İkinci Adamın Son Hamlesi…
Üç yıl önce Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterlik görevinden alınan Ersu Hızır, İçişleri Bakanlığı’na başvurdu.“ Başkanlık yetkisizdir, görev sizindir… Beni görevime getiriniz”
*
Belediyenin 2. adamı Hızır’ın hikâyesi bir akşam yemeğiyle başladı.
Birileriyle masada bir şeyler konuşulduğu iddia edildi, “ Yapmadım, etmedim, yoktum” diye tekrarlasa da, Başkan “ Güven sorunumuz oluştu. Bir araya gelemeyiz, ayrılmalıyız” sözüyle 6 Eylül 2010’da koltuğundan indirdi.
Arşiv müdürlüğünde bir odada görev yapması için gönderdi ve süreç başladı.
*
Her iki idari işleme dava açıldı.
İzmir 2. İdare Mahkemesi her iki kararı da iptal etti.
Yani, idarenin görevden alması, arşive göndermesini haksız buldu.
*
Mahkemenin kararına belediye itiraz etti.
“ Kararı düzeltin” dedi.
Mahkeme reddetti, karar Hızır’ın lehine kesinleşti.
İptal kararından sonra bakanlık onayıyla göreve gelmesi bekleniyordu.
Yazının kendine verildiği gün, bir başkanlık yazısıyla bu kez uzman kadrosuna gönderildi.
*
Bu karara da iptal davası açıldı.
İzmir 3. İdare mahkemesi reddetti.
Ersu Hızır’ın avukatları temyize gitti.
Danıştay 5. Dairesi yerel mahkemenin ret kararını bozarak, yürütmenin durdurulmasını kararlaştırdı.
*
Danıştay’ın 24 Ocak 2012 tarihli tebliğiyle, eski genel sekretere ilişkin idari işlem askıya alındı, kadrosuna geri döndürüldü.
Ancak bu karar uygulanmadı.
Başkanlık, göreve gelmediği iddiasıyla on günde 20 tutanak düzenledi, sonraki dönemde sağlık raporları geçersiz sayıldı.
Kademe ilerleme cezası verildi.
Bunlara karşı Başkan Aziz Kocaoğlu hakkında “ Yargı kararını yerine getirmemek, görevi kötüye kullanmak” iddiasıyla suç duyurusunda bulunuldu.
Ve bugünlere gelindi.
*
Ersu Hızır, avukatları aracılığıyla İçişleri Bakanlığı verdiği yeni dilekçede diyor ki;
“ İşlemler açıkça yasalara aykırıdır… Belediye Başkanı, genel sekreteri atamaya yetkili değildir… Müvekkilimizin kadrosu genel sekreterliktir ve yetkili bakanlığınızdır… Yargı kararları ortadadır. Bunları uygulamaktan kaçınmak; hukuk devletinde olması ya da düşünülmesi mümkün değildir. Vahim düzeyde ihlaldir… Atama yapılmalı, mağduriyet giderilmelidir”
*
Bir önemli ayrıntı daha.
Aynı dilekçede, mevcut Genel Sekreter’in attığı tüm imzaların geçersiz olduğu ısrarla vurgulanıyor.
*
Dilekçenin akıbeti, Bakanlığa bağlı.
Beklemeye alabilir.
Yargı karar eksikliği görüşüyle geri çevirebilir.
Veya istem doğrultusunda…
“ Genel Sekreter’i göreve başlatın” diyebilir.
İste ondan sonrası karanlık veya tufan.
*
Yakında İzmir’de hareketli günler görünüyor.
Her an yönetim gündemi oluşabilir.
Birileri kızar, birileri güler.
Günler böyle geçer.
Teferruattır diğer işler!
…………….