content

19 Oca

İstanbul, Nar Yayınlarından Üç Kitap

Merkezi İstanbul’da bulunan Nar Yayınlarından üç kitap var masamda. Bunlar sırasıyla şu isim ve imzalardan oluşuyor:

KALBİMİN KANAT SESLERİ

Hüseyin Emin Öztürk imzalı Yediharf’in şiir serisinde Günyüzü görmüş. 112 sayfalık şiir kitabının 4 ayrı bölümden oluştuğunu görüyoruz. Yeryüzünün bütün çocuklarına armağan edilen “Kalbimin Kanat Sesleri” adlı kitabın 2. bölümü olan Hasret Türküleri ‘Bu sevdanın uğruna’ adlı, başlıklı şiirle başlıyor. Anılan şiir 5 ayrı dörtlükten oluşturulmuş. Bir dörtlüğü bu şiirin:

Gözyaşıyla elimi açtım da semalara,

Bu sevda ateşiyle kurudu dudaklarım.

Yükledim hasretimi seherde dualara,

Dualar ki içinde ne sırları saklarım.

 

Hüseyin Emin Öztürk, beyitlerden oluşan şiirleriyle, hecevezni tarzındaki şiirleriyle ve serbest tarzdaki şiirleriyle dikkat çeken şairlerimizden biri. Kutluyorum.

GÜL AĞACI

Dr. Hüseyin Emin Öztürk imzalı Gül Ağacı adlı kitap, Nar yayınlarının hikaye serisinin 43. kitabı. Türkiye Yazarlar Birliği 1988 yılı “Çocuk Edebiyatı Dalında Yılın Yazarı” ödülü verilmiş.

Kitap içinde, 9 ayrı hikaye yeralıyor. Bunlardan Küçük Serçe ilk hikaye. Kitabın adı olan Gül Ağacı son hikaye. Biz kitabın adı olan hikayenin satırlarına dönelim:

 

Rahmi Bey, torunu Elif’i canından çok severdi. Ona çeşit çeşit oyuncaklar alır, onu güldürmek için akla hayale gelmedik oyunlar icat ederdi.

Hikaye böyle başlıyor, sürüp gidiyor. Tebriklerimi sunuyorum.

KINALI KUZU

Hüseyin Emin Öztürk’ün bir başka hikaye kitabı. Nar Yayınları arasında 72 sayfayla Günyüzü görmüş.

 

Ödüllü kitap, 5. baskısı yapılmış. 9 ayrı hikayeden meydana gelen kitap, çizme resimlerle de zenginleştirilmiş. İlk hikaye Derviş Dere adıyla karşımıza çıkarken, 2. hikaye kitabın adı olan ‘Kınalı Kızı’ adının taşıyıcısı.

Kınalı Kuzu adlı hikaye kitabın 13. sayfasında başlıyor. Girişi şöyle:

 

Bir zamanlar, Anadolu’nun şirin bir köyünde, bir dedenin üç tane torunu varmış. En büyükleri Mustafa, ortanca İbrahim ve en küçüğü Öksüz Ahmet’miş.

Mustafa ile İbrahim bir  kardeş, Öksüz Ahmet de onların amcasının oğluymuş. Öksüz Ahmet ile İbrahim İlkokul üçe, Mustafa da beşinci sınıfa gidiyormuş. Her sene mayıs ayı gelip de okulları tatil olunca, dedeleri onları alır, yaylaya götürürmüş. Yine böyle bir göç ayında Toros Dağlarının yemyeşil yaylalarından birine göçmüşler.

 

GÜNÜN SÖZLERİ:

Aklın başına gelince, sakın pişman olacağın bir iş yapma. (Mevlana)

Kendi dertlerini unutmak isteyenler, başkalarının dertlerine yardımcı olmaya çalışmalıdır. (Cemil Sena)

Siyaset, başkalarına sezdirmeden değişme sanatıdır. (Andre Malraux)

Güç ve güveni hep dışımda aradım. Ama bunlar insanın içinden gelir ve her zaman oradadırlar. (Sigmund Freud)

Etiketler : ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank