İstanbul’a Dair İlk Yazının Ağırlığı
İlk yazılar hep çok heyecanlı olur denir ya, doğrudur da. Bu yazı dördüncü ilk yazım olacak ama ben hala heyecanlanıyorum…
Çocukluk günlerinde kaleme aldığım yazıları es geçiyorum. Çocukken, gençken herkes birşeyler karalamış, kimse görmesin diye yatağının arasına, giysidolabının üstüne, altına sokuşturmuştur. Bazıları ise cahil cesaretiyle olsa gerek yazdıklarını büyük yazar edasıyla herkese gösterip kurum yapmıştır, caka satmıştır.
O günler artık çok gerilerde kaldı. Bugüne kadar birçok yazı kaleme aldım. Ancak bunlar içinde ilklerin her zaman önemli bir yeri oldu.
İlk bilimsel makalem olan "Karamanlıca Diğer Bir Nevşehir Salnamesi"ni 1996 yılında kaleme almıştım. Yayımlandığı gün benim için ne de önemli olmuştu. Sanki yeniden doğmuş gibi hissediyordum.
Ondan üç yıl sonra da ilk gazete yazımı 1999 yılında Alman bir gazete için kaleme almış ve karşılığında 50 Mark alınca ne kadar da çok sevinmiştim.
Bugün ise bu sitede İstanbul Yazıları adlı köşemde yine bir ilk yazı ile karşınızdayım. Yine heyecanlıyım. Yine hevesliyim.
Bu köşede neler olacak?
Öncelikle sizlerle İstanbul'u sokak sokak dolaşacağız. Tarihinden günümüze maceralarını ele alacağız. İstanbul'un başına gelenleri, beğendiklerimizi, beğenmediklerimizi işleyeceğiz. İstemediklerimizi ve beğenmediklerimizi değiştirmek için neler yapabileceğimizi tartışacağız. Belki de ortak projelere imza atıp İstanbul için bunları hayata geçireceğiz. Günler gelecek ve sepetinde yenilikler getirecek. Hep birlikte göreceğiz.
Gelecek yazıyı ben bile merakla bekler oldum.
Herkese sevgi dolu günler dilerim.
Hoş geldiniz, dediğiniz gibi fener tutacak gibisiniz karanlıklara...
Aralık 14th, 2010 at 10:19“iceberg”in suyun altındaki tehlikeli dehlizlerinde ilerleyen bir kâşif gibi yol bulmaya gayret edeceğim ve bulduklarımı sizlerle paylaşacağım."
Bekliyeceğiz... Sevgiler...
Merhabalar....
Aralık 14th, 2010 at 21:52Hoş Geldiniz aramıza..Dost Şehir İstanbul um için mihmandar olmanızı heyecanla bekliyorum...
Serap ve Tuğbanur Hanımefendiler. Güzel dilekleriniz için teşekkürler.
Aralık 14th, 2010 at 22:32Teyfur Bey,
Aralık 14th, 2010 at 22:43bu kadar iddialı girişten sonra yazılarınızı merakla bekliyoruz...
İstanbul konulu bir şiirimden bir kıta ile selamlıyor hoşgeldiniz diyorum..
Huşû ile dalgası, semadan arşa niyaz
Kıtalar arasında çalarak gezen bir saz
Aksedince hisardan Mehter’in şanlı sesi
Salın boylu boyunca, keyf eyle cânım Boğaz!
......Asuman Soydan Atasayar
Aralık 16th, 2010 at 01:19