uzmanlar o tarihi söylediler diye güneş o tarihte tutulmaz; tam tersine güneş o tarihte tutulacağı için uzmanlar bunu söylemiş olur. Benzeri şekilde pek çok örnek verilebilir.
Sonuç olarak diyebiliriz ki kaderin değişip değişmeyeceği hususu, neye kader dediğimize bağlıdır. Kaderin tanımı ile değişkenliği hususlarını beraberce doğru olarak gruplandırdıktan sonra, bu konuda artık zihinlerde soru işareti kalmayacaktır.
Kader konusunda, kadercilik yanlışından uzak, bulanık olmayan, doğru mantığa sahip olabilmemiz dileğiyle…