İktisat Kongresini Dünyaya Taşı İzmir
Onca acıya, önceki gün Ankara’da alçakça saldırıda kaybettiğimiz 28 kişinin kaybı da eklendi.
Etraf ateş çemberi, yürekler kan ağlıyor.
Belli ki Türkiye, Asya’nın şeytan üçgenine çekilmek isteniyor.
‘Ortadoğu ülkesi olarak anılmaktan gurur duyarız’ diyenlerin gözü aydın olsun!
Terörü lanetleyerek ve ‘savaş’ yerine ‘barış’ dilini hakim kılarak çözümü kendi içimizden üretmeliyiz.
Ekonomistler böylesi kırılgan zamanlar için ‘İnat eforu yaratılmalı’ derler.
İşini verimli yapmak, toplumsal vicdanı güçlendirmek, sivil dayanışmayı arttırmak başlıca yolları.
Böylesi günlerde önemini yitirdiğini düşündüğümüz yerel gelişmeler, aslında inat eforunun bir parçası olmalı.
O zaman İzmir için yararlı olacağına inandığımız bir konuya gelelim.
İSTİKBALDEN SORUMLUYUZ
İzmir İktisat Kongresi’nin 93. yıldönümü mütevazı etkinliklerle kutlandı.
Tarih 17 Şubat-4 Mart 1923.
Dikkat; henüz Cumhuriyet kurulmamış, düşman denize döküleli beş ay geçmiş. Ortalık hala yangın yeri.
Mustafa Kemal Paşa “Milletimiz mazisinden değil, istikbalinden mesuldür” diyerek I. İktisat Kongresi’ni toplar. Kongreye işçi, çiftçi, tüccar ve sanayicilerden 1135 delege katılırken, öneriler dinlenir. İkinci Kordon Hamparsumyan Han’da gerçekleşen sergide ise el tezgahları, Uşak, Isparta, Kula ve Gördes halıları, yağlı ürünler, sabunlar, ayakkabı, pamuk, makarna, gibi yerli ürünler sergilenir.
Kongrede oybirliği ile Misak-ı İktisadi kabul edilerek modern ve müreffeh Türkiye için and içilir. Özel girişimcilerin desteklenmesi, Sanayi Bankasının kurulması, tüketim mallarının üretimine öncelik verilmesi, yerli malların ucuz tarife ile taşınması alınan kararlardan birkaçıdır. 93 yıl sonra bugün ulusal ekonomi hala bu kararlar üzerine oturur. Peki İzmir olarak böyle muhteşem bir mirası nasıl yaşatıyoruz?
Yaşatmak ne kelime, iyi ki Sancar Maruflu var da hatırlıyoruz. Böyle mi olmalı, bu kadar dar alanda mı kalınmalı?
AKDENİZ’İN DAVOS’U
İzmir iktisat kongrelerini yaparken, dünya fuarcılığı anlamına gelen EXPO’lar yeniydi, Davos’un esamesi okunmuyordu.
Şimdi uçtular. Haydi geçmişte tek başına sahiplenecek kuruluş yoktu diyelim ama bugün Kalkınma Ajanslarımız var. Her yıl değilse, iki yılda bir uluslararası iktisat zirvesi yapabilsek. İstanbul finans merkezi olmaya devam etsin, İzmir dış ticaretin simgesi.
İsviçre’de de Zürih kapitalin başkentidir ama iktisat deyince dünya Davos’u bilir.
Tarihler, kenti turizm açısından da heyecanlandırmaya uygun. Önemi azalan Enternasyonal Fuar, Uluslararası İktisat Kongre’siyle bütünleşebilir. Dünyanın tanınan ekonomistlerini davet eder ya da fuarcılık mirasına dayanarak kongre düzenlenebilir ve bu kongre ülkelerin öncelikli ürünlerinin sergisi ile entegre edilebilir. Onlarca yön çizmek mümkün.
İzmir’in eşsiz üniversite gücü de büyük kaynak ve destek olacaktır. Velhasıl İzmir İktisat Kongresi’nin kıymetini bilemedik. Tamam bu saatten sonra bir Davos olamayız ama keşke büyük mirasa bu kadar da yazık etmeseydik. Yine de yeni bir başlangıç mümkün...