Jestin Tam Zamanı…
Hepsi bu kadar basitti.
Yaşlı aboneleri üzmeye, germeye gerek yoktu.
Aklı kullanmak, uzlaşı aramak; çözümdü.
Geçte olsa fark edildi, inattan vazgeçildi.
İzmir’de 60 yaştaki vatandaşın, toplu ulaşımdan indirimli yararlanmaları için yönetmelik değiştirildi.
Meclisten geçirildi.
Sayıştay’a gönderildi.
Uygun görüldü.
Onaylandı, birkaç güne İzmir’e gelir.
*
Basitti ve yaratacağı mutluluk büyüktü.
48 bin 354 kişi kartını yıllardır kullandığı kartını istiyordu.
Biraz üzüldüler, Şubat’tan bu yana kartsız dolaştılar.
Üç-beş kuruş fazla harcadılar ama…
Sonunda güldüler.
*
Olayı hiç kimse politikaya çekmemeli.
“ Sen engelledin, ben yaptım” muhabbeti son derece yakışıksızdır.
Vatandaşın hakkı üzerine siyaset üretmek, oy avcılığı yapmak avanta kahramanlıktır.
Bu nedenle, bundan sonra ne gibi imkânlar sağlanabilir…
Ona bakılmalıdır.
*
Kart sahibi yaşlılarımızın kırgınlığını unutturup…
Hani, “Özür” gibi olmasa da, bir jestte bulunmak şarttır.
Hoş olur, gönül alınır.
Bu güzelliği sunmak ise yetkililerin elindedir.
*
Örneğin; Sayıştay kararı geldikten sonra…
Kartın abonelik bedeli belirlenecek.
Ayrıca 10.00-16.00 ve 20.00-24.00 saatleri arası kaç kez bineceklerine karar verilecek.
Eskiden 175 TL’ye, 750 kez toplu ulaşıma biniliyordu.
Otobüs, vapur, metroyla dolaşılıyordu.
*
Hani…
Büyükşehir Başkanı bir jest yapıp da…
Kart bedelini indirse…
Biniş sayısı artırsa…
Meclise getirse ve oy birliğiyle çıkacağı kesin kararı UKOME’ye gönderse…
Ulaştırma Koordinasyon Merkezi de, meclis kararının jestine mührünü vursa…
İnsanların yüzünü güldürmez mi?
*
Zaten hasretiz.
Her gün bir gerginlik.
Sürpriz yüklü zamlar.
Zorlaşan hayat, geçim sıkıntısı.
Bir karta “kıyak” yapılmış…
Çok mu?
****************
