Hoş Geldin Tatil
Bir nesil büyüyor!
Yaşantımıza alelacele giren 4+4+4 eğitim sisteminin yılını tamamladık.
Ama ne tamamlama… Birden haziran ayı dayandı kapımıza. Tarihe tanıklık ederek uyandı minikler. Dünyanın birinci gündemine yerleşen Gezi Parkı Direnişi’nin canlı tanıkları oldular. Bu eğitim- öğretim yılına “altmış beş” ay “yetmiş iki” aylık olarak başlayanlar için on ay geçti aradan. Bu kısacık yaşam dilimine neler sığdırmadılar.
Soluksuz bir koşudur yaşamak. Mini mini eller, mini mini yürekler çarptı, düşündü, hüzünlendi, sevindi.
Keşke her zaman çocuksu kalabilseler. Çocukların bilmeme niceliği vardır. Masumiyet! Merakla bakar. Gözleri tamamen şeffaftır.
Derinden bakarlar...
Çocukların önyargısı, hükmü ya da geçmiş fikri yoktur.
Zaman su gibi akıyor.
“Daha dün annemizin kollarında yaşarken” şarkısı ile ritim tutarken kendi çocukluğumuzu onlarda görmedik mi?
Özel gün kutlamalarında birlikte eğlendiler. Bilmediklerini sorup öğrendiler. Her gün severek etkinlikler yaptılar. Planlı çalıştılar. Büyüdüler, büyüdüler, büyüdüler… Kısacık teneffüslerini dört gözle beklediler. Oyunlarına renk kattılar.
Okul ve sınıf eşyalarını düzenli kullandılar. Resimleri boyadılar, anlattılar. Dayanışma ve işbirliğine örnek çalışmalar yaptılar. Bir ağacın sesiyle toplumun uyanışını izlediler.
Küçücük kalpleriyle sevgiye örnekler verdiler. Çocukluk aşklarını yaşadılar… Sorunları çözmek için farklı çözüm yolları ürettiler.
Her şeyi merak eden, sürekli soran, sınırsızca hayalleri olan öğrenmek isteyen çocuklarımız; karnesini aldığı gün, kafesten uçan özgürlüğe kanat çırpan kuşlar gibilerdi.
Annesinin, babasının elinden tutup, okul kapısından çıkarken, geriye dönüp baktılar ve “Hoşça kal! Okulum bekle beni döneceğim.” dercesine gözlerinde biraz sevgi, biraz umut, çokça gururla ayrıldılar… Sadece çocuklar girmedi tatile. Kalemler, silgiler de girdi. Beslenme çantaları boş kalacak. Suluklar nadasa bırakılmış tarla gibi dinlenmeye çekildi.
Hayata hazırlanan ve ilk basamaklarını sağlam adımlarla çıkmaya çalışan; Aydınlık Türkiye’nin geleceğini emanet alacak çocuklar!
Parklara salıncaklar kurun.
Gülün, gülümseyin… Tatilin keyfini çıkarın.
Birbirimizi özleyeceğiz…