content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

30 Ara

İzmir’in Ekonomi Karnesi Zoraki Orta

SAYILI günler, bugünden itibaren üç sayıya indi ve 2010’a güle güle demeye hazırlanıyoruz.

İyi ya da kötü demekten çok şöyle diyelim..

Ne yıldı...  Hem en  iyiyi, hem en kötüyü yaşattı.

Bu biraz benim açımdan böyleydi ama sanırım  İzmir ve Ege’nin durumu bana benziyor.

Kendimi bırakayım İzmir’e gelelim..

Bölge olumlu ve olumsuzlukları ayrı ayrı yaşarken, ekonomideki gelişmeler sınırlı kaldı.

İzmir ülke genelinde daha çok siyasi gelişmelerle ön plana çıktı.

Önce ekonomide şöyle bir panaroma çizelim..

İzmir daralıyor mu, büyüyor mu polemiğine girmeden tabloları ortaya koyalım.

Kararı siz verin...

* * *

İzmir’de  vergilerden 2009’da toplam 19 milyar 970 milyon lira para toplandı. Bunun ancak 4 milyar 146 milyon TL İzmir’e harcandı.2010’un rakamları ortaya çıkmadı ama bu tablo belli ki 2010’da değişmedi...

Yani kimse İzmir’e lütuf vermiyor, aksine yine üzerinden geçiniyor.

* * *

İşsizlikte son 10 yıl boyunca İzmir’in rakamları Türkiye’nin üstünde gerçekleşti. 2009’da Türkiye geneli işsizlik oranı yüzde 14  olurken İzmir’in oranı yüzde 16,2 olarak gerçekleşti.  Kadın işgücü istihdamı hızla düşüyor.

Sanayi elektrik tüketiminde büyük düşüş var.    Kişibaşına elektrik tüketimi 2007’de 2,531 kwh/ saat iken 2009’da rakam 1,852’ye indi.  2010’da rakamın 2000 kwh/saat olduğu tahmin ediliyor.

* * *

Yatırımlar  kesildi ya da kaçıyor.  Yatırımcılar, İzmir’in en önemli sorunun yüzde 23,51 ile iş imkanının yeterli olmaması olarak görüyor. Bunu yüzde 21,87 ile çarpık yapılaşma, gecekondulaşma izliyor. İzmir’in üçüncü en büyük sorunu ise yüzde 19,35 ile alt yapının yetersizliği. aşırı göç alması.

* * *

İzmir 2008-2009 verilerine göre en çok göçü 10 bin 574 kişi ile İstanbul’dan alıyor. İstanbul’u 10 bin 400 kişi ile Manisa ve 6 bin 901 kişi ile Ankara izliyor.

* * *

İzmir’de istihdam edilen kişi sayısı, Türkiye genelinin yüzde 5,5’ini, Ege Bölgesi’nin ise yüzde 39,8’ini oluşturuyor. Kriz ve hızla azalan iç talep, bölgemizde üretimi de düşürdü.

* * *

Turizmde Antalya’ya 8 milyon 260 bin, Muğla’ya 2 milyon 820 bin turist gelirken İzmir’e gelen turist sayısı kruvaziyerin etkisine rağmen 1 milyon 56 bin oldu.

* * *

İzmir için 2010 kayıp yıl diyemeyiz herşeyden önce Petkim’in yaklaşık 5 milyar dolarlık petrokimya  yatırımının başlaması   ve Value Site projesi ile havacılık alanında Kale Grubu’nun ilk etapta 100 milyon dolarlık yatırımı önemli kazançlardır.

Yenilenebilir enerjide de kent ve bölgenin hızlandığı bir yıl oldu İzmir. Ancak  kent merkezinde odaklanan iki büyük proje; “İnciraltı ve Gökdelenler Projesi” ise yerinde kaldı...

Kısaca, belki bir arpa boyu kadar yol gidebildik ama bu kent, topladığı vergi, milli hasılasıyla, coğrafik güzellikleri eşsiz fırsatları ile dev adımları hak ediyor.

Yalnız öyle ‘kirli pis çocuğu’ temizleyeceğiz diye değil, bu kenti gerçekten tanıyarak ve hak ettiğine inanarak 2011’de atılacak yeni ve büyük adımlara ihtiyaç var.

2010; İyiler, kazanılanlar, kaybedilenler

Yılın organizasyonu: Levantenler buluşması (Bir levantenler kenti olmasına karşın ilk kez Ticaret Odası bünyesinde bir sempozyum yapıldı.

Yılın kaybı: Teşvik yasasının etkileri ve durdurulan Alsancak -Turan Gökdelenler projesi.

Yılın kaybettireni: Yüksel Çakmur.

Yılın özel sektör yatırımları:  Petkim, Kale grubu. ( Her iki yatırım kararı da İzmir’in büyük şansı oldu)

Yılın kamu yatırımı: İstanbul-İzmir otoyolu.

Yılın hızlı büyüyen firmaları: DYO, Termodinamik, HugoBoss, Nemport, Pınar Süt, CMS, Çakmaktepe (Büyüdüler ama yatırımların bir kısmını da Manisa’ya kaydırdılar)

2010 sivrilen ismi: Alaattin Yüksel (Siyasette yükselse de  tanınan bir işadamı olması nedeniyle ilgi çekti.

Yılın haksızlığı:  Metro yapımları (Sessiz sedasız Ankara ve İstanbul’da yarım kalan metrolar Hükümet tarafından tamamlanırken, İzmir’e beceriksiz demek  yılın takiye’si idi.

En şanslısı: Aziz Kocaoğlu  (Bir türlü tamamalanamayan metroda sabırlar tükenmişken, İstanbul ve Ankara metrolarının yarım kaldığının ilanı Başkanı kurtardı.)

Yılın bitmeyen talepleri: Ege Medeniyetleri Müzesi, limanın çözüme kavuşması.

Yılın çabası: EBSO’nun Kuzey Irak incelemesi doğru bir çabaydı ancak yeterince anlatılamadı.

2010’un sakini: Ekrem Demirtaş (Diğer yıllara göre sessiz kaldı, hemen hemen kimseyle didişmedi. 2011’de patlama yapabilir ya da yerel seçimler öncesi kendisinden bir ses duyulabilir.)

Yılın cesuru: İZSİAD Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’i davetiyle bu ünvanı Başkan İlknur Denizli alsa da ben bu davetin cesaret değil, “doğru bir buluşma” olduğuna inananlardanım. Yoksaymakla bu ülke hiç yol alamadı.

Yılın ne dediğini bilmezi: Hüseyin Çelik (AKP Genel Başkan yardımcısı) O şansız açıklamayı bir işadamları toplantısında yapması nedeniyle ekonomi panoramasına da girdi.

blog

HALİL TEKŞAL: Yıllardır yurtdışında yaşadıktan sonra döndüğüm İzmir’i cennet gibi buldum. Elbette eksiği var ama kimse bunu oya döndürmek için spekülasyon malzemesi yapmamalı.

AYTEN DİRİER: Kesinlikle Hüseyin Çelik’in sözleri AKP’nin içinde kalmış duyguları yansıtıyor. Küçük Paris diye  anılan bir kenti  kirli bir çocuğa  benzetmek bir hınçtır.

Etiketler : , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank