ERDEM:Bizler bu yıl pek kolay görülmeyen tarihler yaşayacağız. 1/1/11, 1/11/11, 11/1/11,11/11/11 olarak. Hepsi bu kadar değil tabii ki, doğum tarihinizin son iki rakamını alın, buna bu yıl olacağınız yaşınızı ekleyin , herkes için sonuç 111 olacaktır !!! Bu yıl para yılıdır !!! Bu yıl Ekim ayı içerisinde 5 cumartesi 5 pazar ve 5 pazartesi yaşayacağız. Bu 823 yılda bir olan bir durumdur. Bu özel yıllar, "para torbası" yılı olarak değerlendirilmiş ve adlandırılmıştır. Bu mesajı parasının olmasını istediğiniz en az 11 arkadaşınıza gönderiniz. Önünüzdeki 4 gün içerisinde paranın ucu görünmeye başlayacaktır. Brezilyalı filozoflar tarafından tercüme edilen bu olay Çinli filozoflarca tanımlanan fen-shui'de izah edilmektedir. Bunu yaymayan kişiler paraya ulaşamazlar. Bu bir gizemdir,ama denemeye değer! Bol Şanslar! 🙂

We're going to live through rarely seen dates this year, as of 1/1/11, 1/11/11 , 11/1/11 , 11/11/11. That's not all for sure.. Add the age you will turn to the last 2 numbers of your year of birth, and the result will be 111 for everyone. This year's gonna be the year of the money. This year there will be 5 Saturday , 5 Sunday and 5 Monday in October. This happens only once in 823 years. Such a year is regarded and dubbed as " a year of money bag". Send this msg. to at least 11 of your friends and you'll see the colour of your money in 4 days. This incident which is translated by the brazillian philosophers is explained in Feng-Shui defined by the Chinese philosophers. If you don't spread this msg.,you will not reach the money. This is a mystery,but it's worth trying! 🙂 Good Luck!

EDIP YUKSEL: Sevgili Erdem, Kritik düşünemiyen, falcılar, kahinler, hahamlar, papazlar, şeyhler, mollalar, şarlatanlar, ya da yalancı politikacılar tarafından sürekli kandırılan saf insanları etkilemek için düzülen saçma sapan iddialardan birisini benimle paylaştığınız için size teşekkür mü edeyim bilmiyorum.

Bu cevabı email listenize eklediğiniz diğer arkadaşlara gönderme konusunda önce tereddüt ettim, ama siz dahil bu arkadaşların arasında belki niye böylesine tepki gösterdiğimi merak edip ufuklarını açanlar olur diye hoşgörülerine sığınarak bir kezliğine gönderiyorum. Bundan sonra bu listeni kullanmayacağım.

İnglizce'den çevirdiğiniz metni yazan muzip, sahtekar veya saf adam, herşeyden önce 2011 yılının 20'sini şapka altında kaybedilen sevimli bir tavşana dönüştürüyor. Hele doğum tarihiyle ilgili basit işlemin 2011 yılında 111 ile sonuçlanmasını (ki 2012 yılında da 112 ile, 2022 yılında da 122 ile sonuçlanır...) matematiğin M'sinden habersiz insanları etkilemek için araya serpiştirmesi hoş görülebilir... Ama, üçüncü basamakta, dam üstünde saksağan gibi kondurulan ve üç ünlem işaretiyle sonlandırılan müjde beni gıdıklayıp kahkaha attırdı: "Bu yıl para yılıdır !!!" Ne alaka? Tam tersi de söylenebilirdi: "Bu yıl para kaybetme yılıdır!!!" veya "Bu yıl tekleme yılıdır!!!" veya "Bu yıl patates yılıdır; bol bol patates yeyin!!!" veya "Bu yıl safların ve salakların tek tek kandırılma yılıdır!!!" veya "Bu yıl deprem yılıdır!!! Ailenizle birlikte İstanbul'u terkediniz!!!

Paylaştığınız emaili yazan aslında pek yetenekli bir numerologist değil. Zira 1 sayısının aşağıdaki matematiksel özelliğini ekleyebilir ve 1'i görünce mertek sayan kişileri daha da etkileyebilirdi. Örneğin:

1 x 9 + 2 = 11
12 x 9 + 3 = 111
123 x 9 + 4 = 1111
1234 x 9 + 5 = 11111
12345 x 9 + 6 = 111111
123456 x 9 + 7 = 1111111
1234567 x 9 + 8 = 11111111
12345678 x 9 + 9 = 111111111
123456789 x 9 + 10 = 1111111111

Benzeri bir saçmalığı 1999 yılı için de uydurabilirdi o muzip adam. Birkaç dakikada size müjde vermek için 9 sayısı hakkında şunları gözledim:

9/9/99 Çoz özel bir tarihtir. Tarih boyunca sadece yüz yılda bir gerçekleşen pek kolay görülmeyen bir olaydır. Kolay olmayan bir olay!!! Doğum tarihiniz ile yaşınızı birbirinize ekleseniz 99 sayısını elde edersiniz. Sayıları sekiz hariç birden 9'a kadar yazıp 9'un katlarıyla çarparsanız ilginç bir sonuçla karşılaşacaksınız:

• 12345679 x 9 = 111111111
• 12345679 x 18 = 222222222
• 12345679 x 81 = 999999999

O halde bu yıl karpuz yılı!!! Bu yıl dokuz manavdan doksan dokuz karpuz alınız! Bu mesajı karpuz yemesini istediğiniz en az 99 arkadaşınıza gönderiniz. Önünüzdeki 9 gün içerisinde karpuzlar yuvarlanmaya başlayacaktır. Arjantinli filozoflar tarafından tercüme edilen bu olay Hindistanlı filozoflarca tanımlanan karma'da izah edilmektedir. Bunu yaymayan kişiler karpuz yemezler. Bu karpuz çekirdeğindeki bir gizemdir, ama denemeye değer! İki bin yılını büyük heyecanla bekliyoruz. Zira 2000 yılı peynir yılı olacak!!! Gizemleri koklamak istiyorsanız hergün www.19.org sitesini 19 kez tıklayınız 

Kritik düşünemiyenler matematik ile numerolojiyi birbirine karıştırırlar, akıllarını kullanmadan kendilerine şerif şerif sunulan nakilleri izlerler. Aynı kafa kimya ile simyayı, astronomi ile astrolojiyi, bilim ile filmi, Allah'ın dini ile uyduruk mezhepleri ve tarikatları, ayetler ile hadisleri, Allah'ın sayıları ile kelle sayılarını, gerçek ile yalanı ve daha nice şeyi birbirine karıştırırlar ve sadece bu dünyada değil ebedi hayatlarında da kaybedenlerden olurlar. Bu karıştırma işlemi iki türlü gerçekleşir. Ya gerçek ile yalan birbiriyle aşure tatlısı gibi karıştırılarak sunulur. Bu durumda aşure tatlısına karıştırılan afyon veya uyuşturucu maddenin varlığı farkedilmeyebilir. Veya bu karıştırma hilesi benzetme yoluyla gerçekleştirilir. Zehirli mantar ile yenilir mantar arasındaki farkı bilmeyenler kendilerine usturuplu bir biçimde sunulan zehirli mantarı tereddüt etmeden yiyebilirler...

İnglizce orijinali Critical Thinkers for Islamic Reform başlıklı ontoloji bu yıl Türkçe'ye çevrildi ve yayımlandı. Farklı ülkelerden otuz yazarın çeşitli makalelerle katıldığı ontolojinin editörü olarak yazdığım Önsözü aşağıya alıyorum. Hani belki bazı arkadaşları, Yaratıcıları tarafından doğalarına yerleştirilen DÜŞÜNME ve ANALIZ etme yeteneklerini kullanmaya ve geliştirmeye teşvik eder...

Aşağıdaki makaleyi okuduktan sonra kritik düşünme konusunda kendinizi eğitmenin yollarını arayınız. Örneğin başlangıç olarak, size Carl Sagan'ın The Demon-Haunted World: Science as a Candlein the Dark adlı kitabını okumanızı öneririm.

Barış ve sevgi ile...
Edip

●17:36●10:100●39:17-18●41:53●42:21●34:46●6:114-116●10:36●11:17●12:111●4:174●8:42●74:30-37●
●5:111●10:72●98:5●4:125●22:78●2:112,131●4:125●6:71●22:34●40:66●3:83●33:30●35:43●3:86●
●2:111●21:24●74:30●35:28●4:162●9:122●22:54●27:40●29:44,49●29:20●2:48●9:31-34●
●9:34●2:41,79,174●5:44●9:9●6:164●2:256●18:29●10:99●88:21-22●42:38●
●5:12●58:11●2:188●4:58●5:8●4:148●2:215●59:7●5:32●13:11●49:12●
●49:12●2:282●53:38●2:85,188●4:29●24:29●59:6-7●2:275●
●5:90●3:130●6:141●7:156●49:13●3:195●4:124●
●16:97●5:90●2:62●2:135-136,208●4:97-98●
●60:8-9●8:60●42:20●17:33.●4:75●
●16:90●3:110●25:63-76●
●31:12-20●23:1-11●
●6:19, 38, 114●
●3:19, 85●
●39:45●
●1:1●
●

Herhangi bir şeyi ağzımıza götürmeden önce rengini ve kokusunu inceleriz. Görüntüsü bozuksa ve kötü kokuyorsa ona dokunmayız. Eğer yiyeceklerimiz göz ve burun testinden başarıyla geçerse, tatma duyumuz devreye girer. Zararlı bir parça bütün bu testleri geçerse, bu defa midemiz imdadımıza yetişir ve isyan ederek onları dışarı çıkarır. Vücudumuza aldığımız maddeleri test eden, muayene ve değişimden geçiren birçok başka organımız daha vardır. Son olarak vücudumuzun her an tetikte olan akıllı nano muhafızlarıyla karşılaşırlar: Ak yuvarlarla… Elbette alkol ve yağ gibi vücudumuzun tüm sindirim sistemini geçen birçok zararlı ya da belli bir dozdan sonra zararlı olabilecek yiyecek ya da içecekler vardır. Bununla birlikte, düşünme yetimizi fazlaca kullanmamıza gerek kalmadan vücudumuzu zararlı maddelerden koruyan doğuştan gelen bir sisteme sahibiz. O halde bazı bilgi ve savları, özellikle de en tuhaf olanlarını, eleştirel düşünme süzgecinden geçirmeden zihnimize nasıl aldığımız bir gizemdir. Beyinlerimiz asla yanlış fikirler, tartışılmaz dogmalar, kutsal virüsler ve hurafeler çöplüğü olmamalıdır. Akıllı olmak zorundayız!

Zihinlerimizi ve beynimizi nasıl koruyabiliriz? Bizi kibirli kötü insanlara dönüştüren uyuşturucu fikirlerden, özellikle de dogmalar ve aşırı milliyetçilikten koruyacak doğuştan gelen bir sisteme sahip miyiz? Evet sahibiz: Mantığımız; genellikle kalabalıklar, satıcılar, politikacılar ve din adamları tarafından ipnotize edildiğimizde yolunu bulan en zararlı virüsleri bulup bizi onlara karşı koruyan bir programdır.

Aslında beynimizin doğuştan gelen ve akıl yürütme veya mantık olarak adlandırılan bir antivirüs programı vardır.[1] Fakat, ne yazık ki bu program sıklıkla yanlış fikirlerin, dogmaların, ön yargıların ve çelişkili öykülerin saldırısına uğrar. Beşikteyken dinlediğimiz peri masallarından ibadet yerlerinde işttiğimiz kutsallık maskesine bürünmüş gülünç öykülere kadar her daim yalanlarla besleniriz. Romanlar ve hikayeler her zaman en çok satılan kitaplardır. Meslekleri tamamen uydurulmuş karakterleri canlandırmaya dayanan aktörlere tanrı ya da tanrıçalar gibi davranılır. Onlar göktaşlarıdır ve bu yüzden ‘yıldız’ olarak adlandırılırlar. Aynı şekilde, politakadaki ve günlük hayatımızdaki yalancıları da ödüllendiririz. Dostlarımızın bize gerçeği gösteren aynalar olmasını istemediğimizden burnumuzun üzerinde ketçap lekesiyle dolaşmayı tercih ederiz.

Kuran’ın vahyedilmesinden yüz yıllar sonra Müslümanlar olarak burnumuzun üzerinde ketçap lekesinden çok daha fazlasını biriktirdik. Kuran’ın özgürleştirici ve ilerletici mesajını uydurulmuş mezheplerin köleleştiren ve gerileten dogmalarıyla değiştirdiğimiz için gırtlağımıza kadar pisliğe battık. Bu kitap 28 – 30 Mart 2008 tarihleri arasında yapılan İslami Refom konferansının yan ürünüdür. Gerçekleşmesi için yıllarca dua ettiğim bir konferanstı bu. Fereydoun Taslimi’nin yardımları ve sonra Abdullahi an-Naim’in de bize katılmasıyla bu fikir gerçeğe dönüştü. Konferansa isim olarak ben İslami Refom başlığını önerdim; ancak Abdullah “aykırı fikirler” ibaresinin de başlıkta mutlaka olması gerektiği konusunda ısrarcı oldu. Uzun ve ateşli tartışmalardan sonra her ikisinin bileşimi olan bir isimde karar kıldık.[2] İslami Reform’un gereklerini ve gerekçelerini tartışmak için Fereydoun’un ailesinin ve dostlarının desteğiyle yüze yakın reformist düşünür Atlanta’da bir araya geldi.

Bu kitaba katkıda bulunanların her konuda aynı fikirde olması gerekmiyor. Ancak hepimiz İslam dünyasında radikal bir refom yapılması gerektiği konusunda hemfikiriz. Yaratıcı’mızın bize en büyük hediyesi olan aklın ışığı ve Kuran rehberliğinde bir reform… İnşallah, bu organizasyonları "Critical Thinking for Islamic Reform" başlığı altında devam ettirmeyi ve katılımcıların makalelerini aynı başlık atlında yıllık antolojiler olarak yayınlamayı planlıyoruz.[3]

Edip Yüksel
Arizona, ABD
Nisan, 2009

[1] Yaklaşık on yıldır mantık derslerimde kullandığım ve Amerikan üniversitelerinde en çok rağbet edilen mantık kitabında bu 19 çıkarımın tam listesini bulabilirsiniz: Mantığa Giriş, Irving M. Copi ve Carl Cohen, Prentice Hall, On Birinci Baskı, 2001, sayfa 361 ve iç kapak. [2009'da yayımlanan 13'üncü baskısında sayfa 400-405 ve iç kapak. Kitabın dokuzuncu bölümünün tamamı bu 19 mantık çıkarımının tartışmasına ve mantıksal ifadelerin isbatı için kullanılmasına ayrılmıştır.]
[2] Konferansın ismi üzerine yaptığımız ve 16 sayfa tutan tartışmayı kayıt olarak tutuyorum. Tartışmanın katılımcıları: Fereydoun Taslimi, Abdullahi al-Naim, Layth al-Shaiban, Thomas Haidon, Arnold Yasin, Aisha Juman, Aisha Musa, Kassim Ahmad, Ruby Amatulla, Amina Wadud, ve Edip’ti.
[3] Başlık sayfasında isimlerini italik olarak yazdığımız bazı katılımcıların makaleleri elimize zamanında ulaşmadı: Germaine A. Hoston, Naser Khader, Raymond Catton, Taj Hargey ve Yaşar Nuri Öztürk. Bu makalelere bir dahaki yıl çıkaracağımız yayında yer vermeyi ümit ediyoruz.

Edip Yuksel, J.D.
www.19.org
www.mpjp.org
www.yuksel.org
www.quranix.com
www.IslamicReform.org
www.QuranMiracles.com
www.QuranConnection.com
FACEBOOK: http://www.facebook.com/19.org
PICTURES: http://picasaweb.google.com/edipyuksel
ENGLISH: http://groups.google.com/group/19org
ENGLISH BOOKS: www.brainbowpress.com
TURKISH: http://groups.google.com/group/edipyuksel
TURKISH: http://groups.google.com/group/yuzondort
TURISH BOOKS: www.ozanyayincilik.com

Each of us must use our own mind in pursuit of truth. (17:36; 10:100; 39:17-18; 41:53; 42:21; 6:114-116; 10:36; 12:111; 20:114; 21:7; 35:28; 38:29).