İzmir Duruşunu Bozmayın
Herkes biliyor, inanıyor, kabul ediyor;
İzmir Duruşu.
Sağduyusu, özgüveni, özverisi, inancı, inadı, sabrı, aşkı, sevdası, tutarlığı, kararlılığı, nezaketi, zarafeti…
Her yönüyle Milli marka.
Bu özelliğiyle İzmir, dünyanın konuşulan kenti.
“İlle de bizim olmalı” denilen, Türkiye’nin batıya açılan penceresidir.
*
İzmir duruşunda…
Yaşam; özgürlük ve paylaşım olarak görülür.
Bireylerin onuruna saygı gösterilir.
İçtenlik ön planda tutulur.
Herkesin adaletli, her şeyin doğru olmasına çalışılır.
Cumhuriyet değerleri farklıdır, her bireyin birbirinden fazladır.
Demokrasiden ödün vermez.
Çağdaşlıktan koparılmayı kabul etmez.
Adaleti sonuna kadar savunur.
Haksızlığa direnmeyi ana ilke olarak kabul eder.
*
İzmir duruşunu, her dönemde sergiler.
Hakkına sahip çıkar, korur, savaşını verir.
Milli değerleri, inancıyla oynanmasını istemez.
Türk Bayrağı düşüncesinin simgesidir.
Ne zaman isyan noktasına getirilirse, balkonunu süsler, bayrağını eline alır, yollara düşer.
Marşı, sloganıyla demokratik hakkını, toplum düzenini bozmadan ortaya koyar.
*
İzmir duruşu, şehrin işgalden kurtuluşunun yıldönümünde de sergilenecekti ama…
Olmadı, oldurulmadı.
Belki de “Vilayet Konağı’na bayrak çekilecek, çekilmeyecek” gerginliğiyle istenmeyen olaylar yaşandı.
En acısı, en ayıbı…
Yanlışlıkların düzelmesi için çaba gösteren, hatalı yönetmeliği bile rafa kaldıran Bakan’ın yuhalanmasıydı.
Küçük bir grupta olsa, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul’a yönelik hareketleri çok çirkindi.
Bu olay İzmir duruş tarihine mutlaka yazılacaktır.
Çünkü…
İki yıl öncede fuarın açılış töreninde Sanayi ve Ticaret Bakanı’na da aynı hareketler yapılmıştı.
Maalesef unutulmadı.
*
İzmir duruşunu mutlaka korumalıdır.
Bakanlara saygı gösterilmeli…
Başkan ile milletvekili arasında “ Ayağıma bastın, önüme geçtin” tartışmaları yaşanmamalı.
Tribündeki protokol, meydanda toplanan halka tiyatro sergiler gibi birbirine girmemeli.
Milli coşku, sosyal mutluluk yok edilmemeli; tahrik ve tatsızlıklara çanak tutulmamalıdır.
*
İzmir duruşunda birlik vardır.
Tehditle sallanan el-kolu, küfürlü çarpık ağızları sevmez.
Bağırıp saklanan, çağırıp yok olan tipleri barındırmaz.
Kim bu duruşu bozup, siyasi prim kazanmak istiyorsa…
Kendi duruşuna bakmalıdır.
Yamuk olanı kimse beğenmez.
Hele İzmirli yanına yaklaştırmaz!
********************