IMKB ve Kadrolaşma, Finansın Geleceği İçin Önemi…
Hep kamu girişimi olmadığı tartışılır ama internet sitesi gov.tr diye biten aslında bir kamu kuruluşudur.
IMKB Zaten bir kamu kuruluşu ama özel arpalık sistemi ile yönetilen bir kamu kuruluşu.. Yeni düzenleme ile önünü açmalı ama nasıl? Yeni IMKB başkanı nasıl olmalı? Yönetimde nasıl insanlar olmalı? Hiç düşünmediğimiz açılar.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (IMKB) kamuoyu tarafından asıl hisse senedi borsası olarak algılanıyor. Ama tahviller (IMKB) bonolar, borsa yatırım fonları, varantlar gibi finansal ürünlerinde alınıp satıldığı ve bunların organize bir piyasada (hisse senedi, gelişen işletmeler piyasası, tahvil bono piyasası, yabancı menkul kıymet piyasası gibi..) sürekli ve güvenilir bir şekilde yer almasını sağlayan bir organizmadır.
Tabii ki kamusal nitelikleri devlet iştiraki olmasını gerektirmez ama başkanını kurulduğundan beri 3'lü kararname ile atayan bir borsanın devletten uzak olması beklenemez. Bir diğer husus da bu kadar etkin ve piyasaları bünyesinde bulunduran bir uluslar arası organizasyonun devletten bağımsız olması da beklenemez.
Zaten kuruluşunda da SPK gözetim ve denetiminde der. Ve SPK bir devlet kurumudur. Bunun yanında aynı zamanda (kamusal niteliğinin yanında) bir meslek kuruluşu olarak da ifade edilir. Türkiye'de IMKB ilk kurulurken Kanada ve Anglo - Aakson borsaları dikkate alınmıştı. Borsalar kurulmadan yıllar önce oluşturulan Sermaye Piyasası Kurumu da elbette bilgi birikimi ve duruşu ile kamuyu temsil ettiği için Borsa teşkilatlanması da bu mantık doğrultusunda olmuştur.
Bugün tartışılan Borsa Yönetim Kurulunun üye sayısının 3 kişi artırılmasının ve bunların tamamının kamu adına belirlenmesinin handikap olacağı yorumları var. Borsa kamu kurumu niteliğine bürünüyor endişesi gibi söylemler var. Bunlar yersiz çünkü IMKB zaten kamu kuruluşu.
Borsa yönetimleri, kuruluş ve yükselişini yapan Muharrem Karslı, kendine has yöntemler ve gelişmeleri uyarlayan Tuncay Artun dönemleri hariç pasif, edilgen, innovatif olmayan, yatırım düşünmeyen bir ruh hali ile yönetilmiştir. Sabit yatırımlar içinde en büyük harcamalar eğer hafızam beni yanıltmıyorsa Sayın Yaman Törüner döneminde olmuştur. IMKB'de şeffaflık, işlem iletim alt yapısı, emir aralıklarının etkin düzenlenmesi, hızlı işlem platformları, uluslar arası piyasaların kolay erişim imkanlarını yanı sıra dünyanın her yanına veri vermesi gibi hayati konularda hızlı ve etkin kararlar alması beklenir. Özellikle geçtiğimiz dönem IMKB’nin kendine has en önemli özelliği olan günlük işlemelerinin kimler tarafında yapıldığı ve bunu takip edilmesini sağlayan, işlem yapan tarafların an be an göründüğü sistemden vazgeçilip 2 gün gecikmeli olarak sadece takas bilgilerinin yer alamsı çok eleştirilmişti. Bunun dışında IMKB yönetiminde yeni dünya ürünlerine bir adaptasyon, yeni pazarların oluşturulamaması, türev piyasaların bünyeye kazandırılamaması, teknolojik alt yapının istenen düzeye bir türlü taşınamaması, oluşturulan fonların nasıl harcandığına dair kamu oyunun yeterince bilgilendirilmemesi, dünyanın en önemli borsası olmaya namzet bir teşkilatın sosyal fayda harcamaları ile sadece övünmesi, kültürel, eğitici, teknolojik alanlarda yetersiz kalması gibi sorunlarda dikkat çekmiştir.
Farklı alanları bir kenara bırakın mevcut piyasalar için bile yeni araştırma ve eğitim faaliyetleri en düşük düzeye düşmüş bir teşkilat.
Söz gelimi IMKB neden Ortadoğu piyasalarına dönük alternatif pazarların Türkiye'de kurulmasına öncülük etmemiştir? Var olan teknik ve eleman alt yapısının bu alanda araştırma ve geliştirmede neden şimdiye kadar kullanmamıştır? IMKB denince sadece kullanılamayan spor tesisleri ve havuz polemiklerini hatırlar olduğumuzu düşününce çok geride kalan bir kurum izlenimi edinmiş oluyoruz. Önceki yıllarda IMKB yayınlarının popülerliği vardı. Uluslar arası alanlarda yayımlanan kitap ve araştırmaları dilimize kazandıran bir hüviyeti olan araştırma departmanının daha çok analiz ve teorilerle piyasası beslemesi beklenirken bunların haberlerini alamayışımız çok manidar. Madem meslek kuruluşu misyonu var bu mesleğin gelişimi için entelektüel alt yapıyı besleyecek çalışmalar, enstitüler için öncü rol neden oynamaz? Fiziki olarak çağdışı işlem alanları, atıl boş odaların hayalet bina haline getirdiği bir ortam. IMKB, sadece fantastik manzara ve havası olan binası ile saltanat yaşanan ama bilgi üretemeyen bir kurum haline gelmiş gibi duruyor bugün.
Kadrolaşmanın dik alası zaten var.
Aslında kadrolaşmanın kralı orda yapılmış. Öyle kilit noktalar var ki uzun yıllardır zihniyet hep aynı. İlginç olan kendini geliştirmeyen bir yapı oldu artık. Finansal kaynakları ile kamuya mal olmuş bir örgüt şu an basında çıkan yorumlarla sanki kamulaştırılmış havası estirilmektedir. Tabi ki çeşitli köşelerin elden kaybolması endişesi olduğu gibi alışılmışın dışına çıkılması da ayrı bir korku. Bir başkan + 4 Yönetim kurulu üyesi bu devasa örgüt için yeterli değil. Benzer teşkilatlar 11 ve üzeri üyeli yönetim kurulları ile yönetiliyor. Bunda kamunun payının da artması normal.
Benim IMKB için 2 yönetim kurulu adayım ve bir başkan adayım var.
İlk sırada yıllarca SPK'da en alt kademeden en üst kademeye her türlü cefayı çeken ve gerçekten bu iş içinde tarzı ile kişiliği ile mücadele eden, tabir-î caiz ise gövdesini bu uğurda feda eden. Yanlış bulduğu konuları kim olursa olsun, siyasi etki altında kalmadan karşı çıkabilen. Önemli bir karakter ve Türkiye’nin kazanımı olan sayın Abdülkerim Emek. Şu an Başbakanlık Müsteşar yardımcısı olan Emek’in bu görev için ikna edilmesi ve davet edilmesi sektör açısında önemli bir kazanç olacaktır. Aslında kendisi yeni dönemde SPK ve IMKB arasında iletişim ve işbirliğinin de mihenk taşı olabilecek kişidir. Kültürü ve vizyonu ile sektöre çok şey katacağını, sermaye piyasasına ciddi bir ivme kazandıracağı kesindir. Teorik bilgisini hiç tartışmama gerek kalmaksızın her şeyine bir çok sektör çalışanı kefil olabilecek bir karakterdir. Ve ekibini rahat kurduğunda arkasında sürükleyebileceği çağdaş, dinamik bir IMKB Türkiye ye ve İstanbul a kazandıracağından eminim. Otorite bu konuda kendisini ikna ederse harika bir iş yapmış olacaktır. Ama asıl faydayı IMKB başkanı olarak vereceğini düşünüyorum. Kendi kalifiye ve tecrübesi onu IMKB başkanı olarak görev almasını gerektiriyor.
Abdülkerim Emek tartışmasız IMKB başkan adayımdır..
Ünsal Sözbir; İslami Finans'da kendisini bir hazine gibi gördüğüm, katılım bankacılığına sayısız ürün kazandıran bir bankacı - finansçı. Aynı zamanda Türkiye de katılım bankacılığı konusunda neredeyse bir çok bankacının abisi, kamu tecrübesi de olan bir teorisyen. IMKB’nin en çok eksik duyduğu ve uzak da durduğu Ortadoğu ya dönük finansal enstrümanlar konusunda öncü rol üstelenecek misyonu tetikleyecek kişi olarak önemli biri. Eksikliğini hissettiğimiz gelir ortaklığı senetleri 2. Piyasası, SUKUK ve benzeri İslami tahvillerin 2. Piyasası ile bu tür ürünlerin ihraçları için gerekli olan ortamın eğitim, araştırma, geliştirme, entelektüel alt yapı unsurları için gerekli her şey IMKB de olması gerekir. Nasıl akla gelecek her türlü liberal ekonomi enstrümanı IMKB ders konusu, kitap, araştırma- geliştirme konusu ise bu ürünlerde burada araştırma konusu olmalı ki başkaları kafasına göre düzenleme ve içtihat oluşturmasın. Bunun için hem bu sektörü temsilen hem de IMKB’nin gerçek bir bürokrat kazanmasına dönük çabası olarak da benim favori Yönetim kurulu adayım Sayın Ünsal Sözbir'dir.