İstemem Babacığım, İstemem
Fen-matematik puan şampiyonu İzmir Fen Lisesi mezunu Arman Özdemir Medimagazin’ de yer alan röportajda neden Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Fakültesi’ni tercih ettiğini şu sözlerle açıklıyor: ‘Annem babam doktor ama onların yaşadığı sorunları gördüm, doktorluğu sevmedim, istemedim. Oysa tıp fakültesi, elektrik elektronikten kolay” diyor. Buca Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi’nde görev yapan jinekoloji uzmanı Dr. Özden Özdemir ile Atatürk Eğitim Hastanesi’nde Ortopedi Kliniği’nde çalışan Dr. Mehmet Özdemir’in oğlu olan Arman gibi pek çok doktorun çocuğu anne veya baba mesleğini seçmiyor artık.
Yakın yıllara kadar çocukların çoğu ‘Büyüyünce ne olacaksın?’ sorusuna, göğüslerini gere gere ‘Ben büyüyünce doktor olacağım’ diye cevap verirlerdi. Genç kızların hayâllerini de beyaz atlı bir prens değil, beyaz gömlekli, gözlüklü bir asistan doktor süslerdi bir zamanlar.
Ama heyhat, o günler çok gerilerde kaldı. Artık ne çocuklar doktor olmak istiyorlar, ne de kızların rüyasına girebilen beyaz gömlekli genç doktorlar var.
Fen-matematik puan şampiyonu İzmir Fen Lisesi mezunu Arman Özdemir Medimagazin’ de yer alan röportajda neden Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Fakültesi’ni tercih ettiğini şu sözlerle açıklıyor:
‘Annem babam doktor ama onların yaşadığı sorunları gördüm, doktorluğu sevmedim, istemedim. Oysa tıp fakültesi, elektrik elektronikten kolay” diyor.
Buca Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi’nde görev yapan jinekoloji uzmanı Dr. Özden Özdemir ile Atatürk Eğitim Hastanesi’nde Ortopedi Kliniği’nde çalışan Dr. Mehmet Özdemir’in oğlu olan Arman gibi pek çok doktorun çocuğu anne veya baba mesleğini seçmiyor artık.
Bu röportajı okurken birkaç sene önce İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyeleri Dr. Nilüfer Kalpaklı ve Dr. Güray Kılıç tarafından gerçekleştirilen İstanbul Hekim Profili Anketi’ni hatırladım.
Ankette ‘Bugün imkânınız olsaydı hekim olmayı seçer miydiniz?’ sorusuna hekimlerin ancak %56’sı evet demiş. Demek ki o günlerde doktorların yarısı doktor olduklarına pişmanmış. Bu anket bugün tekrarlansa doktorların ancak yüzde 20-30’ unun tekrar bu mesleği seçeceğini söylesem abartmış olur muyum acaba?
Aynı ankete göre çocuklarının da tıp eğitimi görmelerini arzu edenlerin oranı ise %30. Benim kişisel gözlemlerime göre bu oran çok yüksek. Çünkü şöyle bir sınıf arkadaşlarımı düşündüm de, çocuğu tıp fakültesine giden ancak bir iki kişiyi hatırlayabildim. Benim iki çocuğum da tıbbiyeyi seçmedi.
Gelelim neticeye
Kızlarına doktor talip olduğunda babalar soruyorlar yavrularına:
- Kızım seni doktora vereyim mi?
Kızın cevabını biliyorsunuz:
- İstemem babacığım, istemem.
Çevremde, mesleklerini sevmeyen doktorların sayısının hızla arttığını görüyorum. Bu, hiç de iyiye alamet değil. İlgililere duyurulur.
Sayın Rasim Bey
Kızım seni yaşara vereyim mi?
İstemem babacığım istemem,
Onun adı yaşar alır beni boşar!
İstemem babacığım istemem,
Kızım Seni Doktora vereyim mi?
İstemem babacığım istemem,
Onun adı doktor, hastası yoktur!
İstemem babacığım istemem,
Kızım seni Engin’ e vereyim mi?
İsterim babacığım isterim,
Onun adı engin babası zengin
İsterim babacığım isterim.
Sayın Rasim Bey
Ağustos 16th, 2010 at 12:48Bu türküyü biliyor ama yanlış yorumlamışsınız.
Bu türkü belki yüzyıllık türküdür ki o zamanlar insanlar doktora değil, üfürükçüye, sınıkçıya gittiği zamanlardı. Ve doktorların müşterisi yoktu.
Şimdi, üfürükçülerin papucu hemen hemen dama atıldığından doktorlarımızın hastası da çoktur, parası da çoktur. Bu yüzden kız babaları tereddütsüz kızları doktora verirler. Doktorlarımızda Tarık Akan’ ın bir filminde olduğu gibi ‘’fakir ama köylü güzeli’’ ni değil kendisi gibi ya doktor ya öğretmen ya da çalışmıyorsa zenginini alıyorlar.
Bu yıl liseyi bitiren kızım yıllardır hayali olan Tıp Fakültesine yerleşti.
Lise birinci sınıfında iken ya elektrik-elektronik mühendisi olacağım diyen ve bu yıl lise dördüncü sınıfa geçen oğlum da elektrik-elektronik mühendisliği hedefini revize ettiğinden tıp fakltesini seçeceğim diyor. Sebebini sorduğumda ‘’ elektrik-elektronik mühendisleri boş geziyorlarmış, doktorlar boş gezmeyip hemen sağlık bakanlığı işe alıyormuş’’ diyor.
Yazınızda örneğini verdiğiniz ‘’Arman’’ tek bir örnektir.
Doktorluk mesleği hemen istihdam edilebilindiği ve iyi para kazanabildiği sürece her zaman tercih edilebilir mesleklerin en ön sıralarında yer almaya devam edecektir.
Saygılarımla
Çapar Kanat
Çiftçi-Çiğ Süt Üreticisi
rasim bey malesef size katılmıyorum.doktorluk türkiye de en geçerli meslektir.en iyi üniversiteyi bitiripte boşta gezenleri çok gördük.ama doktor olup ta boş gezen henüz göremedik.
Kasım 6th, 2010 at 22:18