İki siyaset adamı, iki kitap
Sevgili okuyucular, gündemdeki 'APO ile görüşme' konusunda daha önce defaatle yazdığım görüşlerimi biliyorsunuz.
Ben bu görüşmelerin fayda yerine zarar getireceği konusundaki kanaatimi muhafaza ediyorum. Başbakan Erdoğan'ın da bu sürece sempatik bakmadığını tahmin ediyorum.
İnşaallah ben yanılırım da bu görüşmeler milletimizin hayrına neticelenir.
Bu görüşme sürecine zarar vermemek için şimdilik bu konuda yazmayacağım. Bu arada, son günlerde okuduğum iki kitabı sizlere tavsiye ediyorum.
Abdülkadir Aksu: 'Türkiye Üzerine Düşünceler'
Abdülkadir Aksu, benim tam elli yıllık arkadaşımdır. Mülkiye sıralarında başlayan dostluğumuz yarım asırdan beri hiç aralıksız devam ediyor. Son derece dürüst, dost canlısı, sempatik ve sevilen bir halk adamıdır. AK Parti'nin kadrosu içinde devleti en çok bilen ve tecrübeli devlet adamlarından biridir. Diyarbakır'ın yerli ailelerinden birine mensup olan Aksu, hem devlet hem siyaset hayatında çok başarılı olmuş ve üst seviyelere ulaşmıştır.
Yıllar sonra Aksu'nun yazarlık yönü de ortaya çıktı. Son olarak yayımlanan 'Türkiye Üzerine Düşünceler' isimli kitabını bir solukta okuyabiliyorsunuz.
Kolay anlaşılabilir güzel bir Türkçe ile yazılmış eserde, 'Yeni Siyaset', 'Demokrasi', 'Muhafazakâr Demokrasi' ve 'Yeni Anayasa' üzerine düşüncelerini çok açık bir şekilde ifade ediyor.
'Yeni Anayasa'daki şu görüşlerini her aydının paylaşabileceğini düşünüyorum: 'Birey ile devlet arasında temel bir sözleşme niteliği taşıyan, insan hak ve özgürlüklerini güvence altına alan, demokratik ve çoğulcu bir yapının üzerine inşa edilecek bir anayasa hepimizin beklentisidir(...) Bu bağlamda hazırlanacak olan yeni anayasanın bana göre en önemli önceliği devlet karşısında insanı esas alıp, temel insani hakları güvence altına almak olmalıdır'.
Aksu'nun, 'Yeni Siyaset Paradigması' gibi, bu kitabının da çok beğenileceğini düşünüyorum.
Işın Çelebi: 'Türkiye'nin Dönüşüm Yılları'
Değerli dostum Işın Çelebi'nin 'Türkiye'nin Dönüşüm Yılları' isimli kitabı çok ses getirdi. Bir otobiyografi olarak başlayan ve bir düşünce eseri olarak devam eden yaklaşık 600 sayfalık kitabı iki günde zevkle okuyup bitirdim.
Türkiye'nin son kırk yıllık dönemini, sadece eski bir politikacı olarak değil, özellikle bir devlet ve hizmet adamı olarak gözler önüne seren Çelebi, dönüşüm ve değişim yıllarını, araya eklediği dokümanlarla hiç sıkmadan gerçekçi bir bakış açısından anlatıyor.
Işın Çelebi'nin kitabı ilgi çekici anekdotlarla dolu. Özal, kendisine beraber çalışmayı teklif ettiğinde, 'Efendim, ben bir sosyal demokratım' cevabını verince, Özal'ın, 'İstersen Mao'nun oğlu ol, beni hiç ilgilendirmez. Bana iş yapacak adam lâzım' deyişini anlatıyor. Gerçekten de Özal'ın teşhisi isabetli çıkmış ve Işın Çelebi, ANAP şemsiyesi altında güzel hizmetler vermişti.
Günümüze ve geleceğe ışık tutan bu güzel eseri mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum.
İki bilge siyaset ve devlet adamının bu iki güzel eseri, geleceğin Yeni Türkiyesi için yeni ufuklar açıyor.