İnsan Sağlığı Bu Kadar Ucuz mu?
Türkiye kamuoyu çok iyi biliyor ki, sebze ve meyve deki tarımsal ilaç kalıntıları ile kimyevi maddeler yüzünden insanlarımızın hayatı tehlike içinde. Yurt dışına ihraç ettiğimiz bazı sebze ve meyvelerin bu kalıntı yüzünden geri iade edildiğini ve hatta bu ilaç kalıntılı üretimin yurt içinde pazara sürüldüğünü bile okuduk, seyrettik. Hiç kimse o yerli olmadı. Bizi idare edenler suskunluk içinde. Gözünü para hırsı büyümüş bir kısım üretici ve ihracatçı ise umursamaz tavır ile çalışmasını sürdürüyor.
ÇOK SAYIDA ŞİKÂYET ALIYORUZ
15 gündür yoğun bir şekilde yurdun her bir yanından vatandaşlarımızdan ilaç kalıntılı sebze ve meyve hususunda şikâyet alıyoruz. Birçok vatandaşımız ağzında yara ve çeşitli rahatsızlık neticesi doktora gittiğini ve bunun sebebinin ilaç kalıntılı, kimyevi madde kalıntılı yıkanmadan yenen yâda yıkansa da temizlenmeyen meyve ve sebzelerden oluştuğunu dile getirmektedir. Dünyanın her yerinde yapılan araştırmalar ortadadır. İlaç kalıntılı meyve ve sebze insan hayatını resmen tehdit etmekte büyük sağlık problemleri doğurmaktadır. Meyve ve sebzede ilaç kullanımı (Hormon ilaçları, zararlı böceklerden korumak için kullanılan kimyasal tarım ilaçları ) ürünü toplamadan 2 gün önce kesilmesi gerekirken bazen daha fazla kazanmak için, bazense ihraç eden talep sahibine mal yetiştirmek için bu hususa dikkat edilmeden piyasaya sürülmekte. Erken toplanmakta. Resmen sağlığımızla oynanmakta… Ne kadar yıkarsanız yıkayın bazı kimyasallar geçmiyor. Elin oğlu ilaç kalıntılı diye ülkesine sokmazken bizimkilerin haline ve davranışına bakın. Bizim hayatımız bu kadar ucuz mu?
DENETİM VE TEDBİR İSTİYORUZ
Tarım Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı birlikte hareket ederek ekipler kurup koordineli şekilde denetimi arttırmalıdırlar. Tüm yurtta illerde ve ilçelerde kontrol merkezleri ihdas edilmeli ve üretilip piyasaya arz edilen bu ürünler elden geçirilmelidir. Piyasaya ilaç kalıntılı, kimyasal madde kalıntılı ürün sunan üreticilere gereken adli ve idari cezalar verilmelidir. Bu husus da yörelerdeki ziraat odaları, dernekleri ve sivil toplum kuruluşları da yapılan denetimlere ve çalışmalara destek vermelidirler. Üretici fiyatın düşüklüğünden dem vurup çok hızlı ve çok sayıda ürün üretip satmak için HORMON ilacına dayanmakta, kimyevi ilaçlara ağırlık vermekte ve bu yüzdende insan sağlığı ile oynamaktadır. Tüketici olan bizleri düşünen bile yok. Öyle ki bazı üreticiler hormon ilacı katarak yetiştirdiği ürünü kendi tüketmezken, kendisi için ayrıca hormonsuz ve ilaçsız meyve ve sebze ürettiğini arzsıca dile getirebilmektedir. Bu nasıl bir mantıktır ve umarsızlıktır. Çok acil denetim ve üreten kesim içinse, eğitim verilmesini istiyoruz. Hallere giriş ve çıkışta ürünlerin analizinin yapılmasını istiyoruz.
BİLGİSİZLİK VE GEREKSİZ ÜRETİMİN ÖNÜNE GEÇİLMELİ
Ülkemizde üretim Allaha emanet bir şekilde sürdürülüyor. Küçük çiftçi olayı zaten bilmiyor. Eğitimsizlik, bilgisizlik ve cehalet ile yapılan tarımdan iyi sonuç almak mümkün değil. Ayrıca nerede ne yetişir, nerede nasıl bir ürün yetişmelidir araştırması yapılmadan ve ihtiyaç belirlemeden yapılan tarımdan fayda yerine zarar gelmektedir. Ülkemizin hangi yöresinde ne gibi tarım yapılmalı devlet tarafından bir program çerçevesinde olmalıdır. Bunu Tarım Bakanlığı, ilgili ziraat odaları, ziraat dernekleri ve sivil toplum kuruluşu ile mesleki sınai örgütlerin bir araya gelerek belirlemesinde Ekonomik açıdan da, sağlığımız açısından da büyük fayda var. Yine aynı kuruluşların koordinesi ile üretici çiftçiye ilaç kullanımı, hormon kullanımı, kimyevi ilaçların kullanımı konusunda sık sık eğitim verilmelidir. Bilinçsiz kullanımın önüne geçilmelidir. Hatta hormon ilacı hiç kullanılmamalıdır. Böcekler ve zararlı haşarat için kullanılan ilaçlar ise çok sıkı ciddi izlenmeli denetlenmelidir.
SADECE İNSAN HAYATINA DEĞİL ÇEVREYE VE DOĞAYA DA ZARARLI
Kullanılan ilaç ve hormonlar sadece insan sağlığına değil, toprağa verdiği zarardan dolayı çevreye ekolojik dengeye de zararlı. Bu yüzden Avrupa birliği ülkelerinde çoktandır bu ilaçlar yasaklanmış vaziyette. Yıllardır Ülkemizin de bu yasaklara uymasını istiyorlar. O yüzden tarımda kullanılan 135 tarım ilacının şu an 75’i yasaklanmış vaziyette. Bu ilaçların ithalat ve üretimi durduruldu. 75 ilacın dışında kalan diğer ilaçlar ise kullanılıyor ve 2012 yılına kadar kademeli olarak bunlarında kaldırılacağı belirtiliyor. Böyle şey olur mu? Elin oğlu istemedi mal geri geldi, yurda geri döndü diye oraya giden malı gümrükte denetleyeceksin ama iç pazara bir türlü bakmayacaksın. İç pazarda kullanılan hormon ve kimyevi ilaçlı meyve ve sebzeyi kim denetleyecek ve kontrol edecek? Vatandaşın sağlığı ile oynamaya kimin hakkı var?
MUSTAFA GÖKTAŞ
ÇEVRE VE TÜKETİCİ HAKLARINI KORUMA DERNEĞİ (ÇETKODER) GENEL BAŞKANI
Bilgi;
ÇETKODER İLE YAZIŞMA: cetkoder@gmail.com
Mustafa GÖKTAŞ kişisel e-mail: mustafagoktas006@gmail.com
ÇETKODER GENEL BAŞKANI GSM: 0.532. 282 29 91 ( 24 SAAT AÇIKTIR)